Perde açılırken; 2019!
2019 gelirken 2018 yılında neydik, ne olduk?
Görsel: Pixabay
Milyonlarca emekçi olarak bir(i)lerinin ceplerini çokça
Doldurduk!
Kadınlar olarak ev, iş yeri, sokak tanımaksızın çokça
Katledildik!
Kalemini satmayan, gerçekleri yazmaya devam eden gazeteciler olarak çokça
Tutuklandık!
Sendikalı olduğumuz için iş yerlerimizden çokça
Atıldık!
Çocuklar olarak tanımadığımız eller tarafından bedenlerimize çokça
Dokunuldu!
Bilimden, laiklikten uzaklaşmayan, sermaye yanlısı olmayan akademisyenler olarak üniversitelerden çokça
Uzaklaştırıldık!
Hiçbir zaman ‘bedava’ yaşamayan öğrenciler olarak bankalara çokça
Borçlandırıldık!
Kürtler ve Aleviler olarak onların anladığı eşitlik ve adalet anlayışlarından farklı, savunduğumuz eşitlik ve adalet inancından dolayı hakkımızda verilen yüzlerce fetvalardan dolayı çokça
Cezalandırıldık!
Ve de bu sistemde bitmek bilmeyen çokçalar…
Biz bunları yaşarken izlediğimiz perde açılır, çokça kaybetmeyenlerden bir azınlık çıkar ve elinde 80 milyonun duyacağı bir mikrofonla insafsız, adaletsiz bir şekilde “Kaybettiklerinizin üzerine beyaz bir sayfa çekin” der…
Diyarbakır notları: Seçim öncesi gelip ‘Ser sera, ser çava’ demeyin
Tamamlayıcı sağlık sigortası: Eksik olan ne?
İşçi, kıdem tazminatı almamış olsa da manevi tazminat alabilir
Milei’in birinci yılının ardından
Kıbrıs’tan Şam’a bir siyasal İslam okuması
