21 Kasım 2018 13:30

Barış TİMUR
Kayseri

Geçtiğimiz ay içerisinde Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, gelecek dönemde eğitimde yapılacak değişikleri kamuoyu ile paylaştı. “2023 Eğitim Vizyonu” adı altında açıklanan belgede birçok köklü değişim bulunuyor. Temel değişiklerden birisi de meslek liseleri ile ilgili. Program ders saatlerinin azaltılmasından, bütçeden ayrılan ödeneğin azaltılmasına kadar birçok değişikliği içeriyor.
ÖĞRENCİLERİN “ETİ, KEMİĞİ” PATRONLARIN
Tasarruf adı altında en büyük kesinti Milli Eğitim Bakanlığının bütçesinden yapıldı. Okulların giderlerinin karşılanması ise “hayırseverlerin” yapacağı bağışlara bırakılıyor. Büyük holdinglerin milyar dolarlık borçlarını silen iktidar, söz konusu işçinin emekçinin çocuğu olunca “hayırseverlerden” medet umuyor! İş böyle olunca bizim de aklımıza şöyle sorular geliyor: Devlet okul yapmayacak mı? Okullarda toplanan aidatlar, vergiler nereye gidiyor? Meslek liseleri, patronların hiç harcama yapmadan, ücret bile ödemeden işçi çalıştırarak zenginleşme kaynağına çevriliyor, meslek liseliler “eğitim” denilerek sömürülüyor. Okulları devlet işletiyor, öğrencilerin eti kemiği patronların deniyor. Zaten bundan önceki zamanlarda da, staj adı altında ya yok paraya çalıştırılıp ya da hiç ücret almadıkları olmadı mı?
SİGORTASIZ, GÜVENCESİZ, DÜŞÜK ÜCRETLE ÇALIŞMA KOŞULLARI DAYATILIYOR
Sınavsız geçiş hakkının daha önceki dönemde kaldırılması, meslek lisesinden mezun olup üniversite okumak isteyenler için çok zorlu bir dönemin başlamasına neden olmuştu. Çünkü okulda görülen temel dersler sınavı kazanmak için yeterli değildi. Şimdi ise yeni programla atölye derslerinin saatleri daha da arttırılıyor, temel dersler yok denilecek kadar aza indiriliyor. Yani kelimenin tam karşılığı temel dersler göstermelik oluyor. Kültürel, sanatsal ve bilimsel faaliyetler yok denilecek kadar azdı; artık bitirilecek diyebiliriz. Sonuç olarak sigortasız, güvencesiz, düşük ücretle çalışma dayatılıyor. Bu yeni düzenlemelerle daha fazla çocuk ve genç, sömürü koşullarının içine çekiliyor ve ucuz iş gücü haline getiriliyor.
ÇÖZÜM İSE GENÇLİĞİN ÖRGÜTLÜ MÜCADELESİNDE 
Meselenin çözümüne ilişkin ise söylenecek tek şey örgütlü mücadele. Eğitim politikalarındaki her yıl değişen sisteme adapte olmak zorunda bırakılan gençliğin talepleri etrafında bir araya gelmesinden başka bir şey değil! Patronlara verilen teşvikler, işçilerin-emekçilerin yoksulluk için boğuşması derken, işçi ve emekçi çocukları MEB’in patronlar ile birlikte yaptığı hamle ile sömürü çarkının içine bir kez daha bırakılıyor. Meslek liseli öğrenciler, kendi okullarında yaşadığı öznel sorunlar başta olmak üzere, yapılan değişiklikleri reddeden bir tutumda olmalıdır. Kötü koşullarda, düşük ücrete, sendikasızlığa karşı, fabrikalarda kalifiye işçi olduğunda, haklarını bilen ve örgütlü bir mücadele içinde olan gençler olarak kendi safında yer almaktan başka çaresi yoktur.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Peşkeşe ‘dur’ de!

Peşkeşe ‘dur’ de!

Çayırhan Termik Santralinin özelleştirilmesi için alınan ve genelde mal değerinin yüzde 10 düzeyinde belirlenen geçici teminat bedeli 250 milyon TL oldu. Bu bedel madenin sadece 3.5 günlük kazancına denk geliyor. Satışa karşı direnişi sürdüren madenciler, ‘Yağmayı durduralım’ çağrısı yaptı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
5 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et