Dilovası'da hava kirliliği evlere oksijen solunum makinesi getirdi!

Mahmut ALTINTAŞ
Hasret Gültekin KOZAN
Kocaeli

Dört gencin Osmangazi Köprüsü’ne çıkarak ‘Temiz hava için Kömürcülere hayır’ pankartı asmasıyla tekrar gündeme gelen Dilovası’da son yaşanılanları, muhataplarıyla konuştuk. 

Dilovası ilçesinde Kömürcüler Organize Sanayi Bölgesi’nin Devlet Hastanesi ve Mübeccel Çolakoğlu Ortaokulu’na 500 metre mesafede olması dolayısıyla vatandaşların çoğu astım, bronşit ve kanser hastası. “Artık yeter” diyen Kayapınar ve Turgut Özal Mahallesi sakinleri, kurdukları dernekle mücadeleye devam ediyor. Dilovası Kaymakamı tarafından ‘marjinal’ ve ‘terör örgütü’ olarak ifade edilseler de mahallenin gençleri kararlı: Kömürcüler OSB buradan gidecek!

Dilovası sınırları içine girdiğimizde genzimiz ağırlaşıyor, gündüz gözüyle bile gri, karanlık bir şehirde görüşme yapacağımız noktaya gitmeye çalışıyoruz. Kömürcüler OSB’yi en net gören yerlerden birine gelip, Osmangazi Köprüsündeki eylemi gerçekleştiren 4 genç ve aynı zamanda Dilovası Kayapınar ve Turgut Özal Gençliği Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği yöneticileriyle görüşüyoruz. Gençlerin 3’ü dernek başkanı ile sonradan geliyor. Zira sosyal medya paylaşımları nedeniyle haklarında şikayette bulunulduğu için  Dilovası Emniyet Müdürlüğüne gitmişler, para cezasına çarptırıldıklarını öğrenmişler. Cezanın nedeni de Dilovası’nın daha yaşanılabilir bir yer olmasını istemek...  

‘HER EVDE OKSİJEN MAKİNESİ VAR!’

Vakit dar deyip hemen Dilovası Kayapınar ve Turgut Özal Gençliği Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Hayrettin Koçpınar ile söze başlıyoruz. Koçpınar, yaşanan çevre katliamının yeni olmadığını hatırlatarak, “Senelerdir bu çevre katliamı yaşanıyor. Ne yazık ki bu kadar zamandır sesimizi duyan yok. Tek amacımız Sayın Cumhurbaşkanımıza sesimizin gitmesi. Gerçekten burada çevre katliamı yaşanıyor, çocuklar hasta. Devletimiz bu halkın iradesine sahip çıksın, halkının yanında olsun. Biz bir şey istemiyoruz, sadece temiz hava istiyoruz” dedi. Seslerinin artık duyulmasını isteyen Koçpınar, “Yalvarıyorum, sadece sesimizi duysunlar. Çocukların hepsi astım, her evde bir makine var, oksijen makinesiyle yaşıyoruz. Bunların hepsi kömür tozundan kaynaklanıyor, Kömürcüler OSB mevki olarak da Dilovası’nın tam tepesinde. Buradan yayılan toz bulutu tüm ilçeyi kaplıyor ve hastalıklara sebep oluyor. Bulunduğu yerde okul ve hastane var aralarındaki mesafe ÇED raporuna uygun değil, buna rağmen çalışmasını sürdürüyor. Mahallede nefes alacak yer bırakmadılar” diye konuştu. 

‘BURASI ESKİDEN BAĞ BAHÇEYDİ’

Kömürcüler OSB’nin bulunduğu alanın Osmanlı’dan bu yana bağ bahçe olduğunu hatırlatan ve yanından geçen derenin de kömür tozuyla kirlendiğini, bu derenin Kocaeli Körfezi’ne aktığını hatırlatan Koçpınar, “Özellikle son 5 yılda hiç bir şey yapılmadı ilçemize. Burası eskiden bağ bahçeydi şimdi ise kömür karasına çevirdiler her yeri. Biz bunları hak edecek ne yaptık? Artık buradaki insanları görsünler. OSB, yanından geçen dereyi de kirletiyor. Bu dere denize akıyor, denizi kirletiyor, insanlar yazın sahilde yüzemiyor” dedi. 

Dernek yöneticilerinden Abdullah Torak ise verdiği bir örnekle durumun vahametini ortaya seriyor. Mahalle sakinlerinden birinin hastaneye gittiğinde ciğerlerinde kömür tozu olduğu tespit edildiğini ileri süren Torak,“Mahalleden bir çok kişide buna benzer sıkıntılar var. Halkın sıkıntılarını görmelerini istiyoruz, sesimizi duysunlar” ifadelerini kullandı. 

EYLEMİN ARDINDAN 1 AYLIK YASAK GELDİ, CEZA YAĞDI!

Bayram Yalçın Osmangazi Köprüsü’ne çıkarak pankart açan gençlerden. O da dernek yöneticisi. Osmangazi Köprüsü’ne çıkarak seslerini duyurmak istediklerini belirten Yalçın, Kaymakam tarafından terörist ilan edildiklerini belirtiyor. Daha önce de şikayetlerini CİMER aracılığıyla yetkililere iletmeye çalıştıklarının altını çizen Yalçın, “Ancak kimse sesimizi duymadı. Biz de eylem yapmaya karar verdik, amacımız sesimizi duyurmaktı. Kısmen etkili oldu, sesimizi az da olsa duyurduk. Eyleme katılan bizlere ve sosyal medyadan paylaşım yapanlara para cezası verildi, amaçları bizi susturmaktı” dedi. Köprü eyleminden sonra seslerini imza kampanyasıyla duyurmaya çalıştıklarını aktaran Yalçın, “İmza kampanyasına da izin vermediler. Kaymakam bir ay boyunca kentte adeta OHAL ilan ederek bize terör suçlaması yaptı. Bütün eylem ve etkinlikler yasaklandı. Ama bizim amacımız sadece temiz bir çevre istemekti” diye konuştu. 

Dilovası’da yaşamı sorduğumuz Yalçın, “Mahallede gençler için sosyal bir aktivite ortamı yok, her tarafta fabrika var ve bu da yetmezmiş gibi her gelen kendisiyle beraber bir fabrika getiriyor. Yaşama alanımızı kısıtlamışlar, hizmet etmiyorlar, susuyorlar, susturmaya çalışıyorlar. Bizi kendi kaderimizle baş başa bırakmışlar” dedi.

Hakan Lale de köprü eyleminde yer alan mahalle sakinlerinden. Hemen her ailede astım, bronşit ve kanser vakalarının görüldüğünü vurgulayan Lale, “Kömür fabrikasının insanları zehirlediği ortada ancak kimse buna engel olmuyor. Abim astım hastası, durumu iyi değil. Kömürcüler olduğu sürece iyiye de gitmeyecek hiçbir şey. Hemen hemen her ailede astım, bronşit ve kanser hastası var. Bunun sebebi de bu fabrikalar” ifadelerini kullandı. 

DİLOVASI’DA NELER OLUYOR?

Dilovası yıllardır kanser ölümleriyle gündemde. Bölgeye yoğunlaşan fabrika ve OSB’ler, kenti yaşanmaz hale getiriyor. Çevre Mühendisleri Odası Kocaeli Şube Başkanı Sait Ağdacı, “Sadece 2017 yılında Dilovası’nda yaşanan ölümlerin yüzde 33’ü kanserden dolayı oluyor. Bu oran dünyada 12,5. Türkiye’de 12,9. Kocaeli’de 18,9. Dilovası’nda ise 33,7” demişti.