07 Ocak 2019 10:47

Çukurova Kitap Fuarı’nda Kriz ve Marksizm söyleşisine ilgi yoğun oldu

Kor Kitap, Çukurova Kitap Fuarı'nda “Kriz, Kapitalizm ve Marksizmin Güncelliği” başlığıyla panel düzenledi.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Kor Kitap, Çukurova Kitap Fuarı kapsamında “Kriz, Kapitalizm ve Marksizmin Güncelliği” başlığı ile bir söyleşi düzenledi. Söyleşiye, Teori ve Eylem Yazı Kurulu Üyesi Arif Koşar ve KHK ile görevinden ihraç edilen eğitimci Aydın Tan konuşmacı olarak katıldı. Vatandaşların yoğun ilgi gösterdiği panelde krizlerle sarsılan kapitalizmin nasıl bir dünya vadettiği ve dünyayı değiştirme kılavuzu olarak Marksizm konuşuldu.

Arif Koşar, Marksizmin, içinde yaşadığımız toplumu anlayabilmek açısından en yakın kuramsal çerçeve verdiğini dile getirdi.

'KRİZLER FAZLA ÜRETİM VE BAĞIMLILIKLA İLGİLİ'

ABD ile yaşanan küçük bir gerginliğin Türkiye’de doların birden fırlamasına neden olmasının ve Türkiye’nin krize girmesinin Türkiye’nin yabancı sermayeye, emperyalizme bağımlı olmasıyla ilgili olduğunu ifade eden Arif Koşar, “AKP iktidarıyla beraber 2002 - 2015 yılları arası yıllık sermaye girişi 37,5 milyar dolar. Türkiye’de ilk 500 büyük firma içerisinde 112 yabacı sermayeli firma var. Bu firmalar Türkiye ihracatının yüzde 47’sini kontrol altında tutuyor. Türkiye’de üretilen katma değerin yüzde 25’i, borsanın yüzde 40’ı doğrudan yabancı sermayenin elinde” şeklinde konuştu. Koşar, “Türkiye’de düşük ücret, yoğun çalışma, iş cinayetleri üzerinden dönen bir bağımlılık var. Düşük ücret, yoksulluk, taşeron, güvencesizlik ve işçinin kanı üzerinden yükselen bir ekonomide aşırı üretim krizinin ortaya çıkması kaçınılmazdır. ABD ile sorun yaşanmasa da genel bir krizin ayak sesleri zaten duyuluyordu” dedi. 

'KAPİTALİZMİN ÜTOPYASI GERÇEKLEŞMEDİ'

Kriz konusu kapitalizmin ütopyasını gerçekleştirememesi olduğunu ifade eden Koşar, “Kapitalizmin ‘zenginlik bir arada toplanacak, diğer insanlar emeğini satarak kazanacak” şeklindeki iddiasının söylendiği gibi çalışmadığını söyledi.

'EMEĞİNİ SATAMIYORSAN EVİN, ARABANIN DEĞERİ YOK'

90’larda ‘işçi sınıfının zincirlerlerinden başka kaybedecek şeyi olmadığı’ şeklindeki söze o dönem ‘işçi sınıfının evi ve arabası var’ şeklinde cevap verildiğini ifade eden Aydın Tan, “Sanıyorum o zincir meselesinin ne olduğunun pratik örneği olarak burada oturuyorum. Eğer siz emeğinizi satacak birini bulamazsanız evinizin, arabanızın bir değeri yok. Ev araba sizi beslemiyor. Emeğinizi sattığınız müddetçe varlığınızı sürdürebiliyorsunuz” dedi.

'ÜCRETLİLER BİRBİRİNİ GEÇİNDİRİYOR'

Marksizm hayatın içinde olduğunu dile getiren Tan, ‘TİSK Genel Sekreteri Akansel Koç, asgari ücretin geçim ücreti değil, çalışanlara verilebilecek en alt sınırı belirlemesi gerektiğini söyledi. Buradan şu sonuç çıkıyor. Ücretliler sınıf olarak birbirlerini geçindirmek zorundalar” dedi.

‘MARKSİZM DÜNYAYI ANLAMA VE DEĞİŞTİRME KILAVUZUDUR’

1878’deki asgari ücret, milli gelirden aldığı payın bugünün iki katı olduğunu ifade eden Tan, işçilerin sınıf olarak hareket etiğinde insan olarak göründüğünü belirterek “Aslında bugün için de aynı şey söz konusudur. Ancak emekçilerin milli gelirdeki payları arttırılarak bu sömürü oranı düşürülebilir” dedi. Tan, “Marksizm dünyayı anlama ve değiştirme kılavuzudur. İyi kötü sosyal bilimler üzerine konuşan herkes Marksizme işaret ediyor ama asıl olan değiştirmektir” dedi. (Adana/EVRENSEL)

 

ÖNCEKİ HABER

CHP PM Üyesi Eren Erdem'in tekrar tutuklanma kararına itiraz edildi

SONRAKİ HABER

Akça Kontrplak patronu ücretlerini vermediği işçilere kapıyı gösterdi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa