6 Mart 2019 06:40
/
Güncelleme: 08:18

AKP, “Halkta karşılık bulmayan” beka söylemi için atağa geçti

AKP-MHP ittifakının seçim stratejisini üzerine oturttuğu “Kaybedersek Türkiye’nin bekası tehlikeye girer” söylemi tartışılmaya devam ediliyor.

Muhalefetin yanı sıra AKP içerisinden de tepki çeken ve halkta karşılık bulmadığı belirtilen “Beka söylemi”ne dair iktidar kurmaylarından açıklamalar yapıldı.

Anadolu Ajansı (AA) Editör Masası'na konuk olan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Birileri “Türkiye'de beka problemi yok” diyor. 15 Temmuz'dan bir gün önce Türkiye'de beka problemi var mıydı yok muydu ? 6-7 Ekim olaylarından üç gün önce Türkiye'de beka problemi var mıydı yok muydu?​” derken seçimin kaybedilmesi halinde kaymakamlar ve valilerin "Doğu ve Güneydoğu'da 6 yaşındaki çocuklara maskara olacağını" söyledi.

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, 27 Şubat’ta Twitter ‘dan yaptığı paylaşımla “Cumhur İttifakı” ve “Zillet İttifakı” tablosu çizmiş ve Millet İttifakı’nın “terör gruplarıyla ilişkili olduğunu”, “Amacının terör örgütlerinin uzantılarını Belediye meclislerine ve bürokrasisine taşımak olduğunu” iddia etmişti. Erdoğan’ın bu paylaşımıyla, “Bize oy vermeyen herkes terör örgütlerinin güdümündedir” mesajı verdiği eleştirileri yapılmıştı.

Erdoğan’ın seçim mitinglerinde tekrarladığı bu ifadeler son günlerde AKP içerisinden de tepki topluyor.

ANAR: BEKA SORUNU VATANDAŞTA KARŞILIK BULMADI

AKP’ye yakınlığıyla tanınan Ankara Sosyal Araştırmalar Merkezi (ANAR) Genel Müdürü Dr. İbrahim Uslu, FOX TV’de katıldığı programda “Ülkenin beka sorunu olduğu” iddiasının vatandaş tarafında karşılık bulmadığını söylemişti.

ARINÇ: NERDEN ÇIKTI BU BEKA MESELESİ

Eski Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın Ankara Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Mehmet Özhaseki’yle yaptığı toplantıda “Seçim stratejimiz doğru değil” vurgusu yaparak “Şu anda ülkede beka diye bir sorun yok. Nerden çıktı bu beka meselesi” ifadesini kullandığı bugün Sözcü’nün manşetinde yer aldı.

KEMAL ÖZTÜRK: BEKA SORUNU VARSA HERKES CANINI FEDA ETMEYE HAZIR OLMALI

AKP’ye yakın Yeni Şafak gazetesinin zaman zaman iktidara yönelik eleştirel ifadeler kullanmasıyla tanınan köşe yazarı Kemal Öztürk de bugünkü “Bazı kavramlar yıpratılamaz” başlıklı köşe yazısında “Bunlar özel kavramlardır ve özenle kullanılmalıdır. Ve bu kavramları asla hırpalamamalı, eskitmemeli ve amacı dışında kullanarak gücünü zayıflatmamalıyız” dedi ve bunlar arasında “Beka”yı da saydı.

Öztürk, “Bir ülkede beka sorunu varsa, o ülkedeki her bireyin canını feda edeceği durumlara hazır olması gerekir. Bu yüzden beka kavramını her zaman, her yerde, her şey için kullanmak doğru değildir” dedi.

İKTİDAR MEDYASINDAN KARŞI ATAK

AKP’ye yakın medyada “Beka” söyleminin halkta etki yaratmadığı söylemlerine karşılık bir karşı atak başladığı da görülüyor.

Bugün Star gazetesinde Sibel Eraslan, Ersoy Dede, Yakup Köse; Yeni Şafak’ta İbrahim Tenekeci, Nedret Ersanel; Sabah’ta Salih Tuna, Melih Altınok, Hilal Kaplan gibi köşe yazarlarının tamamı iktidarın beka söylemini destekleyen yazılar yazdı.

AKP 4 SEÇİMDİR AYNI SÖYLEMİ KULLANIYOR

Cumhuriyet'ten Deniz Yıldırım, AKP ve MHP'nin 1 Kasım 2015 seçimlerinden bu yana "beka" ve "güvenlik" vaadiyle seçim kampanyası yürüttüğünü belirttiği bugünkü yazısında şu ifadeleri kullandı:

"İlki 1 Kasım seçimleriydi; 7 Haziran sonrası yaratılan iklimde fazlasıyla “başarılı” oldu. İkincisi 16 Nisan referandumuydu; AKP-MHP toplam oyunun 10 puan altında bir evet oyuyla (mühürsüzler dahil) rejim değiştirildi. Ardından yine Bahçeli tarafından beka için “yeni sistemin yetkilerini hemen kullanmak gerek” vurgusuyla birlikte erken seçim çağrısı yapıldı. Sonuç, 24 Haziran oldu.

31 Mart, bu iki partinin “beka-güvenlik” etrafında kampanya kurup seçmenin oyunu istediği 4. seçim. Fakat bu kez tek başına yeterli olmayabilir bu “bölen” strateji. Bir kere seçmen için bu söylem sıradanlaştı. Yeni bir vurgu ya da vaat değil. İkincisi, geride kalan seçimlerde seçmen de ekonomiyle güvenlik denkleminde asıl sorun olarak güvenliği görmekteydi. Bu da değişti. Ekonomi açık ara bir numaralı sorun halkın gözünde.

Erdoğan sadece yerelden, adaylar üstünden yürüyecek bir kampanyanın bu tabloyu tersine çevirmeye yetmeyeceğinin farkında. Bu yüzden de “şehir şehir gezme; kampanyayı beka üstünden kurma ve muhalefeti de ‘tehdit’ olarak yansıtıp oy kaçışlarını engelleme” stratejisi izliyor."

SOYLU’DAN CHP’YE HDP TEPKİSİ

Süleyman Soylu’nun AA’ya yaptığı açıklamalardan diğer satır başları şöyle:

“Türkiye'de yatırım yapılacaksa bu, güvenliğe, huzura ve insanların kafasının rahat olmasına bağlıdır. Uluslararası doğrudan yatırımcı gelecekse bunun temeli Türkiye'de kendini güvende hissetmesidir."

“ÖTEKİ DÜNYADA DA SORUMLULAR”

“31 Mart'ta zayıf çıkarsak, HDP'nin de PKK'nın talimatlarının da bulunduğu ittifak, Türkiye'ye 4,5 yılı zehir zindan eder. 24 Haziran'da HDP'yi Meclis'e taşıyan CHP'dir ve Kılıçdaroğlu'dur. Bunun sorumluluğu bu dünyada da öteki dünyada da onlardadır."

“(Millet İttifakı) Bizim yaptığımız tespitlerde, bu ittifaka HDP her yönüyle destek veriyor."

"94 belediye başkanı teröre karıştığı için alındı. Teröre karışmayan 2-3 belediye başkanı var, onları almadık mesela, müdahale etmedik. Onları dışladılar zaten."

“BEKA” ELEŞTİRİLERİNE YANIT

“Birileri 'Türkiye'de beka problemi yok' diyor. 15 Temmuz'dan bir gün önce Türkiye'de beka problemi var mıydı yok muydu ? 6-7 Ekim olaylarından üç gün önce Türkiye'de beka problemi var mıydı yok muydu?​”

"Allah muhafaza, eğer Türkiye 31 Mart akşamı hükümetin ve Cumhur İttifakı'nın zayıflığıyla çıkarsa, kaymakamlar, valiler Doğu ve Güneydoğu'da 6 yaşındaki çocuklara maskara olur."

“HDP, zillet ittifakı içerisindeki bütün partilere 299 aday, belediye meclis üyesi ve il genel meclisi üyesi vermiş.”

KAYYIM BELEDİYELERİNİ ÖVDÜ

“Kayyım memnuniyeti 94 yerde yüzde 65'in üzerinde. Normal belediyelerde bu kadar büyük memnuniyet yoktur.”

“İçeri atılan adamın herhalde belediyeyi yönetecek hali yok.”

“Dağa götürülenler kimin çocukları? Tüm bu günahların tamamını CHP ve zillet ittifakı kendi üzerine alıyor, taşıyıcı annelik yapıyor.”

“Dün Cizre Belediyesinde, Sur Belediyesinde, bugün Erciş Belediyesinde yaşadığımızı İzmir'den Buca'ya kadar kim ne kazanacaksa, İstanbul'dan, hangi belediye kazanacaksa, Ankara'ya kadar bütün belediyelerde artık PKK'nın bir temsilcisi, Kandil'den haber götüreni ve irade ortaya koyanı olacak. Bu, PKK'ya bir tünel açmak demektir. O zaman biz bu terörle mücadeleyi niçin yapıyoruz? Bu soruyu kendimize sorarız.” (HABER MERKEZİ)

Evrensel'i Takip Et