Diyarbakır'da iş sırasında bekleyenler: Bu da mı varlık kuyruğu?
Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi Kültür ve Kongre Merkezi önünde 387 kişilik işe başvuru için her gün uzun kuyruklar oluşuyor.
Fotoğraf: Fırat Topal/Evrensel
Fırat TOPAL
Diyarbakır
Kayyımın yönettiği Diyarbakır Büyükşehir Belediyesi yerel seçim öncesinde Devlet Personel Başkanlığının sayfasında 387 kişilik memur alımı yapacağı duyurusunu yaptı. 6 Mart’a kadar sürecek başvurular için şimdiye kadar binlerce kişi başvuruda bulundu. Sırada bekleyenler Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın tanzim kuyrukları için kullandığı "varlık kuyruğu" sözüne atıfta bulunarak, “Bu da mı varlık kuyruğu?” diye sordular.
Kayyımla yönetilen Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı Devlet Personel Başkanlığı internet sayfasından yaptığı duyuru ile 387 kişinin memurluk kadrosuna alınacağını duyurdu. İş için KPSS taban puanı ve diğer şartları taşıyanlar başvurabilecek. İş başvuruları yerel seçim dönemine denk gelirken, son başvuru tarihi 6 Mart. 20 Şubat’ta yapılan duyurunun ardından başvuruların yapıldığı Büyükşehir Belediyesine ait Kültür ve Kongre Merkezi önünde sabah erken saatlerinde iş başvurusu yapanlar uzun kuyruklar oluşturuyor. Kuyrukta bekleyenler ülkedeki işsizliğe dikkat çekerek, belediyenin memur alımının ise seçim yatırımı olduğunu ifade ettiler. Kuyrukta konuştuklarımızın çoğu mülakatta elenmemek için soyadlarını vermek istemedi.
KPSS PUANI 90 ÜZERİNDE AMA GARANTİSİ YOK
Sırada bekleyen Ahmet (20), hiç şansının olmadığını bilerek yine de şansını denemek zorunda olduğunu söylüyor. Üniversite öğrencisi olan Ahmet, “Şansımı deniyorum ama mülakat düşündürüyor insanı. KPSS’den 90 üzerinde bir puan almama rağmen atanmamın garantisi yok. Ülkenin politikalarından kaynaklı iş alanı yok. Zaten bu memur alımı da seçim yatırımı ama buradaki sonucu değiştirmez. Yine her hâlükarda kendi adamlarını yerleştirecekler” diyor.
"UMUTSUZ BİR ŞEKİLDE EVRAK BIRAKIP ÇIKACAĞIM"
Habibe, 2011 yılı mezunu ve hâlâ bir işi yok. 8 yıldır kısa süreli birçok işte çalışmış. Bir yandan KPSS’ye hazırlanmış, başvurmadığı hiçbir kurum kalmamış bu süre zarfında ama hiçbirinde sonuç alamamış. Habibe şunları söylüyor: “Bu güne kadar başvurmadığım yer kalmadı. O kadar çaresiz hissediyorum ki kendimi. Hiçbir sonuç alamadım. Bu, seçim yatırımı biliyoruz. Ama bunun sık yapılması daha fazla yapılması belki bu sorunu kısmi olarak çözebilir. Ama bu alım seçim sonucunu değiştirmez. Alım düşük çünkü. Bu sorun artık çözülsün çünkü mezun olmanın bir anlamı yok.”
Nupelda’nın da diğerleri gibi umudu yok sadece şansını deniyor. Ülkede ciddi bir işsizlik sorunuyla birlikte büyüyen bir ekonomik krizin olduğuna dikkat çekerek sorunun bir an önce çözülmesi gerektiğini söylüyor. Nupelda, “ Şu manzaraya bakın Türkiye’nin halini fotoğraflıyor. İşletme mezunuyum ve şansım neredeyse yok. Yüksek lisansa hazırlanıyorum. Başka şansım da yok” diyor. Emeklilik yaşının düşürülmesini yapacak bir düzenlemeyle işsizlik sorununu kısmen çözebileceğini anlatan Nupelda, “Eve ekmek götüremediği için intihar eden babalar var. Madem kriz yok, bunu diyenler bu çocukları da doyursun. Daha kaç baba intihar edecek?” diye soruyor.
"SEÇİMDEN BAĞIMSIZ DEĞİL"
Niyazi Alkaş ailesinin isteği üzerine formaliteden başvuru yaptığını belirterek, sınırlı sayıdaki alım karşısında hiçbir şekilde şansının olmadığını söylüyor. Alkaş şunları söylüyor: “Umut zaten yok en azından bir ihtimal bir yandan da aileye karşı iş başvurusu yaptık diyelim. Bu kesinlikle çözüm değil kuyruktan da anlaşıldığı gibi binlerce insan işsiz, okumuş insan var. Sınırlı sayıda kadrolar. Mülakatın olduğu yerde torpil vardır. Çözüm, en başta daha fazla kadro açılmalı, mülakat kalkmalı. Herkes hakkıyla yerleşmeli. Zaten bu durum seçimden bağımsız değil. ‘Sonucu değiştirebilir miyiz’ düşüncesi vardır. Ama burada kimse bu kadar basit bir durumda tercih değiştireceğini zannetmiyorum.”
Alkaş’tan sonra Burak (29) ekliyor. “ 387 kişilik işe 20 bin kişi başvuruyorsa ihtimalleri siz düşünün. Bu cüzi alımlar çözüm değil. Emekliliğin erken yaşa alınması lazım. Böylelikle yer açılmış olur. 2010 enerji üretim mezunuyum yılda 2 kişi alınıyor. Nereye başvuracaksın ne sonuç alacaksın?” Mehmet söze giriyor, “Ülkede ekonomi kalmadı. İş yok, okuyoruz okul bitiyor boştayız. Bu sıradaki herkes bir şansının olduğunu düşünüyor öyle umut ediyor. 400 kişi bile alınmayacak işe binlerce insan başvurdu. Çıkıp ekonomik kriz yok diyorlar. Yani bu da mı varlık kuyruğu?” diye sordu.
İŞSİZLERE DOSYA SATARAK İŞ YAPIYOR
Davut Vurgun, binlerce kişinin iş başvurusu için uzun kuyruklar oluşturduğu sırada kısa süreliğine de olsa kendisine ekmek kapısı olmuş. Başvuru için gerekli olan evrakları hazırlayıp dosya haline getirerek, iş başvurusu için gelenlere satarak evine ekmek götürmeye çalışıyor. Vurgun, aldıkları dosyaları kuyrukta satarak hem kendisi hem de iki arkadaşıyla iş bölümü yaparak onlara da destekte bulunduğunu ifade ederek “Kendimi bildim bileli işsizim. Günübirlik iş yapıyorum. Önceden dosyaları hazırlıyorum. Bir dosyayı evraklarıyla birlikte 3.5 TL’ye satıyorum. Şimdiden en az 100 dosya sattım. Kendi dışımda 2 kişiye de dosya veriyorum. Buradan 3 kişi ekmek yiyor. Onlarla birlikte ekmek yiyoruz” diyor.