25 Aralık 2018 12:48
Son Güncellenme Tarihi: 26 Aralık 2018 04:01

2019 asgari ücret zammını işçiler nasıl değerlendirdi?

Türkiye'nin sanayi havzalarından işçiler, 2019 yılında asgari ücretin 2 bin 20 lira olarak belirlenmesini Evrensel'e değerlendirdi.

Fotoğraf: Pixabay

Paylaş

Asgari Ücret Tespit Komisyonu 2019’da geçerli olacak yeni ücreti oy birliğiyle 2020 lira olarak belirledi. Bir kişinin asgari geçim maliyetinin 2 bin 213, yoksulluk sınırının 6 bin 328 lira olarak açıklandığı bir dönemde asgari ücret patronların çizdiği sınırda belirlendi. Hükümet asgari ücretin duyurulmasının hemen ardından patronlara yeni destekler açıkladı. Yeni asgari ücret, işçilerin taleplerinin altında kaldı. Birçok işçiden, “Bu sene seçim var diye umudum vardı. O da boşa çıktı” tepkisi geldi. Görüştüğümüz bir işçi “250 lira doğal gaz, 115 lira elektrik, 85 lira su parası geldi” bu ortamda 2020 TL yetmez” derken diğeri, “Kiralar 500-600, domates 1 lira patates soğan 1.5 lira olacaksa idare ederiz” tespitini yaptı.

10 milyon çalışanı doğrudan ilgilendiren asgari ücret 2019'da net 2 bin 20 lira olarak belirlenmesini işçilere Türkiye'nin farklı illlerinde çalışan işçilere sorduk.

‘ENFLASYON DÜŞECEKSE İDARE EDERİZ’

İzmir’den Star Rafineri inşaat işçisi: İyi ya da kötü demek için gelecek zamlara bakmak lazım. Eğer ocaktan sonra enflasyon düşecek, kiralar 500-600, domates 1 lira patates soğan 1.5 lira olacaksa idare ederiz. Bu paraya ev geçindirmek mümkün değil. Biz de zam bekliyoruz bizim ücretleri nasıl etkileyeceğini göreceğiz.

‘ARTIŞ FENA SAYILMAZ AMA YETMEZ’

İzmir’den demir çelik işçisi: Kötünün iyisi olmuş. Artış fena sayılmaz ama yetmez. Bizim ücretler de bunun bir tık üstüne çıkar, o da martta. Ama bu ücretle bir evi geçindirebilmek mümkün değil. Yine 12 saat çalışma bitmeyecek. Ücret artışı olmuş ama vergiyi hiç konuşmuyorlar. Ocakta neyse aralıkta da o vergiyi vermek istiyoruz. Yıl sonunda 100 saat fazla mesai vergiye gidiyor.

‘YİNE DE AZ’

İzmir’den demir çelik işçisi: Seçim öncesi bir hamle ama yine de az. Çok zam yaptık, iktidar milleti düşünüyor, diyecekler ama bu parayla yaşanabilir mi?

‘FATURALARA GELEN ZAMMI BİLE KARŞILAMIYOR’

Çorlu’dan Plaspak’dan bir kadın işçi: Bu ay 250 lira doğal gaz, 115 lira elektrik, 85 lira su parası geldi. Okula giden oğlumu bu soğuklarda servise bile veremiyorum. Servis bile 250 lira istiyor. Dün hastalanan oğlumu doktora götürdüm. Doktorun yazdığı ilacın birini devlet ödemiyormuş. Onu bile alamadım.

TESKİ’DE çalışan bir işçi: Asgari ücrete gelen zam bu yıl sadece faturalara gelen zammı bile karşılamıyor. Gıdaya gelen zamların yanından bile geçmiyor. Çarşı pazara çıkamaz olduk. 2000 lira hiçbir derdimize çare olmaz. Bu sene seçim var diye umudum vardı. O da boşa çıktı. Seçim olmasaydı bu kadar bile olmazdı. İktidar işçiyi şimdiye kadar hiç düşünmedi, düşünmemeye de devam ediyor.

Aygün Alüminyum’dan bir işçi: En azından 2200 liranın üzerine çıkacağını düşünüyordum. Önceden 200 lira ile markete gittiğimde bir aylık ihtiyacını alabiliyordum. Şimdi 400 lira ile aldığım on beş gün gitmiyor. Biz böyle koyun gibi beklersek ancak bu kadar olur.

‘ZAMLARI DÜŞÜNDÜĞÜMÜZDE BU AÇLIK ÜCRETİDİR’

İstanbul’dan bir plastik işçisi: Asgari ücret 2020 lira oldu evet ama yeni zam dalgalarına, yüksek enflasyona, yüksek işsizliğe ve iyice belirlenen krize karşı nasıl bir tutum alacağımızı kara kara düşüneceğiz. Hükümet zam yaptığı zaman bile korkuyoruz, acaba devamında neler gelecek başımızda diye telaşa kapılıyoruz. Yaptıkları bu zammı da köprülere, otoyollara, gıdalara ve vergilere yapacakları zamla misliyle alacaklar. Krizden etkilenen işletmeler de kriz, enflasyon ve asgari ücret zammı bahanesiyle işçileri çıkarmaya, iki işi bir işçiye yaptırmaya devam edecekler.

İstanbul’dan bir metal işçisi: Doğal gaza suya elektriğe bu kadar zam yapılmışken asgari ücretin 2 bin 20 olması açlık ücretidir. Asgari ücret yaşanabilir ücret olması için 2 bin 800 liranın altında olmaması lazım. Çalıştığım yerde çoğu işçi AK Parti’ye oy veriyor onlar bile memnun değil, artık oy vermeyeceklerini söylüyorlar.

‘SADAKA DEĞİL EMEĞİMİZİN KARŞILIĞINI İSTİYORUZ’

İstanbul’dan bir kadın işçi: İnsanca yaşanabilir bir ücret temenni ederken 2020 lira olarak açıklandı, hem de oy birliğiyle. Gecesini gündüzüne katan, yaşamaya vakti olmayan, kriz bahanesinin yükünü sırtlamış, çocuklarının karşısında yüzü yere eğilen emekçilerin hakkı bu mudur? Üstümüze atılan zamlar hâlâ yükümüz. Bu ücretle değişen hiçbir şey yok. Biz emekçilerin yüzü değil şu an patronların yüzü gülüyor. Sadaka değil emeğimizin karşılığını istiyoruz.

‘ERİMEYİ, KAYBI KARŞILAMIYOR’

Antep’teki Akkoza Tekstil’de çalışan bir işçi: Yapılan zamlar 1600 lirayı zaten eritmişti, onu bile karşılamadı, 2 bin 300 lira olsaydı işçiler biraz rahat ederdi, bu zam erimeyi bile karşılamaz.

Antep’teki Karaca Halı’da çalışan bir dokuma işçisi: Bu şartlarda 2000 lira ne demek? Zaten 400 lirasını vergi olarak kesecekler. Bazı işçi arkadaşlar bu zammı yeterli görebilir ama kaşıkla verdiklerini kepçeyle alıyorlar. Biz asgari ücretin üzerinde ücret alıyoruz. Bize aynı oranda zam yapılacak mı? Ben 6 çocuklu bir ailede yaşıyorum. 1000 lira kira, 300 lira doğal gaz faturası, 150 elektrik, 100 su, 150 lira telefon faturası ödüyorum her ay. Çocuğa her gün 10 lira okul harçlığı veriyorum. Ben çocuğa ayakkabı alamayacak mıyım? Hanıma mont, kendime gömlek alamayacak mıyım?

Antep’teki Burteks’te çalışan bir işçi: Enflasyonu düşündüğümüzde eskinin 1600 lirası şimdinin 2000 lirası zaten, buna göre hareket edilmeliydi. Mevcut asgari ücret 2000 lira olarak düşünülüp bu rakama yapılacak zam konuşulmalıydı. Bizim beklentimiz karşılanmadı, işverenlerin önerisi onaylandı. 2019’da durum daha da kötü olacak. Yapılan zam birkaç aya yine eriyecek, bir de kesilecek vergileri düşününce eskisinden de kötü olacak.

Antep’te Güler Çuval’da çalışan bir işçi: Temel tüketim maddelerindeki artışı düşününce bu zam yaşadığımız kayıpları dahi karşılamıyor. 400 lira iyi bir zam gibi görünebilir fakat TÜİK’in açıkladığı rakam bile 2213 lirayken, bunun bile altında kaldı.”

İŞÇİ NASIL EV GEÇİNDİRECEK?

Kayseri’deki Şirikçioğlu Tekstil’de çalışan bir işçi: Dört kişilik ailenin açlık sınırı 1943 lira. Yoksulluk sınırı 6 bin 328 lira iken 2020 lira asgari ücret alan bir işçi nasıl geçinecek? Ev kirası, elektrik, su, doğal gaz faturası, çoluk çocuğun masrafları vs. derken kazancının 5 bin lira gibi bir rakam olması gerekir.

Kayseri’deki Boydak işçisi: İşçilerin büyük çoğunluğu seviniyor. Asgari ücret zammı için belirli bir azınlık ise kızgın! Ben de o kızgınlar arasındayım. Yüzde 26 zam Cumhurbaşkanı maaşına oranla zam yapıldı algısı yaratılmak isteniyor. Gerçek öyle mi? Değil. İşçiye gelen 400 lira zam ile Cumhurbaşkanına gelen 20 binin üzerindeki zam bir mi? Toplamda her şeye yüzde 100 zam geldi boşa zamma sevinmeyelim. Yine yüzde 75 zararımız var.

Kayseri’den bir mobilya işçisi: Evet asgari ücret 2020 TL oldu. Bu geçen yılın kaybettiklerimizi bile karşılamadı. Şimdi ise sadece bir hafta sonrasında enflasyon değerlerine ve verilerine bakın, ‘Maliyet yükseldi’ diye her ürüne zam gelecek mi gelecek! Bütün her şey zamlanacak mı? Evet! İşçi çıkartılacak ekonomi daralacak. Sevinmenin anlamı yok. 1600’le 2020 arasında hiçbir fark yok.

Kayseri’den bir metal işçisi: Asgari ücrete zam gelmeden evin aidat parasına hemen zam yaptılar. Yakında yol parası da zamlanır. Ev taksidi zaten artacak doğal olarak. Elektrik, su, doğalgaz zaten seriye bağladı. Ben her seneki yerimdeyim. Asgari ücrete zam geldikçe, düzenimiz iyice bozuluyor. Her şeye zam geliyor. Faturalar düşsün, taksitler düşsün istiyorum.

Kayseri’den bir metal işçisi: 2020 lira olunca, yoksulluk değişmiyor ki? Hâlâ yoksuluz. Kaşıkla verdiler kepçeyle alacaklar.

‘ENFLASYONU DÜŞÜNDÜĞÜMÜZDE ZAM ORANI ÇOK DÜŞÜK’

Kocaeli Sumiriko Hose’tan (Dytech) bir işçi: Dört kişilik bir aile için hayat pahalılığı sürekli artıyor. Enflasyon düşük olsaydı biraz iyi diyebilirdim ama öyle değil. Sağlıktan eğitime kadar cebimizden çıkan para artıyor. Servis, beslenme, kırtasiye, ilaç... Bütün bunları düşünürsek yoksul kaldı asgari ücretli.

Bir Ford Otosan işçisi: Bu rakamla asgari ücretli ancak açlık sınırına yaklaştı. Benim beklentim 2 bin 200 lira olacağıydı. 4 kişilik bir aile için yetersiz bence. Zaten bu verdiklerini de zamlarla geri alacaklar.

Bir Dubai Port işçisi: Bu yokluk döneminde iyi para gibi ama zaten kaç aydır enflasyon yüzde 20’nin üstünde çıkıyor. O zaman zam yüzde 26 değil. Zam oranı bizim kayıpları hesap edersen 2-3 puan. Ben 600 lira kira veriyorum. 2 bin lira oldu, kalan 1400 ile ne yapılır ki? Halkı kandırıyorlar. Bence daha yüksek olmalıydı.

Bir TAYAŞ işçisi: Komisyondan 1900 lira gibi bir tahminim vardı. Beklediğimizden 100 lira fazlasını verdiler. Ama yeterli mi, değil. Üstelik bu rakam işverenlere verilen teşvikleri de artıracaklarının göstergesi. (HABER MERKEZİ)

 

ÖNCEKİ HABER

Roboski katliamında oğlunu kaybeden babanın adalet arayışı sürüyor

SONRAKİ HABER

Ruhani: ABD’ye tecrit fırsatını değerlendiremedik

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa