Doğa savunucuları: Dersim’de nesli tükenmekte olan canlılar avlanıyor
Dersim'deki doğa savunucuları, nesli tükenmekte olan hayvanları avlayanlara caydırıcı cezaların verilmesini istiyor.
Fotoğraflar: DHA
Serpil BERK
Dersim
Dersim’e bir süre önce 14 kişilik avcı grubu geldi. Yaban domuzlarını, dağ keçileri ve vaşakları avlayan grubun görüntüleri sosyal medyadan paylaşması tepki çekmişti. ‘Avcılığa Hayır’ adı altında düzenlenen açıklamadan dolayı Haydar Çetinkaya ve İsmail Ateş ifadeye çağrılmıştı. Av. Barış Yıldırım ise suç duyurusunda bulundu. Nesli tükenmekte olan canlıların avlandığını söyleyen doğa savunucuları, caydırıcı cezaların verilmesini istiyor.
DOĞA SAVUNUCULARI CEZALANDIRILIYOR
Doğa savunucuları yaşananları Evrensel’e değerlendirdi. Haydar Çetinkaya, doğayı ve yaban hayatı korumak yanlış şeyler mi diye sorarak, “Bu ülkede oluk oluk kan akıtacağız ifadelerini kullananların söylemleri düşünce özgürlüğü bizlerin doğayı, yaban hayatı korumak adına sarf ettiğimiz sözler ise halkı kin ve nefrete teşvik etmek olarak adlandırıldı. Doğayı korumak için çaba harcıyoruz, ödüllendirilmemiz gerekirken cezalandırılıyoruz” diyerek tepkisini dile getirdi.
‘DERSİM’DE AVCILIK ÇIĞIRINDAN ÇIKTI’
“Avcılığın belli bir kotası olur” diyen Çetinkaya, “Fakat bu iş Dersim’de çığırından çıkmış durumda. Adına yasal avcılık deniliyor fakat kaç tane canlı öldürüldüğünü takip eden mi var? Halk avcılığın yapılmasını istemiyor. Nazimiye ilçesinde tek bir kişi 11 tane dağ keçisi öldürdü geçtiğimiz günlerde. 2-3 aylık süreç içerisinde onlarca canlının öldürüldüğüne eminim. Öldürülen hayvanlara bakıyoruz vaşak, dağ keçisi, ur kekliği bunlar koruma altında olan ve nesli tükenmekte olan canlılar. Avcılar etik olsa nesli tükenmekte olan canlıları öldürmezler. 2016 yılında 7 tane dağ keçisi kotası belirleyip ihale açtılar. Görüştük ve yaşlı olanları vuruyorlar cevabını aldık. Zevk için avcılara öldürtülen canlılar zaten doğallığında ölecek, başka bir canlıya besin olacak. Doğal döngü bunu kendiliğinden sağlayacak zaten. İnsanoğlu doğal yaşama yaptığı müdahale ile zarar vermekten başka bir şey yapmıyor” dedi.
‘İMZA KAMPANYASI BAŞLATTIK’
Yaşananlara karşı imza kampanyası başlattıklarını söyleyen Çetinkaya, “İmza kampanyamız 10 bin kişiye ulaştı, yetkililere ileteceğiz. Sesimizi duyurmak için ne yapmamız gerekiyor illa 10 bin kişiyle valilik önünde mi toplanalım? Valilik avı durdurma yetkisine sahip, istese bunu yapabilir. Burası avcılığa açık bölge olduğu için belgesi olan herkes gelip avlanıyor. Doğaya, yaban hayata zarar veren avcılığın durdurulmasını istiyoruz. Bunun için mücadele etmeye devam edeceğiz. Halkı da bu konuda duyarlı olmaya çağırıyoruz” dedi.
‘CAYDIRICI CEZALARIN OLMASI GEREKİYOR’
Avcılık faaliyetlerine ilişkin suç duyurusunda bulunan Av. Barış Yıldırım ise, avcılığın kanuna uygun bir yanının olmadığına dikkat çekerek, “Bölgenin güçlü bir ekosistemi var. Türkiye’nin taraf olduğu Bern Sözleşmesine göre çengel boynuzlu dağ keçisi, şamua, vaşak türlerinin avlanması yasak. Buna karşı biz de suç duyurusunda bulunduk. Dağ keçilerinin avlanmasına ilişkin Tarım ve Orman Bakanlığına başvurduk. Eleman yetersizliği olduğunu, sıkı denetimlerin yapılması gerektiğini belirttik. Örneğin buna karşı kara yolu geçişlerinde denetimler yapılabilir. Endemik tür olan alabalık rahatlıkla avlanıyor. Denetimsizlik ve gerekli hukuki yaptırımların olmaması bunu kolaylaştırıyor. Caydırıcı cezaların olması gerekiyor. Hapis cezası verilmesi gerekiyor. Örneğin Hindistan’da yunus öldürmekle insan öldürmek aynı cezayı gerektiriyor. Etkili hapis cezalarının olması gerekiyor” diye konuştu.
‘SORUMLULAR AVCILARI ENGELLEMELİ’
Dersim Emek Gençliği de konuya ilişkin yaptığı yazılı açıklamada şunları dile getirdi: “Avcılığı spor olarak gösteren ve hayvanların katliamını meşrulaştıran bu sistem nesli tükenmekte olan hayvanların doğadaki varlığını tehlike altına atmaktadır. Sorumluların bu avcıları engellemesi hatta cezai işlem uygulaması gerekirken, Dersim’e gelen 14 kişilik avcı grubunu protesto eden doğa savunucuları gözaltına alındı. Halihazırda barajlarla ve orman yangınlarıyla doğamızı katleden bu mekanizma avcılardan belli bir ücret alarak bölgede kutsal sayılan hayvanların bile üzerinden rant elde etmeye çalışmaktadır.”