Gazetecilik örgütlerinden Erdoğan'ın 'Basın özgür' yorumuna tepki

Türkiye, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü 142 gazetecinin cezaevinde olduğu koşullar altında karşılarken Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, konuya ilişkin mesajında "Son 16 yılda ülkemiz genelinde hayata geçirilen reformlar, Türk basınının zenginleşmesine, çeşitlenmesine, daha demokratik ve özgürlükçü bir yapıya kavuşmasına vesile olmuştur" dedi. Basın örgütleri Erdoğan'a tepki gösterdi.

Dünyada en çok gazeteci hapseden ülkeler arasında üçüncü sırada yer alan Türkiye, 180 ülke arasında basın özgürlüğü sıralamasında 156. sırada yer alıyor.  Sadece 2018’de 74 gazeteciye 400 yıl hapis cezası verildi, 53 gazeteci ‘cumhurbaşkanına hakaret’ iddiasıyla mahkum oldu, yüzlerce siteye erişim engeli getirildi, RTÜK televizyonlara milyonlarca lira para cezası kesti. 4 bin gazeteci ise 10 Ocak'a işsiz giriyor. Rakamlar böyle ancak Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan 10 Ocak dolayısıyla yaptığı açıklamada, Türkiye’de basının son 16 yılda hayata geçirilen reformlarla, demokratik ve özgürlükçü bir yapıya kavuştuğunu iddia etti.

TGS: BU İKLİMİ DEĞİŞTİRECEK OLAN SENDİKALARDIR

1961 yılında gazetecilerin çalışma haklarında önemli iyileştirmeler getiren 212 sayılı Yasa’nın yürürlüğe girmesi üzerine dokuz gazete sahibi, yasayı protesto etmek için üç gün boyunca gazeteleri yayımlamama kararı aldı. Bunun üzerine gazeteciler de 10 Ocak 1961 günü haklarına ve basın özgürlüğüne sahip çıkmak için yürüyüş düzenledi.. 10 Ocak, 12 Mart darbesine kadar “Çalışan Gazeteciler Bayramı” olarak kutlanırken, darbenin ardından “bayram” olmaktan çıkarılan ve “Çalışan Gazeteciler Günü” olarak anılmaya başladı.

Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla bir açıklama yayımlayan Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), 10 Ocak’ın uzun süredir gönül rahatlığıyla kutlanamadığına dikkat çekti. Gazetecilerin yüzde 30’unun işsiz, düşük ücretlerle çalışanlarınsa güvencesiz olduğuna dikkat çeken TGS, “142 meslektaşımızın tutuklu bulunduğu, haberlere-yorumlara yüzlerce davanın açıldığı bir dönemde bayram kutlamayı uygun bulmuyoruz” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın mesajına dikkat çeken TGS, şu ifadelere yer verdi: “Mesaj bizde ‘Farklı bir ülkede mi yaşıyoruz’ duygusu uyandırdı. Oysa herkes biliyor ki medyanın yüzde 95’i Saray’ın kontrolü altında, halkın haber alması engelleniyor ve gazeteciler işlerini yaptığı için hapis cezası alıyor. Türkiye 180 ülke arasında basın özgürlüğü sıralamasında 156. sırada yer alıyor. Velhasıl; demokratikleşmeye, çok sesliliğe, özgürlük ortamına götüren reformlardan haberimiz yok. Bilakis son 16 yıldır bunun tam tersini yaşıyoruz. Ve bu iklimi değiştirecek olanın siyasetçiler değil bizzat gazeteciler olduğunu biliyoruz...”

‘GAZETECİLERİN ÇALIŞMASI ENGELLENMESİN!’

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) Yönetim Kurulu 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla yayınladığı mesajında, Türkiye’de son 10 yılda çalışan gazetecilerin üçte birinin işsiz kaldığına dikkat çekti. Çalışabilen gazetecilerin çoğunun ise  Basın İş Yasası kapsamında olmadığına dikkat çeken TGC, “Gazeteciler, yoksulluk sınırında maaş almaktadır, ekonomik ve sosyal haklarını kullanamamaktadır. Avrupa’da yüzde 25 olan sendikalaşma oranı Türkiye’de yüzde 6’dır. Eleştirel  gazeteciliğe olanak tanınmamaktadır. Gazetecilik ‘suç’ olarak tarif edilmekte ve gazeteciler hedef gösterilmektedir. 1 Ocak 2016 ile 29 Kasım 2018 tarihleri arasında 1954 basın kartı iptal edilmiştir. Yeni Basın Kartı Yönetmeliği ise önceki yönetmeliklerin gerisinde kalmıştır. Yayın yasakları, para cezaları, açılan davalar, gözaltılar, tutuklamalar, sansür, oto sansür artık günlük olaylar haline gelmiştir. Türkiye’de adil yargılanma hakkının ihlal edildiği bir ortamda, her gazeteci kendini mahkeme karşısında bulabilmekte ve hüküm giyebilmektedir. Gazetecilere yönelik sözlü ve fiziksel saldırılara karşı ‘cezasızlık’ yaklaşımı sürmektedir” ifadelerine yer verdi.

TGC son olarak şu çağrıya yer verdi: “Gazetecilik mesleğini suç gören anlayıştan vazgeçilmesini, tutuklu gazetecilerin özgür bırakılmasını, gazetecilerin çalışmasının ve örgütlenmesinin önündeki engellerin kaldırılmasını istiyoruz.”

DİSK BASIN-İŞ’TEN ERDOĞAN’IN SÖZLERİNE TEPKİ

Evrensel'e bir değerlendirmede bulunan DİSK Basın-İş Genel Başkanı Faruk Eren, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü gibi günlerin artık Türkiye’de sadece gazeteciliğin sorunlarını tartışmak için vesile haline geldiğini belirtti. 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Gününün eskiden bir bayram olarak kutlandığını ifade eden Eren, “Zaten bugüne neden olan 212 sayılı yasa yok ortada. Gazetecilerin özlük hakları inanılmaz biçimde budanmış durumda. Sadece gazeteciler için iş güvencesi, daha sağlıklı koşullarda çalışma gibi konuları tartışma ve önerilerde bulunma gibi bir anlamı olabilir bu günlerin” dedi. Eren önceki gün Metin Göktepe’nin ölüm yıldönümü olduğunu belirterek, aynı gün Gazeteci Pelin Ünker’e yaptığı haber dolayısıyla hapis cezası verildiğini, Eren Erdem’in ise tahliye sonrası yeniden tutuklandığını belirtti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü nedeniyle “16 yılda hayata geçirilen reformlar, Türk basınının demokratik ve özgürlükçü bir yapıya kavuştuğunu”  iddia ettiğini belirten Eren, “Herhalde biat etmiş gazetelerde ve televizyon kanallarında çalışanları kastediyor. Orada da köşe yazarları, ekrana çıkanlar değil ama daha teknik işleri yapan meslektaşlarımız çok sefil, düşük ücretlerle çalışıyorlar, ağır sorunları var” dedi. Basın özgürlüğü, çalışanların özlük hakları sorunlarının demokrasi mücadelesi sorunu olduğunu vurgulayan Eren, “Ülkede topyekün demokrasi kalitesini yükseltirsek, cezaevlerinden arkadaşlarımızı çıkatabilirsek,  hükümetin istemediği yazılara açılan davaları engeller hale gelirsek Türkiye’de basının sorunları çözülecektir. Bunun bir yolu da örgütlenmek. Gazeteciler sadece işten atılınca sendikayı hatırlamasınlar” şeklinde konuştu.

ÇGD: GAZETECİLER DİRENMEYE DEVAM EDECEKTİR

Çağdaş Gazeteciler Derneği Başkanı Can Güleryüzlü, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde hak kayıplarına rağmen bu günün bilincinde olarak gazetecilerin direnmeye devam ettiğini vurguladı. Güleryüzlü, “Baskılara, soruşturmalara, tutuklamalara rağmen bu bilinç yok edilemeyecektir” dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamasına ilişkin olarak ise Güleryüzlü, “Tek adam olma duygusu bu olsa gerek. Alo Fatih’lerden, KHK ile yüzlerce basın kuruluşunu kapatmaktan, basın kartı iptal etmekten basın özgürlüğü ihlal nişanı takılması gerekirken, bunu söylemek ancak tek adam ruhu olabilir. Gülemiyoruz, sanki alay edilir gibi mesajların yayımlanması aslında daha büyük bir sorunu ortaya koyuyor” dedi.

RSF TÜRKİYE: TEK POLİTİK PROJEYE ENDEKSLİ ENDİŞE VERİCİ BİR YAPI GÖZLEMLİYORUZ

Sınır Tanımayan Gazeteciler (RSF) Türkiye Temsilcisi Erol Önderoğlu ise Erdoğan’ın açıklamalarına ilişkin sosyal medyadan yaptığı paylaşımda “Ne yazık ki Sayın Cumhurbaşkanı gibi özgürlükçü bir medya ortamı değil, iktidara yakın girişimcilerin denetiminde, yurttaşın endişelerinden uzak, tek politik projeye endeksli endişe verici bir yapı gözlemliyoruz. AB reformlarıyla alakasını kuramadı” ifadelerini kullandı.

KOCAELİ GAZETECİLER CEMİYETİ: KUTLAMIYORUZ!

Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti, 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü dolayısıyla bir açıklama yayınladı. ‘Kutlamıyoruz’ başlığıyla yapılan açıklamada “Gazetecilerin özgür olduğu, güvenceli ve insanca yaşayacağı bir güne kadar 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutlamayacak, mücadele edeceğiz" ifadeleri kullanıldı.

Kocaeli Gazeteciler Cemiyeti'nin 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü için yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verildi:

“Gazeteciler 58 yıl önce 10 Ocak’ta 212 sayılı yasanın geçmesiyle yaşamsal ve sosyal haklarına kavuştu. 212 sayılı yasanın kabulü ile gazetecilere önemli haklar sağlandı. 10 Ocak 1961 tarihinde kavuşulan haklardan her geçen gün uzaklaşıyoruz. 58 yıl önce Türk basının ‘bayram’ ı olarak kutlanan sonra ‘gün’ e çevrilen bugünü kutlamayacak mücadele günü olarak göreceğiz. Gazetecilerin özgür olduğu, güvenceli ve insanca yaşayacağı bir güne kadar da 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nü kutlamayacak, mücadele edeceğiz.” (MEDYA SERVİSİ)

Gazeteciler 'Çalışan Gazeteciler Günü'nü zor koşullarda karşılıyor