16 Ocak 2019 08:32

Sömestrda ne yapsak?

Ne yapsak da bu sömestr tatilini iyi değerlendirsek? Sizin için bu sömestr tatilinde neler yapabileceğimizi derledik.

Paylaş

Son sınavlar verildi, ders kitapları kapatıldı. Bazılarımız bütünlemelere (üniversitenizde hâlâ kaldırılmadıysa şanslısınız) çalışıyor, bazılarımız çoktan tatil moduna girdi, valizler toplandı, memlekete gidiş yolculukları başladı, bazılarımız için ise sömestr tatili bir işe girip çalışmak demek. Ama hepimizin kafasında olan ortak bir soru var: Ne yapsak da bu sömestr tatilini iyi değerlendirsek? Sizin için bu sömestr tatilinde neler yapabileceğimizi derledik.

İyi tatiller!

EV KONFORUNDA KAYAK MERKEZİ TATİLİ

“Karın keyfini yine çocuklar çıkardı.” haberlerine oldukça alışkınız. Oysa biliyoruz ki biz gençler de karın keyfini iyi çıkarırız. Bu sömestrda da her zaman olduğu gibi panolarda, televizyonlarda kayak merkezleri reklamları dönüyor. Ama gelin görün ki gençlerin cebinde durum farklı. 5 yıldızlı kayak merkezlerinin reklamlarını unutun, kayak merkezi ayağınıza geldi!

Ev rahatlığında kayak merkezi tatilimiz için uygulamamız gereken 3 adım var:

1) Her gün günde 3 kere meteorolojiyi kontrol ediyor, kar uyarısı geldiği anda hazırlıklara başlıyoruz. Malum meteoroloji bu sene “Kar geliyor.” uyarısıyla birçok sefer bizleri yüz üstü bıraktı. O yüzden bunun yerine yine günde 3 kere kapınızın önüne çıkıp havayı koklayabilir, “Kar soğuğu var” cümlesi ağzınızdan döküldüğünde hazırlıklara başlayabilirsiniz.

2) Ufukta beyaz kar taneleri gördünüz mü? O zaman devam edelim. Bu işe giren herkes bilir, kayak malzemeleri çok pahalıdır ve her geçen sene de malzemelerin fiyatları artmaktadır. Mesela geçen sene mahalle bakkalına, köşedeki markete girip rica ederek aldığımız poşetlere artık 25 kuruş veriyoruz. O yüzden önce evdeki poşet zulalarımıza bakıyoruz. Yok mu? İlla komşuların birinde fazladan kayak malzemesi vardır. Ne demişler? Komşu, komşunun poşetine muhtaçtır. O da mı yok? Maalesef 25 kuruşa kıyıyoruz. Haydi olunca tam olsun diyip 2 poşetle konforunuzu arttırabilirsiniz. Çok az eğimli yokuşlar bile kayak merkezi olmak için birebirdir. Önce yere poşeti sonra kendimizi koyuyor, engebelerin, karların tadını çıkarıyoruz.

3) Bir kayak tatilinin olmazsa olmazı kaydıktan sonra içimizi ısıtacak sıcak içeceklerdir. Siz diyindouble karamel machiato, ben diyeyim whitechocolatemocha… Ama tabii ki işin sırrı bunları en az masrafla ev konforunda yapmak. Güzel demli bir çayın yerini tabii ki hiçbir şey tutamaz, bunu bir kenara not edelim. Ama kesenin ağzına azıcık açmaya gönüllüyseniz ev yapımı iki tarif tam da kayak merkezi tatilinizi şenlendirecek. İlki ucuz sahlep. Hepimizin evinde (öğrenci evleri hariç) mısır nişastası vardır. Bir cezveye mısır nişastası, süt ve şekeri koyup kaynayana kadar karıştırıyoruz. Kaynayınca servis bardaklarımıza (bunlar günlük hayatta kullandığımız bardaklara hiç benzemeyen afilibardaklar olmalı) sahlepimizi alıp üzerine tarçın serpiştiriyoruz.

İkinci tarifimiz kafelerin gözdesi, menülerin pahalı içeceği sıcak çikolata. Süt, şeker ve kakaoyu kaynayana kadar karıştırıyor, okulumuzun köşesinde kim bilir kaç paraya satılan sıcak çikolataya taş çıkarıyoruz.Yavaş yavaş içimliyoruz. Afiyet olsun!

Artık siz de ev konforunda kayak merkezi tatilinizin tadını çıkabilir, bu neşeyi dört bir yana saçabilirsiniz. Hem de çok az harcamayla. İyi tatiller!

NE OKUSAK?

Ders kitaplarınızdan kafamızı kaldırabileceğimiz, kısa olsa da verimli geçirebileceğimiz bir tatil var önümüzde. Dönem boyunca okumak isteyip de okuyamadığımız kitapları okumak için çok iyi bir zaman. Bizim de sömestr önerilerimiz şöyle:

 

 

Neredeyse Bir Balina

Steve Jones

Ginko Bilim

Steve Jones’un bu kitabı, Charles Darwin’in Türlerin Kökeni’nin 21. yüzyıla uyarlanmış halidir. Darwin’in büyük çalışmasını referans alan Jones, kitabının içeriğini de Türlerin Kökeni’ne özdeş şekilde hazırlamıştır. AIDS’ten Pasifik’te akıntıyla sürüklenen çöplere kadar uzanan pek çok güncel olguyu kullanarak Darwin’in fikirlerini günümüze taşıyan Jones, evrim kuramını modern haliyle açık ve anlaşılır bir şekilde okura sunmaktadır.

Nörobilim Zihnimizi Değiştirebilir Mi?

HilaryRose, Steven Rose

Ginko Bilim

Yeni akademik disiplinlerin hepsinin önündeki “nöro” öneklerini nasıl değerlendirmeliyiz? Nöro-ekonomi, nöro-pazarlama, nöro-etik, nöro-estetik, nöro- psikanaliz! Her yerde “nöro” ekini görmeye başladık. Bilimin ve toplumun birbirine şekil verdiğini ve nörobilimin beynimizi anlamamıza büyük ölçüde yardım ettiğini düşünen sosyolog HilaryRose ve nörobilimci Steven Rose bu kitapta, nörobilimin gerçekten zihnimizi değiştirip değiştiremeyeceğini inceliyorlar.Yazarların soruya verdikleri cevap “evet”, ama bu o kadar basit bir evet değil.

Bilebilmenin Mutluluğu

Gökse Aymaz

Manos Kitap

Göksel Aymaz’ın popüler kültürün yakın döneminde iz bırakan olayları ve kişileri eleştirinin gözüyle tartıştığı kitabı Bilebilmenin Mutluluğu, Manos Kitap tarafından okura sunuldu…

Popüler kültür eleştirilerinin bizdeki belli başlı ve sorunlu biçimlerini ‘eleştirinin poplaşması’ olarak ele alan ‘Bilebilmenin Mutluluğu, bunlara karşı önerdiği yaklaşımı sergileyen metinleri de içeriyor. Kitap, popüler kültürün kendini yeniden üretme gücü karşısında eleştirinin bu gücün altında boğulmadan ve bunalmadan onunla birlikte düşünebilmesi gerektiği hatırlatmasını da yapıyor. Aymaz’ın referansları ise hümanizm, devrimci romantizm, eleştirel teori ve Marksizm gibi farklı kapılardan geçip geliyor. Cem Yılmaz’dan Recep İvedik’e, Fazıl Say’dan Okan Bayülgen’e popüler kültür simaları arasında gezinen yazılarda, ortaya konan eleştirinin çıkış yolları ise Bourdieu’danAdorno’ya, Hobsbawm’danMarx’a çok sayıda ünlü ismin ayak izleri takip ediliyor.

Bir Kadın İşçinin Gençliği

AdelheidPopp

Kor Kitap

AdelheidPopp’un anıları yalnızca işçi kadınlar için değil, öğrenci, emekli, kamu emekçisi kadınlar, ev kadınları ve erkek işçiler için de öğretici ve yol göstericidir. Kendisi değiştikçe, çevresindekileri de değiştirebileceğine güvenen bir militanın yapabileceklerinin sınırı yoktur. İnsanları uyandırmak, mücadele saflarına kazanmak ve her adımda daha çok işçi ile birleşebilmek için Popp, nasıl yaşamamız ve savaşmamız gerektiğini gösteren büyük bir örnektir.

Diyalektik ve Tarihsel Materyalizm

J.V.Stalin

Kor Kitap

“Diyalektik materyalizmin doğa görüngülerine yaklaşım tarzı, araştırma yöntemi ve bu görüngülerin bilgisini edinme yöntemi diyalektiktir, doğa görüngülerini yorumlayışı, kavrayışı ve teorisi ise materyalisttir. Tarihsel materyalizm, diyalektik materyalizmin ilkelerinin toplumsal hayatın incelenmesine genişletilmesidir, diyalektik materyalizmin ilkelerinin toplumsal yaşamın görüngülerine, toplumun ve toplum tarihinin incelenmesine uygulanmasıdır.”

Kitap Değiş-tokuşu

Kağıt fiyatlarından ötürü kitapların da ateş pahası olduğu bu dönemde eski bir alışkanlığımıza geri dönmenin vakti geldi bize: Kitap değiş-tokuşu! Bu sömestr boyunca edebiyat zevkine güvendiğiniz arkadaşlarınızla kitap değiş-tokuşu yaparak biraz da olsun tasarruf edebilirsiniz. Ayrıca bilim sayfamızdaki soruyu doğru cevaplayarak kitap ödülümüzün sahibi de olabilirsiniz.

NE İZLESEK?

Filmler tatillerin olmazsa olmazı. Ne izleyeceğiniz sizin de aklınızda soru işaretiyse sizleri şöyle alalım.

Roma

Yönetmenliğini AlfonsoCuaron’un yaptığı film, 1970’lerin başında Meksika’da yaşayan orta sınıf bir ailenin hayatını anlatmaktadır. Film, Venedik Uluslararası Film Festivali’nde Altın Aslan ödülünü kazanmıştır.

Kapalı Gişe

Tekelleşen sinema sektörünü masaya yatıran Kapalı Gişe, görüşlerini aldığı yapımcılar, yönetmenler, dağıtımcılar ve ekonomistlerle birlikte seyircinin seçme özgürlüğüne engel olan bu çarpık ekonominin yarattığı tahribatın izini sürüyor. Kaan Müjdeci, Evrim Kaya, Şenay Aydemir ve Fırat Yücel’in hazırladığı belgesel, sektörün belki de en büyük sorunların birine parmak basarken önemli istatistikleri de seyirciye sunuyor. Belgesel; sektörü, etkileri gitgide daha ağırlaşan bir krizin içine atan bu duruma çare aramak için atılan bir ilk adım niteliğinde. Belgeseli, internetten ücretsiz olarak izleyebilirsiniz.

Güneşli Pazartesiler (Los Lunes Al Sol)

Yönetmenliğini FernandoLeon de Aranoa’nın yaptığı, başrollerini JavierBardem’in oynadığı filmde İspannya’nın liman kenti Vigo’da işten çıkarılan bir grup tershane işçisinin öyküsü anlatılmaktadır. 2002 yılında “İspanya’nın Oscar’ı olarak tanımlanan Goya Ödülleri’nde 5 dalda ödül alan film, aynı zamanda “En iyi Yabancı Film Oscar Adayı” seçilmiştir.

GENÇ HAYAT’I UNUTMAYIN!

Bu sömestr tatilinizde Genç Hayat’ı unutmayın. Sosyal medya hesaplarımızdan bizi takip edebilir, tatilde okuduğunuz kitapları, izlediğiniz filmleri ya da sömestr tatilinizi nasıl geçirdiğinizi dergimize yazabilirsiniz!

ÖNCEKİ HABER

ABD'de bir sürücü, kamyonetini yolda yürüyen gençlerin üzerine sürdü

SONRAKİ HABER

Rayında gitmeyen şeyler var

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa