İş cinayetleri için de af istiyorlar

Birkan BULUT
Ankara

MHP’nin geçtiğimiz günlerde Meclise sunduğu af teklifi, iş cinayetlerindeki “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçunu da kapsıyor. Teklifin bu şekliyle yasalaşması halinde Soma’dan Ermenek’e, OSTİM’den Davutpaşa’ya kadar iş cinayetlerinden yargılananlar tahliye olacak ya da hapse girmekten kurtulacak.

Meclise sunulan “Bazı Suçlarla İlgili Ceza Sürelerinden Şartlı İndirim ile Tutuklu ve Hükümlerin Salıverilmelerine Dair Kanun Teklifi” ile ilgili tartışmalar sürüyor. “Kasten öldürme” dışındaki cinayetlerin de kapsama alındığı teklif, akıllara iş cinayetlerini getirdi. Maden ve inşaatlar başta olmak üzere iş cinayetlerinde Avrupa’da 1. olan Türkiye, iş cinayeti davalarında cezasızlık konusunda da ilk sıralarda yer alıyor. İş cinayetleri davalarında cezalar genellikle “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma” suçundan veriliyor. İşçilerin sağlığı ve güvenliği için patronun maliyet gözüyle bakarak birçok önlemi almaması birçok davada kusur, öngörememe, taksir olarak değerlendiriliyor. Af teklifinin kapsamına giren taksirle insan öldürme suçundan hapiste olanlar, teklifin bu şekliyle kabul edilmesi durumunda şartlı tahliyeden faydalanabilecekler.

Soma Katliamı davasının yanı sıra birçok iş cinayeti davasına bakan Avukat Murat Kemal Gündüz, konuya ilişkin sorularımızı yanıtladı. Kanun teklifinin klasik anlamda bir af kanunu değil şartlı indirim olanağı sağladığını belirten Gündüz, ancak bazı suç tipleri itibariyle sanıklara epeyce fayda sağladığını söyledi. Bu teklifin iş cinayeti davalarında uygulanma ve sanıkları erken tahliye etme imkanı yaratacağının kesin olduğunu kaydeden Gündüz, “Adalet Arayan İşçi Aileleri”ne destek için bir araya gelen avukatların “Adalet Arayan Destek Grubu” olarak takip ettikleri birçok iş cinayeti davasındaki cezaların af teklifi kapsamında olduğuna dikkat çekti.

SOMA PATRONU ANINDA TAHLİYE OLUR

301 kişinin yaşamını yitirdiği iş cinayeti olması sebebiyle katliam vasfındaki Soma Katliamı davasında bile, baş patronlardan Alp Gürkan'ın beraat ettiğine dikkat çeken Gündüz, “Oğlu Can Gürkan TCK 85/2 maddesi gereğince taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olma suçundan 15 yıl hapisle cezalandırıldı. Verilen ceza eylemi ile ve ölen işçi sayısı ile orantısız ve çok düşük olmasına karşın, MHP’nin bu teklifinin yasalaşması halinde anında tahliye olur. Soma’da diğer sanıklar da yine aynı maddeden TCK 85/2’den ceza aldılar” dedi.

‘CEZAEVİNDE İŞ CİNAYETİNDEN YATAN KALMAYACAK’

Soma ve Ermenek madenlerindeki iş cinayetinden hapis yatanların teklif kapsamındaki suçlardan hüküm giydiğini belirten Gündüz, “Sadece Soma değil, onlarca işçinin çalışırken hayatını kaybettiği tüm iş cinayeti davalarında bütün iddianameler TCK madde 85/2 üzerinden düzenlenmiş olup, MHP’nin teklifinin yasalaşması halinde, cezaevlerinde iş cinayeti davalarından yatan hiç kimse kalmaz. Ki şu anda sadece Soma ve Ermenek davasından yatan var. Diğerlerinde hemen hemen hepsinde sanıklar tutuksuz yargılanıyor. İleride cezaları onanırsa yatacaklardı ama bu teklif yasalaşırsa yatma ihtimalleri de ortadan kalkacak. İş cinayetlerinde zaten düşük cezalar verilmesine karşın, bir de ceza indirimi getirilmiş olması, canını riske atarak çalışan ve çalışırken ölen işçi sınıfına ağır bir hamle ve hakarettir. Keza yukarıda saydığım tüm iş cinayeti davalarında ölen işçilerde hiçbir kusur yoktur. Meydana gelen tüm ölümlerde tüm kusur sanık işverenlerdedir” diye konuştu.

HAPSE GİRMEKTEN DE KURTULACAKLAR

Soma ve Ermenek madenlerindeki iş cinayetlerinin davası sonucunda “taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma”dan ceza alıp hapis yatanlar bulunuyor. Ancak tutuksuz yargılamaların sürdüğü diğer iş cinayetlerinde cezalarının onanması halinde cezaevine girecek olan sanıklar af teklifi kapsamında hapse girmekten de kurtulacaklar. O davalar ise şöyle:

- 1992’de meydana gelen grizu patlamasında 263 maden işçisinin hayatını kaybetmesiyle ilgili açılan Zonguldak Kozlu Madeni davası.

- 2008’de maytap atölyesindeki patlamada 21 kişinin hayatını kaybetmesiyle ilgili açılan İstanbul Davutpaşa patlaması davası

- 2010’da BEDAŞ işçisi Erkan Keleş’in elektrik çarpması sonucu yaşamını yitirmesiyle ilgili açılan İstanbul BEDAŞ Erkan Keleş davası.- 2013′te tabela takma işini yapan 17 yaşındaki çocuk işçi Eren Eroğlu’nun hayatını kaybetmesiyle ilgili açılan İstanbul Eren Eroğlu/Özel Doğa Hastanesi davası.

- 2011'de Ostim'de ve İvedik'te meydana gelen patlama ve yangın sonucu 20 işçinin ölümüyle ilgili açılan Ankara Ostim-İvedik patlamaları davası.

- 2012'de AVM şantiyesindeki çadırlarda çıkan yangında 11 işçinin yaşamını yitirmesiyle ilgili açılan İstanbul Esenyurt şantiyede yangını davası.

- Güllük Belediyesine ait Akfen şirketinin işlettiği atık su terfi istasyonunda 17 Haziran 2013’de 7 kişinin gaz zehirlenmesi sonucu hayatını kaybetmesiyle ilgili açılan Muğla/Milas/Güllük Akfen davası.

- 2015'te gerçekleşen patlamada bir işçi can vermesiyle ilgili açılan Bursa Gemlik Gübre davası.

‘ASIL ÇIKARILMASI GEREKENLER GAZETECİLER VE SİYASİ MAHKUMLARDIR’

MHP’nin af önerisi ile cinayet, yaralama, gasp, dolandırıcılık, tehdit, uyuşturucu ticareti, hırsızlık gibi suçlardan ceza alanların yararlanacağını belirten Avukat Kamil Tekin Sürek, “Böyle bir af çıkarsa, Rahşan affından sonra olduğu gibi hırsızlar, gaspçılar, kadın öldürenler vb. ortalığı dolduracak. Üstelik bunları çoğunluğu işsiz ve parasız olacağı için yaniden eski suçlarını muhtemelen tekrar işleyip hapishanelere geri dönecekler. Rahşan affında öyle olmuştu” dedi.

Af ile ya da başka yolla hapishanelerden asıl çıkarılması gerekenlerlerin gazeteciler ve siyasi mahpuslar olduğunu ifade eden Sürek, “Bunlar adil olmayan bir yargılama ile ve bağımsız ve tarafsız olmayan hakimler tarafından bütün yasalar ve hukuk kuralları ihlal edilerek hapsedildiler. Örgüt üyesi olmadığı halde örgüt üyesi gibi cezalandırıldılar. Bir de tabii KHK mağdurları var. Üniversitelerden atılan akademisyenler, işlerinden atılan memurlar... Bütün KHK mağdurları derhal işine geri dönmeli” diye konuştu.