Sudan; ekmek ve özgürlük için...
Sudan’da son haftalardaki protestolar, hükümetin somun ekmeğin fiyatını bir Sudan poundundan üç Sudan pounduna çıkarması üzerine patlak verdi.
Fotoğraf: Ömer Erdem/AA
Afrika’nın yoksul ülkesi Sudan, tarihinin en önemli dönemeçlerinden birini yaşıyor. Ülke haftalardır hükümet karşıtı gösterilerle sarsılıyor. Afrika’nın geniş topraklara sahip ülkesi Sudan’da, 2011’de yapılan referandumla ülkenin bir bölümü Güney Sudan adını almış ve ayrı bir yönetim kurulmuştu.
Sudan’da son haftalardaki protestolar, hükümetin somun ekmeğin fiyatını bir Sudan poundundan üç Sudan pounduna (yaklaşık iki ABD sentinden altı ABD sentine) çıkarması üzerine patlak verdi. Kısa sürede protestolar hükümet karşıtı bir boyut kazandı. Cumhurbaşkanı Ömer Beşir’in iktidardaki Ulusal Kongre Partisi’nin (NCP) çeşitli binaları ve ofisleri ateşe verildi. Analistler, 1989 darbesiyle iktidara gelen Ömer Beşir için şimdiye kadar yaşadığı en büyük zorluk olduğunu ifade ediyor.
EN BÜYÜK ÖFKE
Sudan politikasını ve ekonomisini takip eden Harvard Üniversitesi’nde kıdemli bir araştırmacı olan Eric Reeves, Middle East Online sitesinde yer alan yorumunda “Bu gösteriler ve onları yaratan öfke, son yıllarda gördüğümüzden çok daha güçlü” dedi.Reeves, “Ekmek kıtlığı ve aşırı fiyat artışları, halkın şu anki öfkesinin en büyük kaynağıdır ve sorunu hafifletecek hiçbir şey bulunmamaktadır” ifadelerini kullandı.
‘EL BEŞİR İSTİFA’
Geçen hafta sendikalardan oluşan bir şemsiye koalisyonu olan “Sudanlı Profesyoneller Birliği”, yayınladığı bildirgede krizden sorumlu tuttuğu el Beşir’i derhal istifaya çağırdı. Birlik yayınladığı bildirgede “geçiş hükümeti” talebinde bulunarak oluşturulacak hükümetten taleplerini 9 maddede özetledi.
Ülkenin önemli siyasi aktörlerinden Sudan Komünist Partisi, Profesyoneller Birliğini ve taleplerini desteklediğini açıkladı. Partinin Siyasi Sekreteri Muhammad Muhtar Hatib, Hartum’daki parti merkezinde düzenlediği basın açıklamasında, Partinin “Sudanlı Profesyoneller Birliği tarafından yayınlanan Özgürlük ve Değişim Bildirgesi”ni desteklediklerini söyledi.
GEÇİCİ MECLİS
Sudan’da bu süreçte ortaya çıkan bir başka oluşum da “Ulusal Değişim Cephesi” oldu. 22 siyasi partinin bir araya gelmesiyle oluşan Cephe, geçen salı Hartum’da düzenlediği basın toplantısında krizin çözümü için “Geçici Meclis” talebinde bulundu.
Ulusal Değişim Cephesi toplantızındaki diğer önemli gelişme, mevcut hükümette yer alan Gazi Salahaddin liderliğindeki “Şimdi Reform Hareketi”nin meclisteki her türlü siyasi temsilden çekildiğini açıklamasıydı. Salahaddin, “Bu tarihi süreçte olmaktan onur duyduğumuz olayların sonuçlarının farkındayız. Bu yüzden, bulunduğumuz bütün makamlardaki temsilcilerimizi geri çekmeye karar verdik” dedi.
KRİZLERDEN HÜKÜMET SORUMLU
Şimdi Reform Hareketi’nin bu adımına Sudan Komünist Partisi ise tepki gösterdi. Komünist Parti Genel Sekreteri Muhammed Muhtar el Hatib, bu aşamada hükümeti terk edenler için mevcut protestoları destekleyen muhalefet arasında yer olmadığını söyledi. Al Ahbar gazetesine verdiği demeçte Hatib, “Rejimden çekilenler bunun bir parçasıydı ve onlarla birlikte krizden sorumludurlar” dedi. Hatib, “Protestolarda sözde değil aktif bir rol oynamalılar ve onları sokakta protestocularla birlikte görmeliyiz” ifadelerini kullandı.
REFORM HAREKETİ ÇEKİLDİ
Bu süreçte Sudan Ahbar sitesinde yer alan habere göre Şimdi Reform Hareketi pozisyon değiştirdi. Genel Başkan Gazi Salahaddin, partisinin “Ulusal diyalogun temel belgesi olan Ulusal Belgeden çekilmediğini, sadece yürütme organından ayrıldığını” söyledi.
Gazetede yer alan haberde; hareketin bu duruşunun, ülkenin tanık olduğu protestolardan sonra ortaya çıkan “Ulusal Değişim Cephesi” içinde bir araya gelen parti ve hareketler için bir çatlak anlamına gelebileceği ifade edildi.
Sudan’daki gelişmeleri özetlediğimiz sayfamızda, gelişmeleri çeşitli yönleriyle ele alan üç makaleye de yer verdik.
ULUSAL DEĞİŞİM CEPHESİ; KABUL VE RET ARASINDA
Fatma MUBAREK
Al Mechar
En belirginleri Mübarek el Fadıl başkanlığındaki el Ümma (Ümmet) Partisi ve Gazi Salahaddin liderliğindeki Şimdi Reform Hareketi olan siyasi partiler “Geçiş Hükümeti” kurulması için “Geçici meclis” oluşturulması çağrısında bulundu. Politik temsili birleştiren “Geçiş Hükümeti”; ekonomik çöküşü durduran, toplumsal barışı sağlayan ve özgür seçimleri gerçekleştiren ulusal diyalogla oluşacak programın uygulanmasını üstlenecek. Önerilen Geçiş Hükümeti; ulusal meclis ve il meclislerinin feshedilmesi, 100 üyeli bir ulusal konsensüs konseyinin atanması, eyalet hükümetlerinin ve yasama konseylerinin feshedilmesi ve ulusal diyalogun bileşenlerine göre devlet ve yerel yönetimin yeniden yapılandırılmasını üstlenecek.
CEPHEYE İKİ AYRI BAKIŞ
Ulusal Değişim Cephesi; Şimdi Reform Hareketi, Demokratik Sendika Partisi, Değişim Güçleri Bloğu, Adalet ve Kalkınma Doğu Partisi, Darfur Topluluğu Forumu, Federal Hareket, Mayo Sosyalist Partisi, Demokratik Doğu Sudan Konferansı, Birleşmiş Milletler Partisi, Ulus Kuvvetleri Birliği, Sudan Gelecek Partisi, Nil Vadisi Birlik Partisi, Doğu Cephesi, Kurtuluş Hareketi, Demokratik Değişim Partisi, Yeni Sudan Partisi, Şura Konseyi ve Sudan’ın Doğu Devrim Cephesi gibi parti ve hareketleri kapsıyor.
Siyasiler, 22 siyasi partinin katılımıyla kurulan Ulusal Değişim Cephesi’ne yönelik yorumlarında bölündüler. Bazı muhalefet partileri bu oluşumu, yaşanan siyasi krizin ortağı olan partilerin içinde yer aldığı bir organ olarak değerlendirdi. Bu noktada el Ümma Lideri Mübarek el Fadıl’ın, Ulusal Uzlaşma Hükümetini terk etmeden önce yatırım bakanı ve başbakan yardımcısı olduğuna dikkat çekiliyor. Diğer yandan birçok politikacı ve aktivist, bu oluşumun şimdi ortaya çıkmasının protesto dalgasından faydalanma amaçlı olduğu görüşünde.
REJİMİ YENİDEN ÜRETME GİRİŞİMİ
Sendikaların oluşturduğu “Profesyoneller Birliği”, rejim kampında cereyan eden bölünme ya da birleşmelerle ilgilenmediklerini söylediler ve onların tekliflerini kafa karıştırıcı olarak nitelendirdiler. Ayrıca, rejimi yeniden üretme girişimlerini reddettiklerini açıkladılar ve hükümetten çekilen partilerin niyetlerine güven duymadıklarını ifade ettiler.
SUDAN’DAKİ PROTESTOLAR VE ARTAN DAYANIŞMA
Ruze CENDELİ
Sudan, 19 Aralık 2018’den bu yana hükümet karşıtı protestolara tanık oldu. Yüzlerce protestocu artan fiyatlara, temel ihtiyaç maddelerinin yokluğuna ve likidite krizine karşı yürüdü. Resmi verilere göre, iki asker de dahil olmak üzere protesto gösterilerinde en az 19 kişi hayatını kaybetti.
Protestolara katılan örgütleri içeren muhalefet komitesi, güvenlik güçlerinin Hartum’da muhalefet liderleri toplantısına baskın düzenlediğini açıkladı. Sudan Komünist Partisi’nin lideri Sadık Yusuf dahil 9 kişi tutuklandı. Ayrıca tutuklananlar arasında Baas Partisi ve Nasırcı Partisi’nin liderleri de mevcut.
Birçok sendika ve kurumun yanında Sudan’daki Arap Yazarlar Birliği de halk hareketini desteklediğini açıkladı. Birliğin açıklamasında; “Başkentte, bütün vilayetlerde ve dış ülkelerdeki üyeleriyle Sudan halkının sokakları kapsayan devriminin tüm gücüyle yanındadır” denildi. Sudanlı Gazeteciler Ağı kitlelerin meşru talepleri olan özgürlük, onur ve demokratik dönüşüme mutlak desteğini nedeniyle geçen Perşembe gününden itibaren üç günlük greve gitti.
Sudan’daki protestolar Arap ve bölgesel ilerici ve sol partilerin desteğini aldı. Tunus Emekçileri Partisi, yaptığı açıklamada, Sudan’daki hareketi desteklediğini ilan etti. Irak Kürdistan Komünist Partisi de desteğini açıkladı. Ürdün Komünist Partisi, halk hareketine olan desteğini vurgulayarak Sudan güvenlik güçlerinin baskıcı davranışını kınadı. Fas’tan Demokratik Yaklaşım Partisi, Sudan’da tutukluların serbest bırakılması isteyerek, siyasi partilere Sudan halkıyla dayanışma çağrısında bulundu. Beşir Hükümeti; yaşam koşullarını iyileştirmek için bankaların genel müdürleriyle, patron sendikaları ve ticaret odalarıyla toplantı yaptı. Ülkede enflasyon yüzde 70’i geçti ve Sudan poundu değer kaybediyor. Sudan şehirlerinin birçoğunda ekmek ve yakıt sıkıntısı yaşanıyor. Sudan’ın ekonomisi ABD ekonomik ablukasının kaldırılmasına rağmen, özellikle yabancı para kıtlığı ve yüksek enflasyon nedeniyle zorluk yaşıyor.
EL BEŞİR; OLAYLAR DIŞ KOMPLO!
Abdulbari ATWAN
Rai al Youm
Sudan’da muhalefet partilerinden ve bağımsızlardan oluşan ittifak, (geçtiğimiz) cuma günü tüm Sudan kentlerinde protesto çağrısında bulundu. Göstericiler yolsuzlukla mücadeleyi, çökmüş ekonomiyi kurtarmayı ve yüksek fiyatlar nedeniyle vatandaşlar üzerindeki yaşam baskısını kolaylaştırmayı talep ettiler. En nihayetinde göstericiler, ülkenin yıllardır yaşadığı krizinden tüm yönleriyle sorumlu tuttukları Cumhurbaşkanı Ömer Hasan Beşir’in istifasını talep ettiler.
Başkan Beşir bugüne halkın öfkesini absorbe etmede, sopa ve havuç yöntemine başvurmasına rağmen başarısız oldu. Sudan sokaklarını sakinleştirmeyi başaramadı. Havuç politikası olarak krizleri çözmek için birçok söz vermesine, kamu çalışanlarının maaşlarını artırmasına ve hizmetleri iyileştirmesine rağmen genel olarak şu ana kadar “demir yumruğu” kullandı ve protestoculara ateş açtı.
Sudan devlet başkanı bağımsızlık yıldönümü nedeniyle perşembe günü yaptığı konuşmada, olaylarla ilgili olarak “dış komplo”dan söze etti. Sudan’ın, yıkılmaya çalışılan yedi Arap ülkesi listesinin (Mısır, Suriye, Tunus, Irak, Libya ve Yemen) başında olduğunu söyledi. Sudan sokağının patlamasının sorumluğunu; “ekonomik ablukaya ve terör listesinde Sudan’ın varlığına” yükledi. Fakat 30 yıl boyunca kendisinin ve hükümetinin ülkesini iyi idare etmedeki başarısızlığını asla kabul etmedi.
Başkan Beşir’in en az üç temel konuda haklı olduğunu düşünmüyoruz.
Birincisi; Batı komplolarının yıkmaya çalıştığı Mısır, Irak, Suriye ve Yemen ile kendisini aynı listeye koyması.
İkincisi; Göstericilerin yabancı elçiliklerden talimatlar alarak hakaret etmekle itham etmesi. Kelimesi kelimesine “İstihbarat ve yabancı elçilikler tarafından talimat verilen kişilerin, ülkenin güvenliğiyle oynamasına izin vermeyeceğiz” dedi.
Üçüncüsü; Sudan gösterileri barışçıl ve silahsızdı. Suriye ve Libya’da olduğu gibi 65 ülke tarafından desteklenmiyordu. Veya Yemen ve Irak’ta olduğu gibi askeri işgal yoktu. Ayrıca Başkan Trump, “Sudan devrimi”ni desteklemek için “Suriye devrimi” için harcadığını kabul ettiği 70 milyar dolar harcamaya hazır değil.
SENDİKALAR: BEŞİR DERHAL İSTİFA ETMELİDİR!
Rusya al Youm
Geçen Salı günü sendikaların bir şemsiye koalisyonu olan “Sudanlı Profesyoneller Birliği”, ilk maddesi Sudan Devlet Başkanı Ömer Beşir ve rejiminin ülkenin yönetiminden koşulsuz ve derhal çekilmesini içeren “Özgürlük ve Değişim Bildirgesi” adını verdiği bir bildirge yayınladı.
Bildirgede Sudan halkının tüm kesimlerinin fikir birliği ile 4 yıl boyunca aşağıdaki görevleri yerine getirecek “Ulusal Geçiş Hükümeti” oluşturulması talep edildi. Buna göre geçiş hükümetinin görevleri;
- Sudan sorununun köklerini ele alarak savaşı durdurmak ve yerinden edilmiş kişilerin ve mültecilerin gönüllü olarak ülkelerine geri gönderilmesi dahil savaştan etkilenenlere adil ve kalıcı tazminat ödenmesini sağlamak ve toprak sorununun ele alınması ile savaşın acılarını sarmak.
- Ekonomik çöküşü durdurmak ve yaşamın her alanında vatandaşların yaşamını iyileştirmek.
- Adil ve kapsamlı bir barış anlaşması için kesin ve tamamlayıcı güvenlik düzenlemeleri yapmak.
- Geçiş süreci önlemlerini ve bir partinin kontrol ettiği totaliter bir sistemden insanların temsilcilerini seçtiği çoğulcu bir sisteme geçiş sürecini denetlemek.
- Hukuk ve adalet sistemini yeniden inşa etmek ve geliştirmek, yargının bağımsızlığını ve hukukun üstünlüğünü sağlamak.
- Sudanlı kadınları güçlendirmek için çalışmak ve her türlü ayrımcılık ve zulümle mücadele etmek.
- Sudan’ın dış ilişkilerini geliştirmek ve bağımsızlık ve ortak çıkarlar temelinde inşa etmek.
- Sosyal destek ve sosyal kalkınmayı devlet taahhüdü altına almak ve sağlık, eğitim ve barınma destek politikaları sayesinde çevrenin ve kuşakların geleceğinin korunmasını sağlamak.
- Tüm ulusal sorunları çözmek ve “Anayasa Ulusal Komitesini” oluşturmak için kapsamlı bir anayasa konferansı düzenlemek.