Taş ocağına karşı kazandıkları zaferi şenlikle kutladılar
İzmir'in Alaniçi ve Göktepe mahallelerinde yaşayan yurttaşlar, taş ocağına karşı kazandıkları zaferi düzenledikleri şenlikle kutladılar.
Fotoğraf: Umut Karakoyun/DHA
Umut KARAKOYUN
İzmir'in Menemen ilçesi Alaniçi Mahallesi'ne yakın bir bölgede yapılmak istenen taş ocağı için verilen 'ÇED gerekli değildir' kararına karşı açılan davada, bilirkişi raporu tamamlandı. Raporda, taş ocağının İzmir'in içme suyunun yanı sıra tarım ve hayvancılığı olumsuz şekilde etkileyeceği belirtildi. Rapor, mahalle halkını sevince boğdu ve şenlikle kutlandı.
DAVA SÜRERKEN AĞAÇ KATLİAMI BAŞLADI
Menemen'in kırsal Alaniçi ve Göktepe mahallelerine yakın bir bölgede, kalker ocağı kurulması için işletme ruhsatı verildi. Ardından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı'nca 'Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) gerekli değildir' kararı çıktı. Vatandaşlar, 'ÇED gerekli değildir' kararına karşı İzmir 2'nci İdare Mahkemesi'nde, iptal davası açtı. Ancak dava sürerken, bölgede asırlık çam ağaçlarının kesimi başladı. Vatandaşların, ağaç kesimine karşı mücadelesi sonuç vermedi.
BİLİRKİŞİ RAPORUNDA TEHLİKENİN BOYUTUNA DİKKAT ÇEKİLDİ
Ağaç kesimi sürerken, mahkemenin beklediği bilirkişi raporu tamamlandı. 3 kişilik bilirkişi heyeti, hazırladığı raporda, işletmenin faaliyeti sırasında ormana zarar vereceğini, İzmir'in içme suyunu sağlayacak Değirmendere Barajı'nı, orta ve uzun vadede olumsuz şekilde etkileyeceğini, tesisin içme ile kullanma suyu havzasını tehdit ettiğini ifade etti. Dava konusu tesisin faaliyete geçmesi ile birlikte, bölgedeki geçim kaynaklarının ortadan kalkacağı vurgulanırken, uzmanlar raporda yerleşim yoğunluğuna da dikkat çekti. İşletme ömrü 27 yıl olarak planlanan tesisin, yine dere ve çay gibi su kaynaklarını olumsuz şekilde etkileyeceği belirtildi.
RAPOR SEVİNÇLE KARŞILANDI
Uzmanlarca mahkemeye sunulan rapor, vatandaşları sevince boğdu. Çoğunluğunu kadınların oluşturduğu vatandaşlar, mahallenin meydanında toplandı. Efeler ve vatandaşlar, raporu zeybek oynayarak kutladı. 63 yaşındaki Nusret Kerekli'nin bastonuyla zeybek oynaması alkış aldı.
Menemen Belediye Başkanı CHP'li Tahir Şahin, Çiğli Belediye Başkanı CHP'li Hasan Arslan, CHP İzmir Milletvekili Mahir Polat ve çok sayıda sivil toplum örgütü temsilcisi, yurttaşları yalnız bırakmadı.
'AĞAÇ KIYIMINA SON VERİLMESİNİ İSTİYORUZ'
Davaya müdahil olan avukat Diler Bosut Güven, bölgede kurulması planlanan taş ocağına ikinci kez 'ÇED gerekli değildir' kararı verildiğini anımsattı. Raporun ardından projenin iptal edileceğini düşündüklerini aktaran Güven, "Yargı kararı beklenmeksizin ağaç kıyımına son verilmesini istiyoruz. Büyük bir hızla çok sayıda ağaç kesiliyor. Biz yöre halkı olarak, hiçbir taş ocağına izin vermeyeceğiz" diye konuştu.
'KARAGÖL'E DOKUNDURTMAYACAĞIZ'
Menemen Belediye Başkanı Tahir Şahin de "Burada maden ocağı yapılacak. 'ÇED raporu gerekli değildir' adı altında işletme raporu alınıyor. Ama doğru tekdir. Doğru da o bilirkişi arkadaşlarımızın yazmış olduğu rapordur. Tüm bilirkişilerimize yürekli bir alkış gönderiyoruz" dedi. Hiçkimse unutmasın ki Karagöl'e dokunmadık, dokundurtmayacağız. Yaşasın çevre diyoruz" dedi.
'KÖYÜN DİBİNE TAŞ OCAĞI OLUR MU?'
Çiğli Belediye Başkanı Hasan Arslan da şehirlerdeki betonlaşmaya dikkat çekti. Arslan, "Köyün dibinde taş ocağı olur mu? Şehirler betonlaştı. Herkes diyor ki 'Köye taşınalım. Yaşanılabilir bir köyde rahat edelim. Temiz hava alalım.' Şimdi şehirleri batırdık. Bir de köylere mi sıra geldi? O nedenle hepimiz karşı çıkıyoruz. Siz karşı çıktığınız sürece, hiçbir kuvvet burada taş ocağı açamaz. Siz dimdik ayakta durun. Biz de sizin dostlarınız olarak sizin yanınızda olacağız" dedi. (İzmir/DHA)