'Kayyımlar mağduriyet yaşattı, memnuniyetsizlik söz konusu'
Kayyım atamalarından sonra belediye işçilerinin yaşadıkları sorunları Diyarbakır'daki sendikacılarla konuştuk.
Fotoğraf: MA
Fırat TOPAL
Orhan KURUL
Diyarbakır
OHAL’den sonra DBP’nin elinde bulunan 96 belediyeye kayyım atandı. Yaklaşık 2 yıldır bu belediyeler kayyımla yönetiliyor. Kayyım atamalarından sonra binlerce işçi işinden oldu. Yerel seçimler yaklaşırken, iktidar kanadında belediyelere kayyım atama tartışmaları yeniden alevlendi. Belediyelere kayyım atmaların yoğun olduğu illerden biri de Diyarbakır. Kayyım atamalarından sonra belediye işçilerinin yaşadıkları sorunları Diyarbakır Genel-İş 2 No’lu Şube Başkanı Selvi Ok ve Tüm Bel Sen Şube Yöneticisi Baki Öndeş ile konuştuk. İşçilerin ciddi mağduriyetler yaşadığını belirten sendikacılar, kayyımdan da ciddi memnuniyetsizliklerin olduğunu söylediler.
‘2636 İŞÇİ İŞTEN ÇIKARILDI’
Genel İş Diyarbakır 2 No’lu Şube Başkanı Selvi Ok, kayyımların atanmasıyla birlikte yaşanan işçi kıyımın ardından belediyede çalışan işçilerin iş yükünün de arttığını söyledi. Ayrıca ciddi mağduriyetler yaşandığına dikkat çekerek, “Güvenlik soruşturması gerekçe gösterilerek 2636 arkadaşımız işten çıkarıldı. Birkaç arkadaşımızın mahkeme sonrası geri dönüşü sağlandı. Ama o da şöyle sağlandı; kadro verilecek dendi, kadro verme gerekçesiyle iş çıkışı verildi. İş çıkışından sonra bu kadroya alınmada özel şirket kapatılıp belediye bünyesinde şirketler açıldı. Şu anda mahkemeyi kazanan arkadaşların birçoğu da kapanan şirketlere geri iadesi yapıldığı için işe geri dönemedi” dedi.
‘İŞ YÜKÜ ARTTI’
Çıkarılan işçilerin yerine de az sayıda işçinin aldığını söyleyen Ok, iş yükünün de arttığını belirterek, şunları söyledi: “Şu anda işçilerin haftalık normalde 45 saat mesai yapmaları gerekirken, bazıları 50-55 saat çalışıyor ve buna mesai ödenmiyor. 2 işçinin bir araya gelmesi, sigara içilmesi, çay molası yasak. Zaten şu anda ekonomik kriz had safhada belediyelerden %30 ödenek alınması kararı verildi. Çalışma ve Sosyal Bakanlığı’nın verdiği yol, yemek, yakacak, çocuk, 10 günlük ikramiye nisan ayından beri hiçbiri verilmiyor. Bu da ekonomik krizden belediyelerin çok etkilendiği ve bu yükü de işçilerin omuzlarına yıkacaklarına işaret ediyor.”
‘500 ÜYEMİZ İHRAÇ EDİLDİ’
Tüm Bel Sen Diyarbakır Şube Yöneticisi Baki Öndeş, ülkede demokrasi ve hukukun askıya alındığını söyleyerek, “Kendinden olmayanları terörize ederek bir baskı politikası uygulanıyor, kayyımlar da bu baskının bir parçası” dedi. Kayyımdan önce sendikalarına üye belediye emekçilerinin bir sorun yaşamadığını söyleyen Öndeş, kayyımlarla birlikte üyelerinin baskılarla karşılaştığını belirtti. Bu baskılardan kaynaklı 180’e yakın üyelerinin istifa ettiğini diyen Öndeş, “OHAL’le birlikte 500’e yakın üyemiz de ihraç edildi” dedi.
‘YEREL YÖNETİMLER ATAMAYLA YÖNETİLMEZ’
Mücadelenin her koşulda devam ettiğini söyleyen Öndeş, “Biraz düşünsünler, böyle kutuplaştırıcı üslup kullanarak bu ülkeyi daha fazla kaosa sürüklediklerinin farkında değiller mi?” diye sordu. Diyarbakır’da yerine kayyım atanan belediye eş başkanlarının %70’e yakın oy aldığını hatırlatan Öndeş, “Yerel yönetimler atama usulü yönetilemez. Yönetilirse halk iradesinin gaspı anlamına gelir” dedi.
‘HALKIN TALEPLERİNE SAYGI DUYULMALI’
Selvi Ok, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı kayyım atama açıklamalarına ilişkin ise kayyım atamanın meşru ve doğru olmadığına belirterek, halkın bu duruma karşı yine de iradesine yönelik oy kullanacağını ifade etti. Ok, “Kayyım gasp demek, bu bölgede alamayacaklarını gaspla almak istiyorlar. Halk buna kesinlikle karşı çıkacaktır ve sandıkta kendi iradesine yönelik oyunu kullanacaktır. Ama sandıktan talep ettikleri çıktığı zaman 1 ay, 2 ay sonra iktidar kayyım atayacaksa bu duruma dair zaten bir pratik yaşadık. Bekle gör politikasından ne kadar geriye gittiğimizi anladık. Diyarbakır için konuşuyorum, işçiler memnun değil, halk memnun değil, iş adamları değil, esnaf memnun değil. Halkın taleplerine saygı duyulmalı” diye konuştu.