Karşıyaka’daki belediye işçileri: En düşük ücreti biz alıyoruz

Metehan UD
İzmir

Kadro KHK’sı ile birlikte Karşıyaka Personel AŞ’ye geçirilen eski taşeron işçiler bürokratik engellerden dolayı toplusözleşme yapamıyor. Belediyenin almış olduğu kararların kendilerini mağdur ettiğini söyleyen Genel-İş üyesi işçiler İzmir’deki belediyeler arasında en düşük ücreti aldıklarını dile getirdi. İşçiler, yeni seçilecek yönetimi bu soruna karşı çözüm bulmaya da çağırdı.

Hükümetin ‘müjde’ olarak sunduğu kadro düzenlemesi işçileri mağdur etmeyi sürdürüyor. Kadroya geçiş sürecinde binlerce işçi güvenlik ve arşiv soruşturmalarından dolayı işsiz kalırken kadroya geçen işçiler de taşeronun şartlarını arar oldu. Kadrolu çalışan işçilerin sahip oldukları haklardan faydalanmak bir yana KHK’li işçiler son olarak asgari ücret artışından da faydalanamadı ve ücretlerinde kayıplar yaşadı.

Yaşanan mağduriyette belediyelerin almış olduğu kararlar da etkili oluyor. İzmir Karşıyaka Belediyesi, kadro düzenlemesi ile birlikte işçilerini, mevcut belediye şirketi Kent AŞ’ye geçirmek yerine yeni kurduğu Karşıyaka Personel AŞ’ye aktardı. KHK’nin hükümlerinden dolayı bu şirkete yeni bir işçi alınmadığı sürece Çalışma Bakanlığı TİS yetkisi vermiyor ve işçiler sadece KHK ile bağıtlanan TİS sözleşmesinden faydalanabiliyor. Karara imza atan CHP’li Karşıyaka Belediye Başkanı Hüseyin Mutlu Akpınar her fırsatta kendini işçi dostu olarak tanıtıyordu.

1300 İŞÇİSİ BULUNUYOR

Personel AŞ’de belediyenin temizlik, fen işleri, park bahçeler gibi birimlerinde çalışan 1300’e yakın işçi bulunuyor. Toplusözleşme yapamadıkları için yaşadıkları mağduriyeti Evrensel’e aktaran işçiler 2 bin 300-2 bin 400 TL ile İzmir’deki en düşük ücret alan belediye işçileri olduklarını söyledi. İşçilerin öncelikli talebi asgari ücretten faydalanabilmek ve bürokratik engellerin kaldırılarak toplusözleşme masasının oluşturulması.

‘GEÇİNEBİLMEK İÇİN SİHİRBAZLIK YAPIYORUZ’

İşçilerden Muhammed Selim Kartal, “Diğer belediye işçileriyle kıyasladığımızda en az yüzde 50 daha fazla maaş alıyorlar bizden. Onlar 3 bin 600’lerde iken biz 2 bin 400 lira alıyoruz. Ki 3 bin 600’ün üzerinde alan belediye işçileri de bulunuyor. Günümüzdeki ekonomik koşulların ne kadar ağır olduğunu herkes biliyor. Hepimiz aile geçindirmeye çalışıyoruz ve sürekli eksideyiz. Geçinebilmek için sihirbazlık yapıyoruz. Diğer işçilerden daha düşük almamız yaptığımız işe de etki ediyor. Bir insanın verimli çalışabilmesi için huzurlu olması gerekiyor. Siyasilere ulaşmaya çalıştık ve bize söz bile vermediler. Belediyenin en büyük hatası bizi yeni şirkete geçirmesi oldu. Öte yandan belediyenin bütçesinin kötü şartlarda olduğunu gerekçe gösteriyorlar ama belediyenin kötü yönetilmesinin sorumlusu biz değiliz. Karşıyaka Belediyesi hizmetlerinden dolayı ödül aldıysa bunlar biz çalışanların sayesindedir. Biz geçmişe yönelik kayıplarımızı da istiyoruz” dedi.

‘BELEDİYE ŞARTLARI İYİLEŞTİREBİLİR’

Temizlik işlerinde çalışan Orhan Sürer de iktidarın taşeron sorununu çözer gibi yaparak başka bir sorun ortaya çıkardığını dile getiriyor. Sürer şunları söyledi: “Şimdi belediyenin taşeron işçisi olduk. 2020’nin haziran ayına kadar toplusözleşme hakkımız yok. En temel sıkıntımız maaş. Maaşlarımız çok düşük. İktidarı yaptıkları ile eleştiriyoruz ama belediye de bu konuda masum değil. Belediye en azından daha iyi şartları sağlayabilir. 2014 yılından beri yemek ücretine bir kuruş zam gelmemiş, o zaman gevrek 50 kuruş iken şimdi 1.5 TL. CHP kendini sol sosyal demokrat olarak tanımlıyor ve kendine bu konuda çeki düzen vermeli. Seçim öncesi iktidarın eline de koz vermek istemiyoruz. Yoksa işçiler şu anda iş bırakmaya kadar her şeye hazırlar. Bizi daha da zor durumda bırakmasınlar.”

‘BORCU BORÇLA KAPATMAYA ÇALIŞIYORUZ’

Park Bahçe İşçisi Ozan Hantekin de kafalarındaki tek şeyin borçları olduğunu ifade ederek, “Borcu borçla kapatmaya çalışıyoruz. Bizde Kent AŞ gibi eski bir şirket vardı. Kent AŞ işçilerinin maaşlarının yüksek olmasından kaynaklı bizleri yeni kurdukları şirkete geçirdiler. Kurulan bu yeni şirkette de bize hiçbir hak verilmedi. Asgari ücrete yüzde 26 zam geldiğinde biz yüzde 4’e mahkum bırakıldık. Yol ve yemek konularında iyileştirme dahi yapmadılar. Örneğin verilecek fişlerle belediyenin kooperatiflerinden erzak alabiliriz. Hepimiz enflasyon altında ezildik. Çocuğumuza ayakkabı, kıyafet dahi alamıyoruz. Evimize erzak bile alamıyoruz. Karşıyaka Belediyesi işçilerin sesini duyarak işçilere çeşitli haklar tanıyabilir, ek bir sözleşme ile zam yapabilir. Ya da yeni işçi alarak belediye TİS masasının kurulmasını sağlayabilir. Çok büyük oranlar değil, diğer belediyelerde çalışan işçilerle aynı maaşı istiyoruz. Biz bu sorunlarımızın çözülmesi için bir yola çıktık, sesimizi duyurmak istiyoruz” dedi.