Sezai Temelli: Aday çıkarmayarak ikinci tur koşullarını yarattık
Gazetecilerle bir araya gelen HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli: AKP ve MHP bloğunu geriletirsek Türkiye’nin demokrasi konusunda önü açılacak.
Fotoğraf: MA
Birkan BULUT
Ankara
HDP Eş Genel Başkanı Sezai Temelli, Meclis’te bir araya geldiği bir grup gazetecinin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı. Bazı batı illerinde aday çıkarmamaları konusunda Temelli, Cumhurbaşkanlığı seçimlerine atıfta bulunarak “ikinci tur koşullarını” yarattıklarını söyledi. Kamuoyu araştırmalarına göre bu adımla ciddi oranda kararsız ve küskün bir kitlenin iradesini ortaya koyduğunu belirten Temelli, “AKP ve MHP'yi, bu savaş bloğunu geriletirsek Türkiye’nin demokrasi konusunda önü açılacak” dedi.
Yerel seçimlerde HDP’nin aday göstermeyeceği yerlere ilişkin Temelli, “Birkaç ilde daha aday çıkarmama ihtimali yükseliyor” dedi. Daha önce aday çıkarılmaması gündemde olan 7 ilden 3’ünün açıklandığını hatırlatan Temelli, geriye kalan Mersin, Antalya ve Hatay’da çalışmaların sürdüğünü, Ankara’da ise çalışmaların daha uzayacak gibi göründüğünü söyledi.
MERSİN’DE ADAY ÇIKARMAMA İHTİMALİ VAR
Birden fazla partinin deyim yerindeyse “kafa kafaya” olduğu Mersin konusunda ise Temelli, “Akdeniz, Toroslar ve diğer ilçeleriyle ciddi oy kaymaları yaşayabilecek, gri bölgeleri yaygın bir kent. Zaten çalışmanın uzama nedeni de bu. Hatay için de böyle. Oy kayışlarının kolay olabildiği bölgeler. CHP ile bizim aramızda, CHP ile İYİ Parti, bizimle AKP arasında... Gri bölge seçmeni daha naif, sandıktan kolayca vazgeçebilecek bir seçmen. Mersin, büyükşehirlerde aday çıkarmama ihtimali olan şehirler arasında” dedi.
"HDP’Yİ DÜŞMANLAŞTIRANLAR DEMOKRASİYİ TAHRİP EDİYOR"
Temelli, AKP-MHP ittifakının dilinden düşürmediği “CHP ile HDP ittifak yapıyor” söylemleri konusunda diğer ittifakın da “HDP AKP ile görüşüyor” dediğini söyledi. Yerel düzeyde görüşmelerin gerçekleştiğini ancak merkezi düzeyde bir görüşme olmayıp ötekileştirici, hatta nefret söyleminin hakim olduğu bir siyaset olduğunu belirten Temelli, “Bu sadece HDP'yi ayrıştırmakla kalmıyor, toplumun bütün kesimlerine sirayet ediyor. Bugün HDP’yi düşmanlaştırıp siyasi rant beklediğinizde aslında demokrasiyi fazlasıyla tahrip ediyorsunuz” dedi.
"BELEDİYE MECLİSLERİNDE ADAYIZ"
Batıda aday göstermeyerek bir seçenek yarattıklarını anlatan Temelli, sözlerine şöyle devam etti: “Kamuoyu araştırmalarına göre bizim stratejimiz ortaya çıkana kadar çok ciddi oranda kararsız, küskün bir kitle vardı. Bugün özellikle bu saydığım illerde seçmenler bir irade ortaya koyacaklarını gösterdiler. Aslında bu anlamda bir referandum yapıyoruz. Bir anlamda (Cumhurbaşkanlığı seçimlerini kastederek) ikinci tur adımını atmaya çalışıyoruz. Aday çıkarmadığımız yerlerde belediye başkanlığı için aday çıkarmıyoruz ama meclisler var ve her yerelin parlamentosunda aday göstereceğiz.”
"BİZİM PROGRAMIMIZI GÖRMEK ZORUNDA"
Batıda aday göstermeme adımının bir parti lehine, bir ittifak zemininde olmadığını söyleyen Temelli, demokrasi güçlerinin siyaset yapabilirliğini yaratacak bir zemin oluşturmayı hedeflediklerini ifade etti. 24 Haziran seçimlerinin birinci turundan ders çıkararak stratejilerine uygun cesaretli bir adım attıklarını söyleyen Temelli, “Yani ikinci turun koşullarını yarattık. Önde olan parti lehine gözükmüş olmakla beraber, önde olan partinin adayı artık bizim programımızı görmek zorundadır” dedi.
"AKP-MHP’Yİ GERİLETİRSEK DEMOKRASİNİN ÖNÜ AÇILACAK"
CHP’nin dokunulmazlık oylamasındaki tutumu ve HDP ile yan yana görünmekten kaçınmasının parti tabanında rahatsızlık yaratıp yaratmadığı hakkındaki soruya ise Temelli “Bu bütün hesapları kapattığımız anlamına gelmez” sözleriyle yanıt verdi. Demokrasi mücadelesinde ciddi sıkıntılar yaşadıklarını, birçok arkadaşlarının sırf bu nedenden dolayı cezaevinde olduğunu belirten Temelli, seçim sonucu endeksli değil, mücadele endeksli siyaseti önlerine koyduklarını ifade etti. Temelli, “31 Mart seçimleri önemli ama 1 Nisan her şeyin nihayet erdiği bir tarih olmayacak, mücadele devam edecek. AKP ve MHP'yi, bu savaş bloğunu geriletirsek Türkiye’nin demokrasi konusunda önü açılacak” dedi.
BÖLGEDE SANDIKTAN UZAK TUTMAYA ÇALIŞIYORLAR
Seçim güvenliği için geçen seçimdeki diğer partilerle yaptıkları ortak çalışmaya benzer bir çalışma çabalarının sürdüğünü kaydeden Temelli, “Ancak onun ötesinde Kürdistan'da bir oy mühendisliği var. Bölgedeki sorun şu ki; yıkılan kentlerden dolayı son seçimlere göre 370 bin göç eden seçmen var. Bunun 220 bini geri dönememiş. İkincisi sandığı korucu köyüne, garnizona götürüyorlar ve güvenlik nedeniyle korudum diyorlar. Seçimlerde kapıda duran güvenlik güçleri gelene gidene GBT yapıyor. Yani sistem sandıktan uzak tutma yönünde işletiliyor” dedi.
Cumhurbaşkanı’nın dediği gibi seçimlerden sonra yeniden kayyım atanıp atanmayacağı ve HDP’nin bu durumda ne yapacağı... Temelli, bu soruya “Sanıyorum Cumhurbaşkanı bunu bir kez söyledi ve bir daha da ağzına almadı. Bırakın kayyım atamayı, belediye başkan adayı bulamadılar. Kayyımları belediye başkan adayı yaptılar. Dolayısıyla hiçbir şey atayacak halleri yok." yanıtını verdi.
"İKTİDARIN İMRALI YALANLARI TÜKENDİ"
İmralı’daki tecrit ve tecridin kaldırılması için süren açlık grevleri hakkında Temelli, “Aslında mevcut yasaların uygulanması hukukun gereğinin yapılmasını istiyoruz. Öcalan’ın avukatları 787 kez başvurdular ama 8 senedir görüşemediler. Ailesinden ise sadece Mehmet Öcalan ise bu süreçte iki kez gidebildi. Leyla Güven’in açlık grevi 100. güne giriyor. Cezaevindekilere baktığımızda açlık grevindekilerin toplam sayısı 315'e ulaştı. Gerçek anlamda bir çözüm talep ediliyor. Tüm hükümlülere uygulandığı gibi ailelerin avukatların düzenli görüşebilmesi isteniyor. İktidarın neden ayak dirediğini anlamak mümkün değil. Çıkıp bu konuda açıklama da yapmıyorlar. Geçmişte koster bozuluyordu, hava koşulları oluyordu... Her türlü yalanı dinledik. Anladığımız kadarıyla yalan tükendi” diye konuştu.