İMO Başkanı Cemal Gökçe: İstanbul’da ne evler ne de dışarısı güvenli
Binali Yıldırım'ın İstanbul'da deprem toplanma alanlarının yetersiz olduğuna dair açıklamasına değinen Gökçe, "Bunu kim yaptı diye sormak lazım" dedi.
Fotoğraf: Cem Gül/EVRENSEL
Eylem NAZLIER
İstanbul
İstanbul’u yaklaşık 25 yıldır yöneten ve kentin adeta her metresini betona çeviren siyasi anlayış şimdi deprem alanlarının olmamasından yakınıyor. AKP’nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Binali Yıldırım, seçim çalışmalarında İstanbul’u bekleyen deprem gerçekliğine işaret ederek “İstanbul’da acil durumlarda yeterli toplanma alanı yok” dedi.
‘İSTANBUL’U 25 YILDIR KİMİN YÖNETTİĞİ BELLİ’
Yıldırım’ın sözlerini ve İstanbul’un olası bir depremde nelerle karşılaşacağını gazetemize değerlendiren TMMOB İnşaat Mühendisleri Odası Genel Başkanı Cemal Gökçe,
1999 depremi sonrası İstanbul’da valilik kararıyla “İl Afet Merkez Kurulunun” kurulduğunu ve kendisinin de bu kurulun 14 üyesinden biri olduğunu söyledi. Gökçe, o dönem İstanbul’da 493 toplanma alanı belirlediklerini anlatarak “Ne yazık ki belirlenmiş olan bu 493 boş alanın yanına yeni toplanma alanları ve çadır kurulacak yerler ilave etmek yerine bu alanların sayısı yaklaşık 70’e düştü” dedi. İstanbul’u 25 yıldır kimin yönettiğinin belli olduğuna dikkat çeken Gökçe, “Binali Bey’in bu açıklamasını duyduğum zaman büyük dilimi yutacak oldum. Galiba bir algı yönetimi yapmaya çalışıyorlar” dedi.
YAPILAŞMAYA AÇILAN DEPREM TOPLANMA ALANLARI
Şişli’deki Ali Sami Yen Stadı, İstanbul Likör Fabrikası, Zorlu AVM ve Bayrampaşa’daki AVM’lerin deprem toplanma alanı olarak belirlendiğine vurgu yapan Gökçe “Bu deprem toplanma alanları AKP döneminde yapılaşmaya açıldı” diyerek Binali Yıldırım’ın muhalefet partisi dilini bilinçli olarak tercih ettiğini söyledi. Kalkınma yolu olarak inşaatı tercih eden AKP’nin deprem toplanma alanlarını dahi yapılaşmaya açtığına dikkat çeken Gökçe, “Sayın Cumhurbaşkanı kısa bir süre önce açıklama yapmıştı ‘kentlerimizi bu hale kim getirmiş’ diye. O zaman da ben küçük dilimi değil büyük dilimi yutmuştum” dedi.
BİNALİ BEY’İN SÖYLEDİĞİ DOĞRUDUR AMA…
Gökçe, olası bir İstanbul depreminde kentteki yapı stokunun yüzde 25’inin yok olacağını belirterek “Körfez bölgesinde yaşamış olduğumuz depremlerde yüzde 25 mertebesinde yapı kullanılmaz hale gelmişti -ki İstanbul 7 üzeri depremi muhakkak yaşayacak- ayrıca 1999’daki yapı stoku İstanbul’da günümüzde de varlığını sürdürüyor” dedi.
İstanbul’daki binaların mühendislik hizmeti almadığına da değinen Gökçe, “5 kata ruhsat almış binanın üzerine yeni kaçak katlar yapılmış. 50 kiloyu taşıyacak kapasitesi olan birinin sırtına yüz kiloluk bir yük bindirilirse taşıma olanağı kalmaz. İstanbullunun olası bir depremde ne oturduğu evi ne de dışarıda sığınabileceği güvenli bir yer vardır. Çünkü dışarı çıksa başına muhakkak bir kiremit düşecektir. Boş yer kalmamıştır gideceği yer kalmamıştır. Bu noktada Binali Bey’in söylediği doğrudur ama ‘Acaba bunu kim yaptı?’ diye de sorgulamak lazım” dedi.