Barışı savunduğu için yargılanan TTB yöneticilerine destek
11 baro başkanı, TTB yöneticilerinin yarın yapılacak yargılamasına destek için Ankara’ya gideceğini açıkladı.
Fotoğraf: Volkan Furuncu/AA
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi’ne, “Savaş Bir Halk Sağlığı Sorunudur” açıklaması nedeniyle açılan dava yarın (27 Aralık) Ankara'da 32. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülecek. Bu yılın başında yayımladıkları bildiri nedeniyle Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan tarafından hedef gösterilen TTB yöneticisi 11 hekim, evleri ve meslek odaları basılarak gözaltına alınmıştı. Tutuksuz yargılanan hekimler, yarın görülecek davada hakim karşısına çıkacak. TTB yöneticilerine verilen destek ise sürüyor.
TTB'ye bugün destek ziyaretleri gerçekleştirilirken SES, Türk Dişhekimleri Birliği ve Bursa Tabip Odası'ndan açıklama yapıldı. 11 baro başkanı da TTB yöneticilerinin yarın yapılacak yargılamasına destek için Ankara’ya gideceğini açıkladı.
KILIÇDAROĞLU'DAN ZİYARET
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, beraberinde bazı milletvekilleri ve genel başkan yardımcıları ile TTB'yi ziyaret ederek, Başkan Sinan Adıyaman ve yönetim kurulu üyeleriyle bir süre görüştü.
Görüşmenin ardından açıklama yapan Kılıçdaroğlu, "Sivil toplum kuruluşları ve meslek kuruluşları sadece kendi alanlarıyla ilgili değil, kendi alanlarını dolaylı olarak ilgilendiren diğer alanlarda da açıklama yapma hakkına sahiptirler" ifadesini kullandı.
'HEKİMİN GÖREVİ İNSANIN HAYATINI KURTARMAK'
Kılıçdaroğlu "Savaş bir halk sağlığı sorunudur. Bunu söyledi diye bir doktorun yargılanması hangi demokraside olabilir? Hekimin görevi zaten insanın hayatını kurtarmaktır. Bunun için yemin ediyor. Savaş bir sağlık sorunu mu? Evet, sağlık sorunudur" diyen Kılıçdaroğlu konuşmasını şöyle sürdürdü: "Dolayısıyla, TTB'nin 'savaş bir sağlık sorunudur' diye bir görüş beyan etmesini son derece doğal buluyoruz. Yargılanma sürecini ise demokrasiye aykırı bir tutum olarak görüyoruz. Ne diye yargılayacaklar?"
Kılıçdaroğlu partisinin duruşmalarda da TTB'nin yanında olacağını dile getirdi.
'BİZİM ÖZNEMİZ İNSANDIR, İNSAN HAYATIDIR'
TTB Başkanı Sinan Adıyaman da "TTB, sağlığı sadece klinik olarak bir iyilik hali olarak görmez. Sağlık, kişinin fiziksel, psikolojik ve sosyal iyilik halidir. Bu sosyal iyilik haline girecek olan savaş karşıtı, hastalık karşıtı, salgınlar karşıtı bütün her şey TTB'nin öznesidir. Zaman zaman kızamık salgını çıktığı zaman TTB aşı karşıtlığı ile ilgili demeçler verir. Zaman zaman kaçak bir yurtta ölen yavrular için demeçler verir. Bazen de tüm dünyada, Dünya Tabipleri Birliğinin bize verdiği evrensel tıp ilkelerine uygun olarak savaş karşıtı söylemlerde bulunur, açıklamalar yapar. Bizim öznemiz insandır, insan hayatıdır. Bununla ilgili her şeyi her türlü açıklamayı, etkinliği yapmaya kararlıyız. Bundan sonra bunu yapmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı.
Adıyaman kendilerine destek olan siyasi partilere teşekkür ederek, İYİ Parti'yle de bir görüşme gerçekleştireceklerini sözlerine ekledi.
BURSA TABİP ODASI: BARIŞ VE HEKİMLİK DEĞERLERİ İÇİN ANKARA ADLİYESİ’NDEYİZ
Bursa Tabip Odası Başkanı Güzide Elitez de, tüm hekimleri 27 Aralık Perşembe günü saat 09.00’da Ankara Adliyesi’nde görülecek davaya çağırdı.
Bursa Tabip Odası toplantı salonunda yapılan açıklamada konuşan Güzide Elitez, “2018 yılını ardımızda bırakıp, 2019 yılını barış ve kardeşlik dilekleriyle karşılamaya hazırlandığımız şu günlerde haklarında açılan bu anlaşılmaz tuhaf dava ile uğraşmak zorunda bırakılan Merkez Konseyi Üyesi arkadaşlarımızı yalnız bırakmayacağız.” dedi. Elitez; “Anayasa’nın başlangıç bölümü, Birleşmiş Milletler Örgütü ve Dünya Tabipler Birliği’nin savaşa karşı tutum belgeleri ve yasaları, Türk Tabipler Birliği ve tüm hekim kuruluşlarını barışı korumak ve savaşa karşı çıkmakla yükümlü kılmıştır. Dünya Sağlık Örgütüde barış olmadan sağlıktan söz edilemeyeceğini belgelemiştir. Yaşatmaya ant içmiş bir mesleğin mensupları olarak, bizler yaşama hakkının, barış iklimine sahip çıkmanın asıl ödevimiz olduğunun bilinciyle, duruşmalar boyunca hekim arkadaşlarımızın yanında bulunmaktan onur duyacağız. Dünya Tabipler Birliği başta olmak üzere dünyanın bütün büyük hekim kuruluşları ve federasyonları, açılan bu dava nedeniyle, Merkez Konseyi Üyesi meslektaşlarımızın yanında olduklarını açıklamış ve desteklerini bildirmişlerdir. Kaldı ki; Türk hekimleri tek başına kalsalar da, her zaman ve her koşulda, yürekten inandıkları evrensel insan hakları ve değerlerini koruma ve kollamaya devam edecektir.Bu nedenle Bursa’da görev yapan tüm hekimlerimiz başta olmak üzere, evrensel insan haklarına ve değerlerine sahip çıkması beklenen tüm kitle örgütleri, sendikalar ve barış içinde yaşamaya gönül vermiş herkesi Türk Tabipler Birliği Merkez Konseyi Üyesi meslektaşlarımızı desteklemek için 27 Aralık Perşembe günü saat 09.00’da Ankara Adliyesi’ne bekliyoruz” dedi.
SES: TTB'NİN AÇIKLAMASINI SAHİPLENİYORUZ
Dava nedeniyle dayanışma çağrısında bulunan Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası (SES) Merkez Yürütme Kurulu, basın toplantısı düzenledi. SES Eş Genel Başkanı Gönül Erden, TTB Merkez Konseyi üyelerinin 30 Ocak 2018 tarihinde yaptığı “Savaş Bir Halk Sağlığı Sorunudur” açıklaması nedeniyle 27 Aralık'ta hakim karşısına çıkacağını belirterek, “TTB tarafından yapılan açıklamanın sağlıkçıların evrensel olarak savaşlara karşı duruşlarını ifade etmektedir” dedi. Savaşın doğa ve insanda tahribat yarattığını ve toplumsal yaşamı tehdit ettiğini belirten Erden, “Savaşlar sadece savaşan tarafların değil, öncelikle bebeklerin, gebelerin, kadınların ve yaşlıların olmak üzere bütün toplumun sağlıklı yaşam hakkının elinden alınması demektir” dedi. Erden, savaş ve çatışmalara canlı tanıklık yapan sağlıkçıların savaşa karşı barışı ve çatışmasızlığı savunmasının göz ardı edemeyecekleri bir sorumluluk olduğunu belirtti. Erden, SES olarak TTB’nin “Savaş bir halk sağlığı sorunudur” açıklamasını sahiplendiklerini ifade ederek “Savaşa karşı çıkanların tutuklandığı bu dönemde yaşatmaya ant içmiş sağlık ve sosyal hizmet emekçileri olarak yaşamı savumaya ve barış iklimine sahip çıkmaya devam edeceğiz” dedi. Erden, tüm kamuoyunu savaşa karşı barış, ölüme karşı yaşam ve siyaha karşı beyaz duruşu ile TTB’ye destek vermeye çağırdı.
TDB: SAĞLIK ÇALIŞANLARI YAŞAMIN DİLİNİ KONUŞUR
Türk Dişhekimleri Birliği (TDB) de yaptığı açıklamada, TTB Merkez Konseyi üyelerinin savaşın yaşandığı yerlede yaşanabilecek sağlık sorunlarına dikkat çekmeleri nedeniyle yargılanmalarını kabul edilemez olarak değerlendirdi. “Sağlık çalışanları meslek gereği, her koşulda yaşamın dilini konuşur” denilen açıklamada sağlıkçıların savaş ve şiddete karşı duyarlı olmalarının Anayasa'nın başlangıç bölümü ile BM Cenevre Sözleşmesi'nde belirtildiğine vurgu yaptı. TDB, dava sürecinin evrensel hukuk kurallarına göre işleyeceğine ve çıkan kararın hukukun üstünlüğüne olan inancı sarsmayacağını umduklarını ifade etti.
11 BARO BAŞKANINDAN TTB’YE DESTEK
11 baro başkanı, Türk Tabipler Birliği (TTB) Merkez Konseyi üyelerinin yarın yapılacak yargılamasına destek için Ankara’ya gideceğini açıkladı.
Adana, Ankara, Antalya, Batman, Bingöl, Bursa, Diyarbakır, Mersin, Muş, Şanlıurfa ve Tunceli baro başkanlarınca yapılan ortak basın açıklamasında, TTB Merkez Konseyi tarafından, yayınlanan “Savaş bir halk sağlığı sorunudur” başlıklı açıklama üzerine dava açıldığı belirtilerek şöyle denildi; “7 Temmuz 2003 tarihinde Cumhurbaşkanı başkanlığında toplanan Bakanlar Kurulu, Birleşmiş Milletler Medeni ve Siyasi Haklar Uluslararası Sözleşmesi’ne bazı çekinceler koyarak imzalamış ve sözleşme yürürlüğe girmiştir. Bu sözleşmenin 20. maddesi; Her türlü savaş propagandası, hukuk tarafından yasaklanır hükmünü ihtiva etmektedir. Darbe girişimi bahane edilerek; muhalif tüm kesimlerin itirazlarına karşı, polisi ve yargıyı harekete geçirerek fikir özgürlüğünü ortadan kaldırmaya yönelik bu ve benzeri girişimleri kabul etmiyoruz. Devlet, yukarıda atıfta bulunulan ve Anayasa’nın 90. maddesine göre bağlayıcı olan uluslararası sözleşme hükümlerinin gereğini yerine getirmelidir. Farklı fikirleri cezalandırmak yerine, şiddet içermeyen ya da şiddet çağrısı içermeyen tüm fikirlerin özgürce dile getirilmesini teşvik etmeli ve korumalıdır. Biz aşağıda imzası bulunan baro başkanları olarak; Yukarıda atıfta bulunduğumuz sözleşme ve AİHM kriterlerine göre TTB Merkez Konseyi’ne karşı açılan davayı, fikir özgürlüğüne karşı açılan bir dava olarak kabul ediyor ve kabul edilemez buluyoruz. TTB üyeleri hakkında derhal beraat kararı verilmesini talep ediyor, duruşma günü TTB’nin yanında olacağımızı, kamuoyuna duyuruyoruz.
AÇIKLAMAYA İMZA ATAN BARO BAŞKANLARI
Adana Barosu Başkanı Av. Veli Küçük
Ankara Barosu Başkanı Av. R. Erinç Sağkan
Antalya Barosu Başkanı Av. Polat Balkan
Batman Barosu Başkanı Av. Abdülhamit Çakan
Bingöl Barosu Başkanı Av. Hanifi Budancamanak
Bursa Barosu Başkanı Av. Gürkan Altun
Diyarbakır Barosu Başkanı Av. Cihan Aydın
Mersin Barosu Başkanı Av. Bilgin Yeşilboğaz
Muş Barosu Başkanı Av. Abdülbaki Çelebi
Şanlıurfa Barosu Başkanı Av. Abdullah Öncel
Tunceli Barosu Başkanı Av. Kenan Çetin” (HABER MERKEZİ)