‘Erdal Eren isminin hayatları yeşertmesini istedik’
Ataşehir Belediyesi, idam edilmesinin 38. yıl dönümünde Erdal Eren anısına bir kütüphane açacak.
Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel
Eylem NAZLIER
İstanbul
Ataşehir Belediyesi, 12 Eylül darbecileri tarafından yaşı büyütülerek idam edilen Erdal Eren anısına 15 Aralık Cumartesi günü Erdal Eren Sivil Toplum Merkezinde bir kütüphane açacak. Aynı yerde Erdal Eren’in katledildiği gün olan 13 Aralık’ta başlayıp 19 Aralık’ta son bulacak bir de sergi yapılacak. Sergide Erdal Eren’in mahkemede giydiği kıyafetler, idam edilen devrimcilerin karakalem çalışmaları ve Erdal Eren için yazılmış şiirler sergilenecek. Kütüphane açılışının akşamında ise anma gecesi düzenlenecek. Halka açık olan anma gecesi 17.00 ile 19.00 saatleri arasında gerçekleşecek. Ataşehir Kent Konseyi Başkanı Turan Dolu ve Ataşehir Kent Konseyi Yürütme Kurulu Üyesi Nilgün Özdemir ile Erdal Eren Sivil Toplum Merkezinin kuruluş amacını, faaliyetlerini, Erdal Eren adına açılan kütüphaneyi, anma gecesini ve sergiyi konuştuk.
‘DERNEKLERİN VE SİVİL TOPLUM KURULUŞLARININ MEKANI’
İlk sözü Turan Dolu alıyor: “Ataşehir Belediyesi tarafından Erdal Eren Sivil Toplum Merkezinin dernek, vakıf, sendika, meslek odası gibi sivil toplum kuruluşlarına ve derneklere hizmet etmek amacıyla oluşturuldu. Yaklaşık 3-4 aydır fiili olarak faaliyette. Resmi açılışı yapılmadı. Öncelikle derneklerin ve sivil toplum kuruluşlarına alt yapı desteği vermeye çalışıyoruz. Onların toplantı vb. etkinliklerinin mekan sorununu bu merkez hallediyor. Aynı zamanda onlara sekretarya hizmeti veriyor. Daha bilinçli daha aktif bir sivil toplum yapısının oluşmasını sağlıyor. Değişik sivil toplum kuruluşlarının ortak proje üreterek, Ataşehir’e değer ve katkı sağlamasına yardımcı oluyoruz. Bireysel, gönüllü katılımın organize olduğu bir merkez. Ataşehir’e ilişkin katkı sunabilecek birikimi olan insanların başvurduğu, bu hobi faaliyeti de olabilir, düşünsel, ya da kültürel, sanatsal bir alanda olabilir bu alanlara ilişkin yapmak istediği çalışmalara alan hazırlıyor”.
‘ERDAL EREN’İN İSMİNİ BURADA YAŞATMAK İSTEDİK’
Sivil toplum merkezine neden Erdal Eren ismini verdiklerini ise Dolu şu sözlerle açıklıyor: “Kente yaşayan herkesin, kentin geleceğine, bugüne ilişkin söz söyleyebilir, düşünce üretebilir ve bunu yerel yönetimle buluşturabilir olması bakış açımızdı. Toplumun kendi sözünü söylediği, katılımcı bir model düşüncemizdi. Bu düşüncemizi Erdal Eren ismiyle yaşatmak istedik. Her toplumun bir hukuka ihtiyacı var. Erdal Eren ismi denilince de bu ülkede hukuksuzluk akla gelir. Erdal Eren ismi toplumda hukuk duygusu açısından yarayı ifade ediyor. Gerek yaşının büyütülerek yargılanmasıyla gerek idam edilmesiyle hukuksuzluğu bize taşıyor. Biz Erdal Eren ismini burada yaşatmak istedik” diye konuştu.
‘DENİZ GEZMİŞ PARKI’NDA’
Deniz Gezmiş Parkı’nın içinde Erdal Eren Sivil Toplum Merkezinin olmasının ne ifade ettiğini sorduğumuzda Dolu, “İçinde bulunduğumuz mahalle bugün Mustafa Kemal Mahallesi olarak geçiyor ama eski 1 Mayıs Mahallesi. 1 Mayıs Mahallesi’nin içinde Deniz Gezmiş Parkı ve Deniz Gezmiş Parkı’nın içinde de Erdal Eren Sivil Toplum Merkezi. Burası geçmişten geleceğe kurulan bir köprüyü ifade ediyor. Burada bütün toplumun eşit, özgür ve mutlu yaşama isteği var. Bu istek her kuşak, dönem içinde yaşayan bir şey oldu. Burası bir dönemin kısa özeti gibi” dedi.
‘BURAYI, MAHALLENİN BÜTÜN İHTİYAÇLARINA AÇMAYA ÇALIŞIYORUZ’
Ataşehir halkı tarafından güzel tepkiler aldıklarını ifade eden Dolu, “Barolar Birliği ile hukuk okur yazarlığı projemiz vardı. 8 hafta boyunca her perşembe barolardan gönüllü avukatlarımız geldi. Boşanma, medeni kanun, kadın hakları, çocuk istismarı gibi konularda gönüllü olarak geldiler ve Ataşehir halkını bilgilendirdiler. Burası Ataşehir Belediyesinin bir hizmet birimi. Ama aynı zamanda halkın kendini ifade ettiği kendi evi. Dolayısıyla bütün Ataşehir’de olduğu gibi mahallenin bütün ihtiyaçlarına burayı açmaya çalışıyoruz. Mahalleyle çok canlı bir ilişki geliştirmeye çalışıyoruz. Bizim ürettiğimiz faaliyetler değil aynı zamanda oradaki mahallenin, halkın ürettiği faaliyetlere de açıyoruz. Onların her türlü toplantısına burayı açıyoruz. Derneklerin toplantıları burada gerçekleşiyor. Mahallenin sorunları için bir araya gelmiş topluluklar gelip burada kendi sorunlarını tartışıyorlar ve çözüm üretiyorlar. Sivil toplum kuruluşlarının ihtiyaçlarına burayı açarken aynı zamanda onları toplumsal fayda üretecek bir çalışma tarzına da yönlendiriyoruz. Örneğin baca sanayicileri ve üreticileri derneği gelip ders veriyorlar ama burada aynı zamanda halkın baca bakımın nasıl olacağını, verimli yakıtın nasıl olacağını evde çıkacak yanmadan dolayı gazların insan sağlığına ne tür zararları olacağını ve ne tür önlemler alınacağına dair mahallelerde eğitimler veriyor. Türkiye Satranç Federasyonu ile bir protokol imzaladık. Turnuva oldu bu hafta sonu ve 2 turnuvamız daha olacak. Mekanı veriyoruz bunun karşılığında da 50 tane çocuğa mahalleden satranç kursu verecekler 1 yıl boyunca. Toplumsal fayda budur. Mekan kiraları çok yüksek, karşılığında karşılıksız toplumsal faydaya yönelik projelerle gelmelerini istiyoruz. Aslında amacımız yoksul mahallere ulaşmak. Fırsat eşitliği diyoruz ya yaşamın her alanında fırsat eşitliğinin olması gerekiyor biraz onun için çalışıyoruz. Özellikle çocuklar ve kadınlar hedefimizde. Kadınlar ve çocukların hayatını renklendirmeye çalışıyoruz. Hayatın kurutulmasına karşı Erdal Eren isminin hayatı yeşerten bir isim olmasını istiyoruz. Aydınlık bir Türkiye istediği için, boynuna idam ipi takılarak hayatı karartılmış bir insanın buradan hayatı nasıl yeşerttiğini de görmek istiyoruz. Siz neyi yok etmeye çalışırsanız çalışın onun kökleri varsa yaşar, yeşerir ve gelişir. Burayı ne kadar güçlü kılarsak aslında Erdal Eren’in şahsında bu ülke için bir biçimde bedel ödemiş insanlara karşı da borcumuzu öderiz. İstanbul’un her yerinden her türlü katkıya açığız. Çalışma imkanı bulamayanlar buraya gelsin çalışma üretsin. Herkese kapımız açık topluma katkımız olsun” ifadelerini kullandı.
SERGİ 13 ARALIK, ANMA 15 ARALIK’TA
Erdal Eren sergisini, anmayı ve kütüphaneyi ise Nilgün Özdemir anlatıyor. “Erdal Eren anmasını yaparken burada ismi var ama ona ait bir köşe olsun istedik” diyen Özdemir, “Erdal’ın adına kütüphane oluşturalım dedik. Erdal Eren’in adını duyan kim varsa herkes kendince kitap bağışında bulundu. Kütüphane imece usulü oluşan bir kütüphane. Yayınevinden dostlarımız heyecanla ve bir karşılık beklemeden kitaplarını gönderiyorlar. Tanıdığımız yazarlara ulaşıp imzalı kitaplarını istiyoruz. Özellikle üreten şair, yazar hatta müzisyenler bile olabilir bir kasetini Erdal adına imzalayıp bize gönderebilirler. Erdal’a imzalanan kitaplar, kasetlerle bir köşe de hazırlayacağız. Bir Erdal Eren kütüphanesi ve Erdal Eren köşesini oluşturmaya çalışıyoruz” dedi. Özdemir, anmanın ve kütüphane açılışının 15 Aralık Cumartesi günü saat 17.00 ile 19.00 arasında olacağını söyledi.
‘ERDAL EREN İÇİN SÖZÜ OLAN HERKESİ BEKLERİZ’
Sergi hakkında ise Özdemir şunları söyledi: “Bu arada Ankara’daki 12 Eylül Utanç Müzesiyle görüştük. 12 Eylül sonrası idam edilen devrimcilerin son mektuplarını bize gönderecekler. Erdal Eren’in mahkemede giydiği elbiseyi bize gönderecekler. Aynı zamanda idam edilen devrimcilerin karakalem çalışmaları bize gelecek. Biz de Erdal Eren için yazılmış şiirleri topluyoruz. Burada bir sergi açacağız. 13’ünden itibaren bir hafta boyunca Erdal Eren Sivil Toplum Merkezinde bu sergi olacak. Herkese açık, onları ağırlamaktan mutlu oluruz. Kütüphane de halka açık olacak. Okuma köşemiz de olacak. İnsanlar çay kahvelerini içip kitap okuyabilecekler. 15 günlük süreler için kitapları vereceğiz okumaları için. Kalıplaşmış bir panel söyleşi olmasın. Erdal Eren için sözü olan herkesi bekleriz.”