Vadi’de bardağı taşıran damla
İTÜ Vadi Yurtlarının yemekhanesinin kapatılma ve buna karşı öğrencilerin bir araya gelme süreci
Fotoğraflar: İTÜ öğrencileri
İstanbul Teknik Üniversitesinden bir öğrenci
Türkiye çok şiddetli bir ekonomik krize doğru ilerliyor. Etkilerini şimdiden hissetmeye başlıyoruz. Doların yükselmesiyle hayatımızda etkisini daha çok hissettiğimiz ekonomik daralmadan üniversiteler de nasibini alıyor. İstanbul Teknik Üniversitesi de bu üniversitelerden biri. Döneme başlarken yemekhane fiyatlarına 50 kuruş zam haberiyle ilk darbeyi yemiş bulunduk.
İTÜ öğrencisinin genel eğilimi, doların artmasından dolayı her şeye zam geldiği gibi, yemekhaneye de zam gelmesi normal şeklindeydi. Elbette herkes rahatsız durumdan, ancak yaşanan olaya karşı rektörlüğe bir tepki de söz konusu değildi. Ancak Vadi Yurtlarının yemekhanesinin kapatılması bardağı taşıran damla oldu.
YEMEKHANESİZ VADİ
Geçmiş yıllarda öğrencilerin verdiği mücadelelerle açılan yemekhane sene başından itibaren yalandan bir bahaneyle (personellerin emekli olması) süresi belirsiz bir şekilde geçici süreliğine kapatıldı. Bunun üzerine Vadi yurdunda kalan öğrenciler olarak kantinde bir forum gerçekleştirdik. Son yıllarda kantinde yapılan toplantılar göz önünde bulundurulduğunda bu sene başında yaptığımız foruma 150-200 kadar öğrencinin katılması durumun ciddiyetini gösteriyordu.
1500 kişilik bir yurt olduğunu düşünürsek Vadi Yurdunun, katılanların sayısı az gözükebilir. Fakat geçmiş 2-3 yıl ile kıyaslayınca tepkinin ve harekete geçme isteğinin bariz bir şekilde arttığını kesinlikle söyleyebiliriz. Elbette durumun böyle olmasının sebepleri var. Doların yaz başından beri hızlı bir şekilde artmasıyla her şeye gelen zamlar ve hayatın iyice pahalılaşması öğrencileri iyice yıpratırken, halihazırda sürekli ihtiyaçlarımız iyice zamlanırken üzerine bir de yemekhanenin kapatılıp yurtta kalan öğrencilere ya 1 saatini harca merkez yemekhaneye git, ya da dışardan fastfood söyle demek öğrencileri iyice çileden çıkardı.
GEÇMİŞ DENEYİMLERDEN ÇIKAN DERS
Örneğin eskiden Vadi’de yapılan toplantılarda bir sorunun çözümüne dair herkesin ilk söylediği şey dilekçe toplamak olurdu. Ama geçmiş deneyimlerden de ders alan Vadi öğrencileri olarak bunun bir işe yaramayacağında hemfikir olduk ve hemen bir yürüyüş planladık. Formalite icabı gene de dilekçe topladık tabii. Herkesin yürüyüş yapmada ısrarlı olması ekonomideki gidişatın öğrencileri ne kadar boğduğunun da bir göstergesidir aslında. Toplantımızın ertesi günü rektörlükten yemekhanenin kapatılmasına dair ilk resmi açıklama ve sağduyu beklentisi içeren bir yazı asıldı bloklara.
Klasik İTÜ Rektörlüğü, her zaman olduğu gibi öğrencilerin gazını alma çabasındaydı. Ancak açıklamaya kanmamamız ve yürüyüşte ısrarcı olmamız yürüyüşten bir gün önce gene yalandan bir bahaneyle (yürüyüşe bir gün kala hayırsever bir İTÜ mezununun desteği) yemekhanenin açılmasını sağladı. Yaşanan olay bize gösterdi ki bir arada ve kararlı olduğumuzda elde edemeyeceğimiz hiçbir şey yok. Geçmiş yıllarda mücadeleyle kazanılan yemekhaneyi bu sene de aynı şekilde korumamız bize bunu çok somut bir şekilde gösterdi.