TPI işçileri çalışma koşullarını değiştirmeye çalışıyor
İzmir'deki TPI işçileriyle ve Petrol-İş İzmir Şube Başkanı Orhan Zengin'le sözleşme sürecini konuştuk.
Fotoğraf: Evrensel
Turan KARA
İzmir
Petrol-İş İzmir Şubesi’nde yeni yönetim, görevi devraldığından bu yana 6 fabrikada birden sözleşme süreci başladı. TPI sözleşmesi ise işçiler için özel bir anlam taşıyor. Hem ücretlerinde artış hem de daha iyi koşullarda çalışmak isteyen TPI işçileri “TPI 2 fabrika kurdu, Hindistan’da buranin 3 katı bir tane daha kuruyor biz hala yerimizde sayıyoruz” diyor.
İşçilerin kendilerine güvendiğini belirten Petrol-İş İzmir Şube Başkanı Orhan Zengin, “Kabul edilmeyen bir şeye onlara rağmen imza atacak ya da onlara kabul etmeyi zorlayacak bir anlayışı reddederek geldik buraya” diyor.
Ekonomik krizle birlikte küçük ve yerli işletmelerin, iş yaptıkları tekeller tarafından baskı altına alındığını belirten Orhan Zengin, buna rağmen enflasyon altında kalmamaya çalıştıklarını, görüşmelerin sürdüğü ya da bittiği kimi işletmelerde bunu gösterdiklerini ifade ediyor. Seçimlerin hayli stresli geçtiğini, şubedeki yönetim değişikliğinden sonra “sendikadan istifa” gibi kimi sorunlarla da uğraştıklarını dile getiren Zengin, şimdiye kadar gelinen süreçte herhangi bir “yol kazasına” izin vermediklerini söylüyor.
Orhan Zengin şubenin örgütlü olduğu fabrikalardaki durumu şöyle anlatıyor:
- “DYO Gebze ve İzmir’de iki fabrikadan oluşuyor. Gebze yapı boyaları üretiyor, İzmir ise daha çok sanayi ürünlerine boya üretiyor. Gebze’deki fabrika inşaat sektöründeki daralmadan doğrudan etkileniyor. İzmir’de şimdilik böyle bir düşüş yok ama patronlar tarafından bu durum öne çıkarılıyor. Oradaki üretim günlük 9 bin tondan 2 bin 500 tona düştü. Üretimin düşmesi sözleşme sürecinin de zor geçmesine yol açıyor. Gebze’de kendini Flormar direnişi ile göstermiş, direngen, hakları konusunda ısrarcı, yapıcı ve birleştirici olan bir şube var. DYO'da sosyal haklar, mesai, vardiya primleri 90’larda kazanılmış haklara yakın. Çıplak ücret net 2 bin 800 TL civarı. Cumartesi normal çalışmaya ek 1 mesai, 16.00’ya kalma durumunda 5, bayramlarda 5 mesai olarak işleniyor. Ayrıca 1 saat dahi fazladan kalınırsa ek 1 mesai olarak kabul ediliyor. Gündüz vardiyası yüzde 15, gece yüzde 20 zamlı. İşe giriş ücretleri patronun insafına bırakılmış değil. Kıdemli işçilerin aldığı ücretin yüzde 80’i ile başlıyor ve kademeli artışla 4-5 yılda eşitleniyor. Bu, ücretlerin sürekli aşağı çekilmesini önlüyor. Böylece total ücret yıllık bazda artıyor. DYO işçilerinin de en büyük şikayet konularından birisi de adaletsiz vergi oran artışları.”
- “Enflasyon artışı yabancı sermayeyi tedirgin ediyor, işçilik maliyetlerini artırdığını savunuyorlar. Yerel ürününü iç piyasaya satan üreticiler, ucuz ithal ürünlerin yarattığı piyasa zorlaması altında. Bir işletmemizde sodyum sülfat üretiyoruz. ‘Aynı ürünü dışarıdan alan tüccarlar var, şirket piyasaya satmakta zorlanıyor, pahalı’ diyerek açıklama yapıyor işletme sahibi. Orada sözleşmemiz yüzde 24.5’le bitti. Net 3 bin lira ücrete ulaştık diyebiliriz.”
- “Bizim örgütlü olduğumuz yerler değil ama metal iş kolunda Fransa, Hollanda gibi birkaç yurt dışı şirket sözleşme geldiğinde ‘Kapatabiliriz işçilik maliyeti çok artmamalı’ diye dayatmış. Yasa hükümleri uygulansın diyerek diğer kazanılmış hakları da gasp etmeye çabalayanlar var.”
- “Tetrapak büyük ve oturmuş bir işletme, çok uzun yıllardır kurumsal yapısını bozmadı ve işçiye yaklaşımı kötüleşmedi. Burada net 6 bin lira olan ortalama ücret üzerinden enflasyon artı 2.5 aldık.”
- “Bir başka küçük işletme kumaş kırpıntılarından deterjan yapılıyor. Ünilever’e çalışıyorlar. Ünilever ürünü pahalı bulmaya başlamış. Zaten küçük işletme, piyasa içinde yapabilecekleri sınırlı.”
TPI SÖZLEŞMESİ İŞÇİLER İÇİN ÖZEL BİR ANLAM TAŞIYOR
Petrol-İş’in örgütlü olduğu yerlerden biri de TPI Kompozit. TPI sözleşmesi işçiler için özel bir anlam taşıyor. Çünkü işçiler, şube yönetimini oluşturan Orhan Zengin, Mustafa Öngen ve Caner Yıldırım ile 2 sene boyunca tartışarak, neredeyse bir gözün diğerinden sakındığı gizlilikle, büyük kayıplar vermeden, irade kazanarak sendika yönetimini değiştirirken, yeni oluşturdukları sendikal anlayışı test edecekleri bir sürecin de başladığını düşünüyor.
Şimdiki şube yönetimi, görevi devraldığından bu yana 6 fabrikada birden sözleşme süreci başladı. Yönetim bu süreç içerisinde temsilci seçimlerinin yapılması, kimi eski alışkanlıkların değiştirilmesi gibi konular etrafında mücadeleye girişti. Aynı zamanda bir anda başlayan sendikadan istifalar durduruldu. Başkan Orhan Zengin “İstifayı yaymaya çalışanlara karşı, arkadaşlarımıza bu sendikanın kendilerinin olduğunu anlattık, ikna ettik, bölünmeye geçit vermedik. Yetki sürecini ve dolayısıyla da taslak hazırlıklarını erken başlatmak zorunda kaldık. Biz taslakları hazırladığımızda ekonomi bu durumda değildi. Bu da işimizi biraz zora soktu” diyor. Zengin, sendikadaki yenilenmenin ve işçilerin iradesini göstermesini sağlamanın başarı olduğunu ifade ediyor.
ORHAN ZENGİN: İŞÇİLER BİZE İNANIYOR
İzmir Şube yönetimi, hem değişimi tartıştıkları seçim sürecinde hem sonrasında üç kırmızı çizgi çizildiğini söylüyor. Orhan Zengin, “İlki adil ve demokratik temsilci seçimi, ikincisi ücretlerde kümülatif artışa bağlı kesintilerin durdurulması ve ocak bazında ücretli sistem olan kümülatif vergi sisteminden çıkılması, üçüncüsü iki yıllık sözleşme. Seçimler TPI de dahil tüm işletmelerde başarıyla gerçekleşti. Diğer 2 vazgeçilmez için de mücadele ediyoruz. Arkadaşlar sözümüzü tutacağımızdan o kadar eminler ki, ‘Başkan kümülatif ve 2 yıllık tamam, ne zam alacağız onu bekliyoruz’ diyor. Bu maddelerden vazgeçmeyeceğimize inanıyor” diyor.
İŞÇİLER: İSTEDİKLERİMİZ ŞİRKETİ BATIRMAZ
TPI işçileri ise şunları söylüyor: “Çok büyük ve kârlı uluslararası bir şirketin işçileri olarak bu üçüncü sözleşmemiz. Petrokimya iş kolunda çalışmanın handikaplarını biliyoruz. Yaptığımız iş ağır ve yıpratıcı. Sürekli sirkülasyon oluyor. Astım, ciğer hastalıkları, boyun ve bel fıtıkları gibi rahatsızlıklar peşimizi bırakmıyor. 20 yıl çalışıp da ıskartaya çıkınca halimiz ne olacak? Biz bu üretim koşullarından kurtulmak istiyoruz. İstiyoruz ki asgari ücretle ölçülen değil onun birkaç katı üstünde ücret hedefimiz olsun. Bu şirketi batırmaz, imkansız da değil.”
‘İŞÇİLER KÜMÜLATİF VERGİ HESABINDAN KURTULMAK İSTİYOR’
Sendika yönetimi hazırladığı taslakta yüzde 30 ücret artışı talep ediyor. İşçiler bunun kendileri için sürpriz olduğunu söylüyor. İşçiler, “Eğer yüzde 30 alınacaksa çok fazla itiraz eden olmaz belki ama onun altında bir rakam alındığında hak ettiğimiz ücretin bu olmadığını düşünürüz. Yüzde 30 bile enflasyon karşısındaki durumumuzu düzeltmiyor. Ücretlerin büyük kısmı şu an asgari ücretin altına düştü. Bu iş kolu ve böylesi kârlı ve teşvik alan bir işletme için düşük bir rakam” diyor. Orhan Zengin ücret artışını net ücret üzerinden artış için mücadele ediyoruz. TPI işçileri uzun zamandır sabırla çalışıyor, Türkiye’de bu işin en iyi işçileri. Biz taslağı hazırlarken uçuk artış rakamları söylemedik. En önemli taleplerimizden bir tanesi net ücret hesabı. Yani arkadaşlarımız Ocak ayında ne maaş alıyorsa Aralık ayında da o ücreti alsın, vergi dilimi, kesinti, nereye ne kesildi, eline ne geçecek dert etmesin. Hazırladığımız taslak bir ilk olacak” diyor.
İŞÇİLERİN YENİ YÖNETİMDEN BEKLENTİSİ BÜYÜK
İşçiler için sözleşme sürecinin en önemli anlarından biri de imza aşaması. İşçiler bu sefer bir gece ansızın bitmeyeceğine inanıyor. Orhan Zengin, “Böyle bir şey asla olmayacak. Aldığımız kararları da yaptığımız işleri de temsilcilerimiz ve işçi arkadaşlarımızla beraber yapıyoruz. Zaten şube yönetiminde de TPI’den arkadaşlar var. Kabul edilmeyen bir şeyi onlara rağmen imza atacak ya da onlara kabul etmeyi zorlayacak bir anlayışı reddederek geldik buraya” diyor.
Şube Başkanı Orhan Zengin sözleşme sürecini taslağın oluşturulmasından bu yana temsilciler ile yürütüldüğünü söylerken, işçiler taslak hazırlama veya sözleşme komisyonlarının kurulmadığını, komisyonların olmamasının süreci takip etmeyi zorlaştırdığını söylüyor.
Orhan Zengin, Petrol-İş İzmir Şubesinde çok uzun zamandır eksikliği görülen işçi eğitimlerini ve sendikal eğitimleri gerçekleştirmeye başladıklarını, sözleşme sürecinden sonra bunun daha da hızlanacağını söylüyor. Zengin, “İşletmelerde işçi haklarına ve mücadelesine ilgili arkadaşlarımız var. Bunu hepimiz için fırsat olarak görüyoruz. Bir arkadaşımız bile herhangi bir zamanda söylediği fikirle önümüzü açacak olursa ne mutlu bize” diyor.
TPI TÜRKİYE’DE KOMPOZİT KANAT ÜRETİMİNDE TEKEL
TPI işçileri Türkiye’de kompozit kanat yapımının ilk işçileri denebilir. İşçilerin ustalaşmasıyla Türkiye, EMEA bölgesinin (Avrupa, Ortadoğu ve Afrika) üretim üssü olmuş durumda. İşçiler ayrıca Hindistan’da kurulacak, buradakinin 3 katı büyüklüğünde bir fabrikada start-up yapmak için Hindistan’a gidiyor. Kompozit kanat üretiminde Nordex, Vestas, Siemens, ENERKON gibi enerji tekellerine rüzgar gülü kanadı üreten Amerikan firması, Türkiye’de 150 kişi ile başladığı üretime şu an 2 fabrikayla devam ediyor. Üstelik Maltepe Serbest Bölgesi’nde 2. üretim binası da yapım aşamasında. General Elektrik (GE) LM Wind Power şirketiyle anlaşarak Bergama’da üretime geçse de TPI Kompozit bu ayrılıktan pek etkilenmedi. Öte yandan Aliağa tarafına bir fabrika daha yapılması planlanıyor. İşçiler verdikleri bu bilgilerle şirketin her yıl nasıl büyüdüğünü anlatmaya çalışıyor.
TPI, 1 GW’lık YEKA ihalesini kazanan Siemens Gamesa ile de anlaşma yaptı. Yatırım teşviki olarak sigorta prim desteği, vergi indirimi gibi büyük teşvikler alan Amerikan şirketinde bu teşvikin işçilere yansıyan bir getirisi olmadı. En son 3 yıl önce ücret artışı pazarlığı yapan işçilerin ücretlerinde, o günden bu yana yükselme yok denecek kadar az. Şirket 3. yılda da işçilerin ücretinin asgari ücretten belirlenmesinden vazgeçmedi.