Football Leaks nedir? Belgelerde Türkiye'den kimlerin adı geçiyor?

70 milyondan fazla sızıntı belgenin incelenmesiyle ortaya çıkan Football Leaks, Türkiye'yi de yakından ilgilendiren ifşalarıyla dikkat çekiyor.

21 Kasım 2018 05:58
Son Güncellenme Tarihi: 18 Ocak 2019 11:21
Paylaş

Dünya futbolunun ne kadar gayrimeşru biçimde yönetildiği, sözü geçenlerin ne kadar büyük yolsuzluklara bulaşmış olduğu bir sır değil. 17 yıl FIFA Başkanlığı yapan Sepp Blatter’in kendisini bir FBI soruşturmasının ortasında bulmasıyla 2015 yılında görevden ayrılmak zorunda kalması artık futbol dünyasındaki mızrakların çuvala sığmadığının göstergesiydi. Ve bu tarihten itibaren çok sayıda istifa, suçlama, mahkumiyet kararı çorap söküğü gibi geldi. Yaklaşık 3 yıl önce gündeme gelen Football Leaks de futbolun içinde olduğu bu tescilli sefaleti insanların daha net görmesini sağlıyor.

Gazetecilik tarihinin en büyük sızıntı belgeleri The Black Sea tarafından Türkiyeli okurlarla da hızlıca buluşturuluyor. Zeynep Şentek, Craig Shaw, Michael Bird, Cătălin Prisacariu, Costin Ştucan ve Atilla Türker imzalı haberler, Türkiye futbolunun da temiz olmadığını hatta çürümenin futbol organizasyonlarımızın zirvesinden başladığını gösteriyor.

The Black Sea’nin tüm haberlerine theblacksea.eu’dan ulaşabilirsiniz.

FOOTBALL LEAKS NEDİR?

Kulüp yetkililerinin, federasyonların, menajerlerin ve yatırımcıların gizli anlaşmalarla futbolu nasıl gayrimeşru bir biçimde yönettiğini ortaya çıkaran uluslararası bir gazetecilik projesi.

Gazetecilik tarihinin en büyük “sızıntı” belgelerini araştıran ekip, haberlerini 3.4 terabayt büyüklüğünde 70 milyondan fazla elektronik belgeyi inceleyerek yazıyor.

Belgeler, Almanya merkezli medya kuruluşu Der Spiegel tarafından European Investigative Collaborations (EIC) gazetecilik konsorsiyumuyla paylaşıldı. Projenin üzerinde Avrupa’nın pek çok ülkesinden 15 medya kuruluşu ve 80’e yakın gazeteci çalışıyor.

Türkiye’den projeye dahil olan tek medya kuruluşu The Black Sea.

Projenin katılımcıları şunlar: Der Spiegel, Reuters, The Romanian Centre for Investigative Journalism/The Black Sea, L’Espresso, Le Soir, NRC, Mediapart, Politiken, Nacional, Expresso, VG, Premieres Lignes, NDR, De Standaard, Tamedia.

FOOTBALL LEAKS BELGELERİNİN KAYNAĞI KİM?

Yaklaşık 3 yıl önce kendine “John” adını veren Portekizli bir genç, kurduğu internet sitesi aracılığıyla pek çok sözleşme yayımladı. İnternet sitesi daha sonra faaliyetlerini durdurdu ve belge yayımlamayacağını ilan etti. John, Şubat 2016’da elindeki tüm verileri içeren hard diskleri Der Spiegel’e teslim etti. Der Spiegel, verileri European Investigative Collaborations (EIC) gazetecilik konsorsiyumuyla paylaştı ve söz konusu proje böylece doğdu. Bu projeyle futbol dünyasındaki rahatsız edici manzarayı ortaya seren çok sayıda haber yazıldı.

John, Der Spiegel’e verdiği röportajda “Futbolu gerçekten seven ve futbol için sürekli para harcayan taraftarların her şeyin gerçekte nasıl işlediğini öğrenmeye hakkı var. Futbol tamamen kontrolden çıkmış durumda” dedi.

John, belgeleri ilgili şirket ya da kurumların bilgisayar sistemlerini hackleyerek ele geçirdiği iddialarını kabul etmedi ve birlikte çalıştığı “yoldaşları” ile “Çok iyi kaynaklara ve bilgi akışı sağlayan iletişim ağına sahip olduklarını” ifade etti.

“Yoldaşlarının” isimlerini açıklamayan John, “Biz kimseyi kayırıp korumuyoruz; hiçbir istihbarat örgütü, organizasyon, menajer için çalışmıyoruz ve kimseden para almıyoruz” dedi.

Kendisini son dönemin önemli “sızıntı bilgi” kahramanları Edward Snowden, Julian Assange ve Chelsea Manning’le benzeştiren John,”Bilgi sızdıranlar için hayat çok zor” şeklinde konuştu ve “Yaptığımızın doğru olduğuna inanıyoruz” diye ekledi.

John’un şu ana kadar yazılan hiçbir habere ya da haberlerin yazınsal sürecine karışmadığı ifade edildi.

16 Ocak günü Macaristan’ın başkenti Budapeşte’de 30 yaşındaki Portekiz vatandaşı Rui Pedro Gonçalves Pinto, hakkında Avrupa çapında yakalama emri çıkarılması sonrası tutuklandı. Pinto, Football Leaks belgelerini sızdırmakla suçlandı.

SAHTELİĞİ KANITLANAN BELGE OLDU MU?

Şu ana kadar yayımlanan belgelerin hiçbiri sahte çıkmadı, yalanlama sayısı da çok az. Kulüpler ya da zan altındaki isimler genellikle “Hacklenmiş ya da çalınmış ve bağlamından uzaklaştırılmış bilgiler hakkında yorum yapmayacağız” demeyi tercih ediyor.

FOOTBALL LEAKS'İN ŞU ANA KADARKİ ETKİSİ NE OLDU?

Projenin ilk ayağının Aralık 2016’da tamamlanması sonrası vergi kaçırdığı anlaşılan Cristiano Ronaldo’nun da aralarında olduğu birçok dünyaca ünlü futbol yıldızı milyonlarca avro vergi cezası ödemek zorunda bırakıldı.

Başta İspanya olmak üzere birçok Avrupa ülkesinin vergi kurumları, vergi kaçırdığı ortaya çıkan futbolcuların, menajerlerin ve teknik direktörleri soruşturdu; ödenmemiş milyonlarca avroluk vergi toplandı. Bazı ülkelerdeki soruşturmalar halen sürerken Danimarka ve Hollanda’da kulüp ve menajerlerin gizli anlaşmaları inceleme altına alınarak yasal değişiklikler yapıldı. Bazı kulüplere FIFA tarafından soruşturma açıldı.

Avrupa Parlamentosu’nda konuyla ilgili bir oturum düzenlendi. FIFA, UEFA ve Avrupa Futbol Menajerleri Birliği temsilcileri vergi kaçırma, kara para aklama ve benzeri konularda sorgulandı.

ŞU ANA KADAR TÜRKİYE'DEN HANGİ TAKIMLARIN VE YÖNETİCİLERİN ADI FOOTBALL LEAKS BELGELERİNDE GEÇTİ?

Türkiye açısından Football Leaks’in yıldızı, halen Türkiye Futbol Federasyonu başkanlığını yürüten Yıldırım Demirören. Demirören’in Beşiktaş başkanlığındaki son dönemi ve Portekizli menajer Jorge Mendes ile ortağı Ahmet Bulut’la ilişkileri Beşiktaş’ı yüklü bir borç içerisinde bırakan döneme ışık tutuyor. Bu dönemde medyada “Portekiz çetesi” olarak anılan oyunculara yapılan yatırımlar kulübe 63 milyon avroya patlarken bu paranın yüzde 10’u Mendes’e ve Bulut’a gidiyor.

Demirören’in Mendes’le imzaladığı sözleşmelerin yönetmeliklere de aykırılıklar içerdiği öne sürülüyor.

Demirören'in başkanlığındaki TFF'nin 2015 ve 2016 yıllarında kulüplerin transfer komisyonları karşılığında lisanssız yabancı ve Türk aracıların yanı sıra offshore şirketlere de 4 milyon avronun üzerinde para ödediği ortaya çıktı.

Normal bir ülkede bir başka deyişle söz konusu şahsın iktidarla bağlarının bu kadar belirleyici olmadığı bir ülkede, Demirören’in tüm bu belgeler ışığında TFF başkanlığında durmaması beklenir. Ancak Demirören’in yine iktidarla ilişkilerine dayanan medya hakimiyeti de bu belgelerin kamuoyunun gündemine yeterince yansıtılmasını engelliyor.

Demirören ve onun meşhur ‘fon’ transferi Hugo Almedia anlaşmasının içyüzünü açık bir biçimde kamusal hale getiren belgeler ayrıca bugünün Fenerbahçe Başkanı Ali Koç’a da ulaşıyor. Koç’un Almeida’yı Beşiktaş aleyhine epey zararlı bir anlaşmayla Türkiye’ye getiren fonun yatırımcılarından biri olduğunu, Football Leaks aracılığıyla öğreniyoruz.

Football Leaks’te ayrıca UEFA ile finansal fair-play hususunda sorun yaşayan ancak Manchester City, PSG ya da Rus devletinin desteği altındaki kulüpler kadar “torpilli” yaklaşılmayan Türkiye kulüplerine de değiniliyor. Bunlar Galatasaray, Beşiktaş, Trabzonspor, Bursaspor ve Karabükspor.

FOOTBALL LEAKS'İN AVRUPA BELGELERİ BİZE NELERİ GÖSTERDİ?

* Manchester City ve PSG gibi kulüplerin şişirilmiş sponsorluk anlaşmalarıyla UEFA’nın finansal fair-play kurallarını hiçe saydığını, yakalandıklarında ise “Batmak için çok büyük olmalarını” kullanarak UEFA ile diğer küçük kulüplerin(örneğin Türkiye kulüpleri) yapamadıkları anlaşmalar yapabildiklerini ve almaları gereken cezalardan yırttıklarını…

* Dönemin UEFA Genel Sekreteri, bugünün FIFA Başkanı Gianni Infantino’nun görüşmelerde bizzat yer aldığını…

* Rusya’nın aynı zamanda UEFA sponsoru olan devlet şirketi Gazprom’un kanatları altındaki kulübü Zenit’in ve yine devlet şirketlerinin sponsorluğundaki kulüpleri Lokomotiv Moskova, Dinamo Moskova ve Rubin Kazan’ın finansal fair-play kurallarını UEFA ile vardığı tartışmalı/karanlık anlaşmalarla aştığını…

* Avrupa’nın en büyük kulüplerinin Avrupa Süper Ligi için gizli anlaşmalar yaparak gelirlerini artırmayı ve UEFA’nın içini boşaltmayı hedeflediğini…

* Fransa’nın eski Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin 2010'da Katar Emiri Şeyh Temim bin Hamed el Sani'ye, PSG'yi satın alması ve Fransa'da bir televizyon kanalı kurması halinde dönemin UEFA Başkanı Michel Platini'ye, 2020 Dünya Kupası'nın Katar'da düzenlenmesi talimatı vereceğini... (SPOR SERVİSİ)

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Çeviriyi intihal yapan profesör ceza almasına rağmen üniversitede

SONRAKİ HABER

Oyuncu Cengiz Baykal hayatını kaybetti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa