Tekstilde sözleşme dönemi: İşçi düşük ücrete mahkum edilmek isteniyor

Tekstil iş kolunda on bin işçiyi kapsayan 25. dönem grup sözleşmeleri nisan ayında başlayacak. Ücretlerin neredeyse asgari ücret düzeyine geldiği tekstilde, alım gücünün düşmesi, iş yükünün artması, fabrikalarda yaşanan baskı, zorunlu izin uygulamaları ve işten atmalar arttı. İşçiler bir taraftan eriyen ücretlerinin iyileştirilmesini, diğer taraftan işten atmaların durdurulmasını istiyor. Sözleşmeler yaklaşmasına rağmen TEKSİF’in işçilere bilgilendirme yapmaması ise tepki çekiyor.

KRİZİN FATURASINI İŞÇİ İŞTEN ATILARAK ÖDÜYOR

Trakya’da grup sözleşmesi kapsamındaki Altınyıldız, Yünsa, Bahariye Halı, Kasar-Dual, Akın Tekstil gibi sektörün en önemli fabrikalarının yanında, Penti, Eren Tekstil, Can Tekstil, Mavi Jeans gibi fabrikalarda da aynı tarihte münferit sözleşmeler başlayacak. Bu fabrikalarda yaz aylarından beri yüzlerce işçi işten çıkarıldı, işten atmalar hâlâ devam ediyor.

Yaz aylarından bu yana Altınyıldız’da işten atılanların sayısı 300’ü buldu. Penti’den 600 kadar işçi, Bahariye Halı’dan 100’ün üzerinde işçi parça parça işten atılırken, gece vardiyasına denk gelen işçiler ise izine gönderiliyor. Görüştüğümüz tekstil işçileri, “Kriz döneminde gözlerini işçiye dikiyorlar. Krizin faturasını işçi işten atılarak ödüyor” diye tepki gösteriyor.

Toplusözleşme süreci gelmesine rağmen işçilerin büyük kısmı haberdar değil. TEKSİF’in fabrikalara gelmediğini, bilgilendirme yapmadığını belirten işçiler, “Sözleşmeye bir ay kalmasına rağmen sendikacılar ortada yok. İşveren sendikasından ne isteyeceğimizi bırakın bize sormayı sendikanın fikrini dahi bilmiyoruz” diye tepki gösteriyorlar. Geçen sözleşmede gruplar halinde sendikaya gidip senelik izinlerin toplu değil de işçinin de istediği zamanda kullanması için sendikayı sıkıştırdıklarını ve düzeltildiğini ifade eden bir Penti işçisi, “Yeniden sendikayı sıkıştırmak gerekli” diyor.

TASLAĞI İŞÇİLER HAZIRLAMALI

Fabrikalarda işlerin neredeyse yarı yarıya düştüğünü ancak kalan işçilerin daha çok çalıştırıldığını ifade eden Altınyıldız’dan bir işçi, “Patron zordayım diyor ama batsa bile evine ekmek götüremeyecek kadar kötü olmaz. Ama işçi öyle mi? Bir ay işsiz kalsa aç kalır” dedi. Altınyıldız işçisi, “Patrona sunulacak taslak bize sorulmalı. Taslağı biz hazırlamalıyız ve geri adım atmamalıyız. Yoksa bu günleri de ararız” diye konuştu.

İşçiler içinde işsiz kalma korkusu büyük. Her gün işten atmaların olduğu fabrikalarda kaygılar artarken patronlar ise ölümü gösterip sıtmaya razı etmeye çalışıyor. Toplusözleşmeyi kriz gerekçesi ile en alt sevide tutmaya çalışan patronlar işçilerin işsizlik korkusunu kullanıyor. Bahariye Halı’da çalışan bir işçi, “Bugün fabrikada sözleşmeyi konuşsan, işçiler buna şükür diyecek noktaya geldi. Patronlar bu korkuyu kullanıyor, sendika da buradan daha rahat hareket etme olanağı yakalıyor. İşten atılmalara karşı duramazsak sözleşmede iyi gitmez” diyor. (Tekirdağ/EVRENSEL)