Adana Fevzi Çakmak Kız Öğrenci Yurdu’ndan öğrenciler

6 Aralık’ta yurdumuzun önünden hızla geçen bir araç bir arkadaşımıza çarparak ağır yaralanmasına neden oldu. Geçtiğimiz sene gerçekleşen başka bir kazada ise bir arkadaşımız hayatını kaybetmişti. Her sene defalarca yaşanan trafik kazalarına karşı ısrarla önlem alınmıyor. Hepimiz ölümle burun buruna yaşıyoruz. Adana kız yurdunun önünde geçtiğimiz günlerde yaşanan trafik kazası da artık bu duruma tepki göstermeyi zorunlu hale getirdi ve yurttaki arkadaşlarımızla imza kampanyası başlatmaya karar verdik.
Taleplerimizi şöyle sıraladık:
1) Mahmut Sami Ramazanoğlu Kız Yurdu ve Fevzi Çakmak Kız Yurdu önündeki yola öğrencilerin güvenli bir şekilde karşıdan karşıya geçebileceği üst geçit yapılmasını,
2) Var olan trafik ışıklarının düzenli bir şekilde yanmasını ve yoldan geçen araçların hız yapmasını önleyici tedbirlerin alınmasını,
3) Trafik ışıkları ile yurtlar arasındaki yolda aydınlatma direklerinin sayılarının arttırılmasını talep ediyoruz.
Taleplerimize baktığımızda aslında yapılmasını istediklerimizin öyle büyük zorluklar gerektirmediğini görüyoruz. Fakat yıllardır yurt yönetimi, üniversite yönetimi ve belediye bu sorunu çözmeye yönelik adımlar atmıyor.
TÜM ÜNİVERSİTENİN TALEBİ
İmza kampanyasını arkadaşlarımıza anlattığımız aldığımız olumlu tepkiler bu kampanyanın ne kadar gerekli olduğunu bize bir kez daha gösterdi. Bu çalışmamız sadece yurtta kalan kadın öğrencilerin katılımıyla sınırlı kalmayıp Çukurova Üniversitesi geneline yayılan bir imza kampanyası oldu. Görüşüp imza atmalarını istediğimiz neredeyse bütün öğrenciler bu talepleri sahiplenerek alıp kendi çevrelerinden de imza toplayacaklarını söylediler. Bütün öğrencilerin bu sorunu sahiplenerek çözümün bir parçası olmak istediklerini gördük.
İmza kampanyası bir öğrenciden diğer öğrenciye ve bütün yurt bloklarına yayıldı. Görüyoruz ki mağdur olduğumuz konular hangi düşüncede olursak olalım birlikte hareket edince anlam buluyor. Bu çalışmalar sonunda imzaları Adana Büyükşehir Belediyesi’ne ileteceğiz ve bir arkadaşımızın daha canının yanmasını beklemeden güvenli bir yurt yolu yapılmasını talep ederek bu duruma bir an önce çözüm bulunmasını isteyeceğiz.

#BakırköyKız YurtlarıDireniyor

Bakırköy Türkan Saylan Kız Öğrenci Misafirhanesi’nden bir öğrenci

Son zamanlarda yurtlardaki ısınma, internet ve yemekhane sorunlarının öğrencilerde bir tepki yarattığını herhalde hepimiz söyleyebiliriz. Benzer sorunlar olan yurdumuzda da biz daha hep beraber taleplerimiz için bir araya gelmeden şikâyetlerimizi ya arkadaşlarımızla paylaştık ya da görevlilere ilettik. Aslında bir süredir yurtlardaki sorunların ertelendiğini, böylelikle buradan bütçenin kısılıyor. Sorunlar sürekli bekletiliyor ve ancak yurtlar yaşanamaz hale geldiği zaman çözülüyor. Bizim yurdumuz da yaşanılamaz hale geldiğinde hala geçiştiriliyorduk. Mutfakta, yemekhanede bir aradayken birbirimize artık yakınmamızın bir getirisi olmadığını gördüğümüzde bütün yurtta imza topladık, Evrensel’e haber yaptık ve #BakırköyKızYurtlarıDireniyor hashtagi ile sorunlarımızı ve taleplerimizi yazdık. Nihayetinde çözüme de kavuştuk. Belediyeden kişilerle görüştük ve kısa bir süre içerisinde sorunlarımızı çözeceklerini söylediler. Hemen bir gün sonrasında da teknik sorunların çözümü için el attılar. Bizim taleplerimizden biri de belediyenin iki yurdunun fiyatlarının farklı olması ve yurt ücretlerinin azaltılması yönündeydi. Bunlar için de yeni yılda olumlu bir değişim olacağını dile getirdiler. Aşevinin yemeklerinin ücretli olması da tartıştığımız ve yetkililerin çözüme kavuşturacaklarını söylediği taleplerimizden biri. 
DÜN GİBİ BUGÜN DE
Bugün öğrenci yurtlarında buna benzer sıkıntıları hepimiz yaşıyoruz. “Parasız eğitim” gördüğümüzü söyleyenler bizim eğitimimiz süresince harcamalarımızdan bihaber değiller ama yine de bize “Burs değil kredi isteyin, bedavacılığa alışmayın.” diyebiliyorlar. Biz barınmanın, ulaşımın ve diğer tüm günlük gereksinimlerimizin karşılanmasının bedavacılık olmadığını biliyoruz. Bunun için de her yerde dün olduğu gibi sözümüzü söylemeli, ekonomik krizin yükünü bizim sırtımıza yüklemeye çalışanlara karşı durmalıyız. Biz Türkan Saylan Yurdu öğrencileri olarak bir araya gelip ısrarlı bir bütün olduğumuzda geri adım attırabildiğimizi gördük. Şimdi sıra bir arada olmanın getirilerini hep beraber yaşamakta.