İmam Hatip gerçeği: Teşvik bol, okul çok, kontenjanlar boş
Adana’da Anadolu Lisesi kontenjanlarının dolu olmasına rağmen açılan imam hatiplerde toplam 4905 kontenjan (yaklaşık 9 okul mevcudu) boş durumda.
Fotoğraf, Ceyhan Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi'nin internet sitesinden alınmıştır.
Aydın TAN
Adana
Cumhurbaşkanı Erdoğan ve AKP Hükümetleri yıllardır bütün imkanlarıyla ve Milli Eğitim Bakanlığı eliyle velileri ve öğrencileri imam hatip okullarına yönlendirmek için çalışıyor. Tüm bu çabalara rağmen vatandaşlar, imam hatiplere yeterli ilgiyi bir türlü göstermiyor. Erdoğan, “28 Şubat döneminde pek çoğunun kapısına kilit vurulan imam hatip okullarımızın sayılarını milletimizin taleplerine uygun şekilde artırdık” diyor. Evet, imam hatip okulu sayıları Erdoğan’ın söylediği yönde arttı ama bugünkü veriler bize halkın böyle bir talebinin olmadığını gösteriyor. Bütün veriler bu okullara yapılan tüm teşvik ve sunulan onca olanağa rağmen bir ilgisizliğin olduğunu ve çocuklarına iyi bir eğitim ve gelecek isteyenlerin buraları tercih etmediğini gösteriyor. Adana’da bütün bu teşviklere rağmen açılan imam hatiplerdeki boş kontenjanlar da bunun göstergesi.
Önce bütün okulları seçmeli dersler aracılığıyla imam hatipleştirmeye çalıştılar. Bunda yeterince başarılı olunamadığı anlaşılıyor. Böylece mekân ve sosyal ortamın etkisinin farkına vardılar. Bir yandan ‘proje okul’ adı altında seçkin okullar çökertilirken diğer yandan imam hatiplere fen ve sosyal programları konularak buraları bir çekim merkezi haline getirmeye çalışıyorlar.
Aşağıda Adana’dan seçilmiş okullar, fiziki yapı olarak karşılaştırılıyor.
BAŞARILI ÖĞRENCİLER İMAM HATİPLERİ TERCİH ETMİYOR
Sonuçta, okul, yurt, yemek, burs, farklı program seçenekleri, iktidarın desteği, mezunlarına iş bulma kolaylığı, hepsi var; ama millet bu okullara çocuklarını göndermek istemiyor.
Yeni Şafak’tan Hayrettin Kahraman’ın verdiği bilgiye göre: Geçen sene bu okullardaki öğrenci sayısı 151 bin 840 iken bu yıl bu sayı 139 bin 915’e düşmüştür. İlk yerleştirmeden ikinci yerleştirmeye 6 bin 300 öğrenci bu okullardan ayrılmıştır. Bizim Adana’ya ilişkin gördüğümüz her yerleştirme döneminde bu okullarda ortalama bir sınıf boşalıyor. Oysa milli eğitim ısrarla yeni okullar açmaya devam ediyor. Başarılı öğrenciler bu okulları tercih etmiyor. Adana’da sınavla öğrenci alan 4 imam hatip lisesi var ve bunların ikisi yalnızca sınavla öğrenci alırken ikisi de meslek lisesi uygulamasından sınavla öğrenci alan sınıflar açmış.
Aşağıda bu okulların taban puanlarını ve Adana’da durumlarını gösteren tabloyu veriyoruz.
Tabloda Adana’daki en yüksek puanla öğrenci alan ilk üç okuldan sonra en düşük puanlı Fen Lisesi, daha sonra her ilçede en düşük puanlı Anadolu Lisesi verilmiştir. Son 4 okul ise Fen Lisesi programı uygulayan sınavla öğrenci alan Anadolu İmam Hatip Lisesidir. En gözde okul olan Hümeyra Öktem ancak Ceyhan’daki bir Anadolu Lisesinden yüksek taban puana sahiptir. Oysa bu okulun Fen Liseleri ile karşılaştırılması gerekir. En düşük Anadolu Lisesi, Medine Müdafai Fahreddin Paşa, en düşük taban puanlı Anadolu Lisesinin üçte biri taban puanla öğrenci almıştır. Tablodan açıkça görünen sonuç başarılı öğrenciler İmam Hatip Lisesini tercih etmemektedir.
Aşağıda Adana’daki İmam Hatip Liselerinin boş kontenjanları verilmiştir.
ANADOLU LİSELERİ DOLU, İMAM HATİPLER BOŞ
MEB’in verileri incelendiğinde Adana’da toplam 29 Anadolu İmam Hatip Lisesi vardır. İki yeni açılmış okula ilişkin veri olmadığından 27 okulda 551 derslik ve 11 bin 497 öğrenci bulunmaktadır. Buna göre derslik başına 20 kişi düşmektedir. Oysa İmam Hatipler çıkarılınca Adana genelinde liselerde derslik başına 35 kişi düşmektedir. 11 ve 12’nci sınıflar bu oranı düşürmektedir. Özellikle 12’nci sınıfta öğrenciler okuldan ayrılıp dershaneye ya da açık öğretime geçmektedir. Mevcudu düşen sınıflar alan farklılığı nedeniyle birleştirilemiyor. Bu durumda genel oranı düşürüyor. Asıl yoğunluk 9 ve 10’uncu sınıflarda görülmektedir. Adrese dayalı kayıt uygulamasından sonra, proje okullarında kontenjanlar çok düşük tutulunca anadolu liselerinde sınıf mevcutları 40’ın üzerine çıktı. Kısacası anadolu liselerinin büyük çoğunluğunda 12’nci sınıflar 30’un altında, 9’uncu sınıflar ise 40 üzerindedir. Oysa İmam Hatip Liselerinde 9 ve 10’ncu sınıflarda 3 bin 229 kişilik boş kontenjan var. Yeni açıldığı anlaşılan Konaklama Kız AİHL, Ömer Faruk Karabacak AİHL, 15 Temmuz Şehitleri AİHL ise boş kalmıştır. Çünkü bu okullar ihtiyaç olmamasına rağmen açılmıştır. İhtiyaç olmasına rağmen bu okullar anadolu lisesine dönüştürülmemiştir.
MİLLET, ÇOCUKLARI İYİ BİR EĞİTİM ALSIN İSTİYOR…
Fen programı uygulayan sınavlı ya da sınavsız öğrenci alan İmam Hatiplerde büyük oranda kontenjanlar dolu. Özellikle proje okullarda toplam 30 boş kontenjan var ki bu da önemli değildir. Bu kontenjanın 21’i Adana Anadolu İmam Hatip Lisesindedir. Bu okulun diğer okullardan farkı hem sınavla hem sınavsız öğrenci almasıdır. Aynı okulun sınavsız 9’uncu sınıflarında ise 80 kişilik boş kontenjan mevcuttur. Keza Yaşar Nuriye Kısacık Anadolu İmam Hatip Lisesinde de sınavsız fen programında boş kontenjan yok iken normal programda 57 kişilik boş kontenjan vardır. Bu durum şunu göstermektedir: Millet, çocuklar iyi bir eğitim alsın istiyor. Çocukların puanı daha başarılı okullara yetmeyince de bu okullara yöneliyor. Dikkat çekici bir veri daha var: 10’uncu sınıflarda genellikle iki üç sınıflık boş kontenjan var. Yaşar Nuriye Kısacık Anadolu İmam Hatip Lisesinde Fen programı uygulayan 10 sınıfta 36 kişilik boş kontenjan mevcut. Bu bir yılın sonunda milletin beklediğini bulamamış olmasına yorumlanabilinir…
Bütün veriler bu okulların asıl işlevine karşı bir ilgisizliği gösteriyor. Bu okullardan beklenen iyi yetişmiş imamlar yetiştirmesidir. Bu programlara en başarısız çocuklar kayıt yaptırıyor. Bu programlardaki kontenjan boşluğu, aslında milletin ihtiyacın çok üstünde imam yetiştirildiğinin farkında olduğunu gösteriyor.
BOŞ KALAN KONTENJAN SAYISI 9 OKUL KADAR!
SONUÇ olarak toplamda 4 bin 905 boş kontenjan yaklaşık 9 okulun boş olduğu anlamına gelmektedir. Merkezden uzak ilçeler bir yana dört merkez ilçede 3 bin 827 kişilik boş kontenjan var. Buna rağmen yeni okulların imam hatip olarak açılması açık bir zorlamadır. Evinin yakınında Anadolu Lisesi olmayanlara bu okullar dayatılmaktadır. Bu boş okullara da dolu okullar kadar masraf yapılmaktadır. Cumhurbaşkanı Erdoğan “28 Şubat döneminde pek çoğunun kapısına kilit vurulan imam hatip okullarımızın sayılarını milletimizin taleplerine uygun şekilde artırdık” demektedir. Veriler bize milletin böyle bir talebinin olmadığını göstermektedir. İktidarın eğitime yönelik ideolojik dayatmaları sadece eğitimin genel anlamda kalitesini düşürüyor. Bunu da bütün nesnel ölçme ve değerlendirmelerde görüyoruz. Aslında halk bu ideolojik dayatmaya bulabildiği her yoldan direniyor.
BİR İMAM HATİPLİ İKİ ANADOLU LİSESİ ÖĞRENCİSİNE BEDEL
Eğitim Sen’in araştırmasına göre MEB, 2018 bütçesinin üçte birini Din Öğretimi Genel Müdürlüğü’ne ayırmıştır (92 milyon, %35). Genel ortaöğretimde öğrenci başına 6 BİN 153 lira ayrılırken, imam hatip liselerinde okuyan öğrenci başına 12 BİN 707 lira ayrılmıştır. Yani bir İmam Hatipli iki Anadolu Lisesi öğrencine bedeldir. MEB, Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliğine göre Fen Lisesi, Sosyal Bilimler Lisesi ve proje okullar sınavla öğrenci alır. Ancak İmam Hatipler, fen ya da sosyal Bilimler programı uygulayabiliyor. Bu okullara girmek için sınava da gerek yok. Yani sınavda başarılı olamadıysanız sınavsız fen programına gidersiniz. Okul müdürleri, öğrencileri İmam Hatiplere yönlendirmek için seferber edilmiş durumda. Müdürler, özellikle başarılı öğrenci ve velilerini ikna etmeye çalışıyor. Okullarda imam hatip tanıtım programları düzenleniyor. LGS tercihlerinde boşta kalan öğrenciler İmam Hatiplere yönlendirildi.
ÖNDER İmam Hatipliler Derneği, İlim Yayma Cemiyeti, İlim Yayma Vakfı, Ensar Vakfı ve İnsan ve Medeniyet Hareketi arasında imzalanan protokol ile 2018 LGS’de yüzde 10’luk dilime giren, İmam Hatip’e yerleşen öğrencilere ayda 200 lira burs verilecğini açıkladı. Bu vakıfların kaynağının da devlet bütçesi olduğu sır değil. Nitekim bu kaynakların devlet bütçesinden aktarıldığı da son Sayıştay raporuyla belgelendi.