31 Ocak 2019 12:08

Erdoğan’ın açıkladığı manifesto, yıllardır tersine icraatlarla dolu

Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, AKP'nin yerel seçim manifestosunu değerlendirdi: Ayinesi iştir kişinin 11 maddeye bakılmaz.

Fotoğraf: Cem Öksüz/Cumhurbaşkanlığı/AA

Paylaş

Birkan BULUT
Ankara

Cumhurbaşkanı Erdoğan, açıkladığı yerel seçim manifestosunda, AKP'nin yıllardır daha da katlanılmaz hale getirdiği kent sorunlarına dair 11 madde altında vaatlerini sıraladı. "Şehir planları", "altyapı ve ulaşım", "kentsel dönüşüm", "benzersiz şehirler", "akıllı şehirler", "çevreye saygılı şehirler", "sosyal belediyecilik", "yatay şehirleşme", "halkla birlikte yönetim", "tasarruf ve şeffaflık" ve "değer üreten şehirler" şeklinde sıralanan başlıklarda, ulaşımdan yapılaşmaya kadar tüm sorunların çözüleceği savunuldu. Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, manifestoda uzun vadeli planlama vadedilmesine karşın sadece 2023 Ankara Nazım İmar Planı'nın bile 10 bin kez delindiğine dikkat çekerek, “Ayinesi iştir kişinin 11 maddeye bakılmaz” dedi.

AKP'nin muhalefet temsilcisi gibi konuştuğunu belirten Candan, “İflasın göstergesidir. Kaç yıldır bu kentleri kim yönetiyor? 25 yıldır elinizden tutan mı oldu da yapamadınız” diye sordu. 11 maddeyi değerlendiren Candan, “Şehir planlamaları uzun vadelidir ama bunu bozan AKP'nin kendisi oldu. 800'e yakın davamızın çoğu parsel bazlı plan değişiklikleridir. 2023 Ankara Nazım İmar Planı 10 bin kez delindi. Altyapı ve ulaşım konusuna bakınca en çok satın alınan su AKP döneminde oldu. İnsanlar ağzını musluğa dayayıp su içmeyi unuttu. Ankara ve İstanbul'da her yağmurda seller meydana geldi” dedi.

"TARLALAR BİLE KENTSEL DÖNÜŞÜM KAPSAMINDA"

AKP döneminde tarlaların bile kentsel dönüşüme dahil edildiğini belirten Candan, birçok deprem alanının imara açıldığını söyledi. Manifestoda yer alan “benzersiz şehirler” iddiasına kahakalarla gülmek gerektiğini dile getiren Candan, “Çünkü TOKİ'lerle bütün şehirleri birbirine benzettiler. Gökçek'in şelalelerini diğer şehirlerde görmek mümkün. Bütün kentlerin kimliğini sildiler” dedi.

"YATAY-DİKEY DEĞİL, PLANLI KENTLEŞME"

Kentlerde yatay dikey şehircilik gibi bir şey olmadığını, asıl olanın planlı kentşeme olduğunu vurgulayan Candan, ancak yıllardır rant odaklı kentsel planların yapıldığını ifade etti. Çevreye saygılı şehirler vadedilmesine karşın Atatürk'ün şartlı vasiyetine aykırı biçimde Atatürk Orman Çiftliği'nde binlerce ağacın kesilip, tarım alanına beton dökülerek kaçak saray yapıldığını söyleyen Candan, “Önce aynaya baksınlar. Bütün tarım alanlarını, kıyı bölgelerini, vadileri yapılaşmaya açtılar” dedi.

"KOMŞULUK PARSEL PARSEL YOK EDİLDİ"

Değer üreten şehriler denilmesine karşın Ankara'nın en önemli kentsel ve doğal değerlerinin tüketildiğini belirten Candan, “Binaları, yeşil alanları yıkıyorsunuz. Üçüncü kişilere verilen ayrıcalıklı imarlar ve parsel bazlı imar planlarındaki 20-30 katlı binalarıyla bu kentin sistematiği bozuldu. Komşuluk ilişkileri ortadan kalktı. Komşuluğu geliştiren en önemli şey mahalledeki okullardır. Aynı okulda arkadaş olan çocuklar ve onların aileleridir. Siz mahalle okulu kavramını ortadan kaldırırsanız, insanlar servislerle okula gitmek zorunda kalır, kaliteli eğtimin peşine düşerse sosyalleşme diye bir şey olmaz. Yürüyerek okula, pazara, hastaneye ulaşamadığınız bir noktada sosyalleşmeden bahsetmek mümkün değil” diye konuştu.

Candan, sosyal belediyecilik vaadinin ise sosyal devletin ortadan kaldırıldığı yerde mümkün olmadığını belirterek sadece muhtarlara ve belediye başkanlarına göre sosyal belediyeceliğin yapılamayacağını söyledi. Candan, hangi görüşten olursa olsun insanları sosyal yardımlar konusunda eşit bakılması gerektiğini ifade etti.

"ŞEFFAFLIK VAADİ SARAYI TEĞET GEÇMİŞ"

Candan, Erdoğan'ın açıkladığı manifestodaki bir diğer başlık “Tasarruf ve şeffaflık” konusunda hâlâ devam eden davalar olduğunu söyledi. Bilgi edinme hakkı kapsamında devam eden davalarından birinin Saray'ın maliyetleri hakkında bilgi verilmemesi olduğunu aktaran Candan, “Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne kadar başvurduk ve bugün savunma yapmaları için son gün. Sayıştay ve parlamento denetimini ortadan kaldırdığınız anda şeffaflıktan bahsedemeyiz. AKP belediyeciliği demek israf belediyeciliktir” dedi.

Manifestoda dikkat çeken maddelerden “Akıllı şehirler”e de değinen Candan, şöyle devam etti:

“Adına akıllı denilince şehirler akıllı olmuyor. Öncelikle akıllı bir zihniyetin ve bilimsel bir tavrın olması gerekiyor. Fakat bunlar robotu bile susturdular. Sinyalizasyon yapılmadığı için tren faciasında birçok insan hayatını yitirdi. Eğitime baktığımızda bilimi tasfiye eden bir yaklaşımla karşı karşıyayız.”

ÖNCEKİ HABER

Ayvalık'ı hortum, Turgutlu'yu sağanak vurdu

SONRAKİ HABER

Mültecilere dair medya raporu: Hak temelli gazetecilik esas alınmalı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa