24 Ekim 2018 01:10

Kredinin yarısı kitapların

Ne kadar parasız eğitim adı altında lanse edilse de durum hiç öyle değil.

Fotoğraf ve görsel: Pixabay | Kolaj: Evrensel

Paylaş

 

Aleyna YEMEL

Kocaeli Üniversitesi

Sıradan bir gün, saatler süren derslerden çıktıktan sonra arkadaşlarımızla oturuyoruz, bir çay içelim, dinlenelim derken gündemimiz kitapların aşırı pahalı olması ve bizim sıkıştığımız çıkmaz durum.Ekonomik krizden en çok etkilenen kesimlerden biri de şüphesiz biz öğrenciler olduk. Bazılarımız üst sınıflardan kitap arama seferberliği içindeyken bazılarımız da nereden alabiliriz diye düşünerek kafasını yoruyor. Ömer’e kitaplara nasıl ulaştığını, neler düşündüğünü sorduğumuzda anlatmaya başlıyor. Okul kitaplarının çok pahalı olduğunu belirten Ömer, hocaların tutumunu eleştiriyor: “Hocalar her derste klişe olarak ‘Mecbur tutmuyorum sizi’ diye cümleye girip ‘Vize ve finalde bu kitaptan sorumlusunuz’ diye cümleyi bitiriyor. Bir nevi kitapları almak zorunlu oluyor. Üstüne üstlük kimi hocalar fotokopi kabul etmiyorum diyerek durumu abartıp, o pahalı kitapları almaya mecbur bırakıyor. Kimi öğrenciler, insanlar kitabı üst sınıflardan temin etmeye çalışıyor, kimisi risk alarak kitabı fotokopi çektirip hoca görmesin diye arka sıralarda oturuyor, kimisi ise hiç alamıyor. Kitaplarda devlet desteği olmak zorunda, maddi durumu yeterli olmayan öğrenciler bu konuda çok mağdur oluyor” diyor.Bölümümüz gereği hocaların söylediği kitaplara baktığımızda en az 200 TL tutuyor. Aldığımız kredi zamla beraber 500 lira dersek, bu tablo bizi zor duruma sokuyor.Ece ise “Bu sene 1. sınıf olduğumuz için hocaların söylediği kitaplardan ne kadar işlenir, ne kadar işlenmez bilmediğimiz için hocaların her söylediğini almak zorunda kaldık. Malum kağıt zamları olsun, ülkemizin ekonomik krizde olması olsun, arkadaşlarımdan duyduğum kadarıyla bütün kitapların toplamı 200 lirayı geçiyormuş ve benim o kadar para vermem imkansızdı. Okul kitaplarının bu kadar pahalı olması dünyanın en saçma şeylerinden biridir bence. Çünkü bizim eğitim ve öğretimimizin temeli olarak görülen şeyler herkesin ulaşamayacağı değerlerle satılıyor. Kara kara ne yapacağımı düşünürken başka bir okulda okuyan arkadaşım matbaa gibi bir yerde bütün kitapların sahtelerinin basıldığını ve kitapçılara göre daha uyguna satıldığını söyledi. Onunla birlikte oraya gittim ve oradan aldım. Evet diğer insanlara göre daha ucuza aldım ama yine de olması gerektiğinden çok pahalıydı” diyor. Ece’nin kitaplara ulaşma şekli onun için bir çözüm yolu olsa bile bu herkes için geçerli değil. Genelde sadece ders kitapları değil, çoğu okuma listemize koyduğumuz, tarihi, sosyal, psikolojik vb. türde eserler bile aşırı pahalı. Kendimizi, bakış açımızı geliştirmek isterken bile zor duruma giriyoruz. Ne kadar parasız eğitim adı altında lanse edilse de durum hiç öyle değil. Ders kitaplarımızı alırken türlü yollara girip kendimizi zor duruma sokmadan, aşırı pahalı fiyatlarla kendi hayatımızı kısıtlamadan kitaplara sahip olmak ve en haklı talebimiz olan parasız ve bilimsel bir eğitim istiyoruz.

ÖNCEKİ HABER

Arda Turan, med‘yalan’ ve bize kalan

SONRAKİ HABER

Gece aç yatıp sabah aç uyanıyoruz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa