'Krizin faturasını işçi ve emekçiler değil, yaratanlar ödesin'

Emek Partisi Buca İlçe Örgütü, temel tüketim mallarına yapılan zamların geri çekilmesi, asgari ücretin kayıpları karşılayacak şekilde yükseltilmesi, tüm çalışanlara ve emeklilere ek zam verilmesi, kriz bahanesiyle işten çıkarmaların yasaklanması talepleriyle Buca-Koop pazaryerinde basın açıklaması gerçekleştirdi.

Pazardaki vatandaşların da alkışlarla destek verdiği, "Yapılan zamlar geri alınsın", "Krizin yükü patronlara", "İş ekmek özgürlük", "işten atmalar yasaklansın", "Elektriğe değil maaşlara zam" sloganlarının atıldığı eylemde açıklama Emek Partisi üyesi Gülhan Tarancı Ünal tarafından yapıldı.

Ünal yaptığı açıklamada, ekonominin bugün içine girdiği bunalımın kapitalist sömürü sistemi ve bağımlılık ilişiklileri olduğunu, Erdoğan ve hükümetinin izlediği ekonomi politikalarının bu süreci tetiklediğini belirterek, “Tek adam tek parti yönetimi halkı ve ülkeyi değil, yerli yabancı tekelleri, kendi yandaş, tekelci sermaye kesimlerini kurtarmak için çalışmaktadır. Sabancı, Ülker, Koç, Albayrak, Cengiz İnşaat gibi yerli ve yandaş şirketlerin vergi borçları silinmiş üstüne hazineden teşvik verilmiştir” dedi.

Ünal, iktidar ve işbirlikçi tekellerin büyüdüğünü, başta işçiler ve emekçiler olmak üzere halkın daha da yoksullaştığını belirterek, “Alım gücü düşüyor, maaşlar vergi kesintileri ve enflasyon karşısında hızlıca eriyor.  Enflasyon son 13 yılın rekorunu kırdı ve yüzde 20’ye dayandı. 1 Eylül gecesi Elektrikte tek zamanlı tarife fiyatına yüzde 15, doğalgaza ise yüzde 9 zam yapılmıştır. Tüm temel tüketim mallarına zamlar yapıldı ve yeni zamlarında geleceği bugün ortadır. Tüm bunlar yetmezmiş gibi Katar’dan 500 milyon dolarlık uçak, tek saray yetmezmiş gibi Malazgirt’e saray sözü veriliyor. Ekonomik sıkıntılarının yaşandığı bugünlerde kemer sıkacağız derken kimlerin kemer sıkacağını bir kez daha görüyoruz. Bizler, işçiler ve emekçilere bu krizin faturasının yıkmak için her koldan saldırıyorlar” dedi.

'BAŞKA İSMAİL DEVRİMLER ÖLMESİN DİYE'

Kocaeli de bir süredir işsiz olan torna işçisi İsmail Devrim’in oğluna okul pantolonu alamadığı için intihar ettiği ve cebinden sadece 20 lira çıktığını ifade eden Ünal, çalışma ve yaşam koşullarının gün geçtikçe daha da ağırlaştığını, işten atmalar, ücretsiz izinler, karşılıksız fazla mesailer, telafi çalışmaları, ücretsiz izin dayatmaları ve olabildiğince düşük ücretlere razı olarak çalışmanın her geçen gün artmakta olduğunu belirterek, “Bu krizin yükünü kim yaratmışsa o ödemelidir. Fedakârlığı işçi ve emekçiler değil, krize neden olanlar yapmalıdır. Kişisel servetleri liranın değerinin düşmesiyle bir gecede katlanan büyük sermaye sahipleri, holding zihniyetiyle örgütlenen siyasi iktidar, eş dost akraba kayırıcılığıyla palazlanmış şirketler, servetlerine servet katarken halktan fedakârlık bekleyemezler.

Sorumlusu olmadığımız krizin faturasını işsizlikle, açlıkla ve daha fazla yoksullukla ödememenin yolu taleplerimiz için birleşerek ve örgütlenerek mücadele etmekten geçiyor. Tornacı işçi İsmail Devrim’ler bir daha ölmesin diye mücadele etmeliyiz. Ülkenin gerçek anlamda emperyalist dayatmalarla karşı karşıya kalmaması için, işbirlikçi tekelci burjuvazinin egemenliğinden kurtulması için, halk demokrasisi ve halkın gerçek egemenliği için mücadeleyi yükseltmekten başka çare yoktur” dedi. (İzmir/EVRENSEL)