Cumartesi Anneleri Kiraz Şahin'in yerine sordu: İsmail Şahin nerede?

Kayıplarının akıbetini sormak ve faillerin yargılanması talebiyle sürdürdükleri eylemlerinin 720'nci haftasında Galatasaray Meydanı’nda bir araya gelmek isteyen Cumartesi Anneleri, polis tarafından bir kez daha engellendi. İnsan Hakları Derneği (İHD) İstanbul Şubesi’nin bulunduğu sokak, polislerce ablukaya alınırken, Cumartesi Anneleri, buna rağmen bina önünde bir araya geldi. Eylemde, üzerinde kaybedilen yakınlarının fotoğraflarının bulunduğu tişörtler giyen Cumartesi Anneleri, kayıpların fotoğraflarını ve karanfiller taşıdı. Halkların Demokratik Partisi (HDP) Milletvekili Musa Piroğlu ile çok sayıda Cumartesi insanı da eyleme destek verdi.

ŞAHİN’İN SES KAYDI DİNLETİLDİ

Bu hafta 18 Ocak 1996 tarihinde gözaltına alındıktan sonra kendisinden bir daha haber alınamayan Beyoğlu Belediyesi çalışanı 36 yaşındaki İsmail Şahin'in akıbeti soruldu. 4 yıl önce yaşamını yitiren İsmail Şahin'in eşi Kiraz Şahin'in de fotoğraflarının taşındığı eylemde, ilk olarak Kiraz Şahin'in hastanede tedavi gördüğü sırada Cumartesi Anneleri'nin eylemine gönderdiği ses kaydı dinlenildi.

'KİRAZ ŞAHİN'İN BIRAKTIĞI YERDEN SORUYORUZ'

Haftanın basın açıklamasını okuyan kayıp Fehmi Tosun'un kızı Besna Tosun, “Kiraz Şahin’in bıraktığı yerden soruyoruz; İsmail Şahin nerede?​” dedi. Devletin Anayasa’dan ve uluslararası insan hakları hukukundan kaynaklanan yükümlülüklerine uymadığını hatırlatan Tosun, “Devletin bu antidemokratik işleyişine yönelik eleştirilerde bulunmak suç olarak nitelendiriliyor. Oysa ifade ve eleştiri özgürlüğü demokratik bir sistemin vazgeçilmez şartıdır. Bu nedenle demokratik sistemler, bireylerin düşüncelerini, eleştirilerini güvenli ve rahat bir biçimde dile getirmelerinin koşullarını sağlamakla yükümlüdür. Toplumu ayakta tutacak olan ortak adalet duygusunun sağlanabilmesi ancak herkesin hukuk düzeni içinde özgürce var olabildiği, taleplerini özgürce gündeme getirdiği ve tartıştığı bir Türkiye ile mümkündür” dedi.

‘21 HAFTADIR ENGELLENİYORUZ’

21 haftadır adalet ve hakikat taleplerini haykırdıkları Galatasaray Meydanı’nın kendilerine yasaklandığının altını çizen Tosun, “Bu engelleme, Anayasa’nın ve Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmelerin ihlalidir. Bu engelleme talimatını verenler ve uygulayanlar anayasal bir suç işlemektedir. İktidarı, bu ihlale son vermeye, talep ve görüşlerimizi herhangi bir baskı ve sansüre uğramadan Galatasaray’dan açıklayabilme ve kamuoyunu bilgilendirme hakkımızı güvence altına alma sorumluluğunu yerine getirmeye çağırıyoruz” diye konuştu.

İSMAİL ŞAHİN'İN AKIBETİNİ SORDULAR

Tosun, Kiraz Şahin’in “Akıbetine ömrümü adadığım” dediği eşi İsmail Şahin’in kaybedilme hikayesini şu sözler ile anlattı:

“36 yaşındaki 2 çocuk babası İsmail Şahin, Beyoğlu Belediyesi'nde temizlik işçisi olarak çalışıyordu. DİSK Genel-İş Sendikası üyesiydi. 18 Ocak 1996 günü saat 06.30 da iki belediye çalışanı ile birlikte görev yaptığı 34 ATZ 59 plakalı temizlik aracında iş başı yaptı ve bir daha geri dönmedi. Çalışma arkadaşı olan iki kişi araçla Mimar Sinan Üniversitesi’ne geldiklerinde İsmail Şahin'in elindeki süpürgesi ile birlikte ortadan kaybolduğunu söyledi. Şahin Ailesi sürekli ağlayan bu kişilerin çelişkili bilgiler verdiklerini ve konuşmaktan korktuklarını fark etti. Aynı günlerde İsmail’in dört yaşındaki kızı annesine, babasını televizyonda polislerle gördüğünü söyledi. Aile, Beyoğlu Belediyesi'ne başvurdu. İsmail Şahin'in mesai saatleri içerisinde kaybolduğunu ve bundan işveren olarak sorumlu olduklarını söyleyerek olayın araştırılmasını istedi. Beyoğlu Emniyet Müdürlüğü'ne kayıp başvurusu yaptı. Savcılığa suç duyurusunda bulunarak İsmail Şahin'in akıbetinin soruşturulmasını istedi. Dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olan Tayyip Erdoğan ile görüşmek için yaptıkları girişimler ise sonuçsuz kaldı.”

ERDOĞAN İLE GÖRÜŞTÜLER

2011 yılında dönemin Başbakan’ı Tayyip Erdoğan’la görüşen kayıp yakınlarının arasında olan Kiraz Şahin'in burada; “Eşim sizin işçinizdi, mesai saatleri içinde kayboldu. İsmail Şahin’in akıbetinin açıklanması sizin de sorumluluğunuzdur” dediğini aktaran Tosun, “21 yaşında iki küçük çocuğuyla Galatasaray’a gelen Kiraz Şahin, 19 yıl boyunca eşinden bir haber alma umuduyla girişimlerini sürdürdü ama hiç bir bilgiye ulaşamadan 2015 yılında aramızdan ayrıldı.

Devlet yalnız gözaltında kaybedilenlerin değil, ortadan kaybolan kişilerin de akıbetini araştırmak ve açığa çıkartmakla yükümlüdür. Savcıları İsmail Şahin’in akıbetini açıklığa kavuşturacak etkin bir soruşturma başlatmak için göreve çağırıyoruz.  Hakikat ve adalet talebimiz gerçekleşinceye kadar kayıplarımızı aramaktan ve kayıplarımızla buluşma mekânımız olan Galatasaray’dan vazgeçmeyeceğiz.”

‘İKİ ACIYI BİR ARADA YAŞIYORUZ’

Ardından söz alan Fehmi Tosun'un eşi Hanım Tosun, arkadaşları Kiraz Şahin'in hayatını kaybedişinin yıl dönümü olduğunu hatırlatarak, “Bugün iki acımızı bir arada yaşıyoruz. Ama biz acılarımızı bir kenara bırakıyor ve mücadelemize devam ediyoruz. Karın, yağmurun altında mücadelemize devam ediyoruz. Bizim mücadelemiz haklı bir mücadeledir. Galatasaray'dan vazgeçmeyeceğimizin mücadelesini bu sokakta veriyoruz. Bu ülkede hak, hukuk, adaletten söz ediyorsak, bu sokağa bakılıp, utanılması gerekiyor. Galatasaray Meydanı’nda bizler yıllarca otururken, sesimizi yükseltirken acımızı dünyaya duyurduk. Bizim için Galatasaray bir mezar taşıdır, bir hesaplaşma alanıdır. Biz haklı olduğumuz için bu mücadeleye sarıldık. Kiraz ile o meydanda otururken çocuklarımız o fotoğrafların üzerinde uyuyordu. Çocuklarımızın elinden tutup götürebileceğimiz bir mezar taşımız olmadığı için Galatasaray bizim için önemli bir mekandır. Onun içinde Galatasaray'dan vazgeçmeyeceğiz. Kiraz bugün yanımızda değil ama Kiraz'ın kayıplar için verdiği mücadeleyi yürüteceğiz" diye konuştu. (İstanbul/MA)