20 Mart 2019 10:14

Barış isteyen TTB eski Merkez Konseyi üyeleri hakim karşısına çıktı

"Savaş Bir Halk Sağlığı Sorunudur" dedikleri için yargılanan TTB eski MK üyelerinin ikinci duruşmasında savcının değiştirilmesi talebi reddedildi.

Barış isteyen TTB eski Merkez Konseyi üyeleri hakim karşısına çıktı

Fotoğraf: MA(Arşiv)

‘Savaş Bir Halk Sağlığı Sorunudur’ bildirisini yayınladıkları için Türk Tabipleri Birliği (TTB) eski Merkez Konseyi üyelerinin yargılandığı davanın ikinci duruşmasında, hekimlerin hazır mütalaasını ilk duruşmada veren savcının değiştirilmesi talebi reddedildi. Dava 3 Mayıs 2019 tarihine ertelendi.

Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada, TTB Merkez Konseyi'nin 11 üyesi “terör örgütü propagandası yapmak” ve “halkı kin ve düşmanlığa teşvik etmek” ile suçlamasıyla ikinci kez hakim karşısına çıktı. Davaya, Avrupa Hekimler Daimi Komitesi önceki dönem Başkanı Dr. Jacques de Haller ve Dünya Tabipler Birliği Genel Sekreteri Dr. Otmar Kloiber, CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, TMMOB Yönetim Kurulu Başkanı Emin Koramaz da katıldı.

‘KOYALA YAPIŞTIR İDDİANAMESİ’

Duruşma başlangıcında hakim savcıya ilk duruşmada verdiği mütalaanın hala geçerli olup olmadığını sordu. Savcının geçerli olduğunu belirtmesinin ardından ilk sözü alan TTB avukatlarından Ziynet Özçelik, davanın ilk duruşmasında savcının flash diski çıkararak mütalaasını açıkladığını hatırlatarak “Savcının mutalaa adına yaptığı iddianameyi alarak kopyala yapıştır yapmasıdır. İddianamenin uygun hazırlanmadığını belirtmiştik” dedi. Savcının değiştirilmesini talep eden Özçelik, gerekli başvuruyu yaparak evrakları teslim ettiklerini ama başvuruya ilişkin kendilerine bir dosya numarası verilmediğini söyledi. Mütalaanın dikkate alınmamasını ve savcının değiştirilmesini isteyen Özçelik, bunun ardından taleplerini sunacaklarını ve savunma yapacaklarını söyledi. Ancak mahkeme heyeti savcının değiştirilmesi talebini oy birliği ile reddetti. Avukat Özçelik bunun üzerine duruşmanın ertelenmesini talep etti ancak mahkeme heyeti, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına sormaya ve beklemeye gerek olmadığına karar vererek bu talebi de reddetti.

‘SUÇ DİYE SUNULAN SİTELER ERİŞİM ENGELLİ’

Avukat Mustafa Güler de iddianameyi eleştirerek barış bildirisinin HDP’den gelen bir mail ile ilişkilendirilmesini eleştirerek, “Yargılananların evlerinde bulunan dergi ve kitapların içeriği sunuluyor. Bunun neden yapıldığına ilişkin bir açıklamada yok. Örgüte destek olunduğu ve halkın kin ve düşmanlığa tahrik edildiği iddia ediliyor. Bu iddianame içerisindeki unsurların araştırılması gerekir. İddianamedeki suç unsurlarını araştırdığımızda suç unsuru olduğu kaydedilen sitelere erişim 2015 yılında yasaklanmış. İddianame ise bu sitelere bakıldığını söylüyor” dedi. Ayrıca söz konusu barış bildirisinin HDP’den gelen mail ile hazırlanmış olmasının imkansız olduğuna dikkat çeken Güler, bildirinin yazılması, yayınlanması konusunda bilirkişi raporu hazırlanmasını istedi. Dava mütalaaya ilişkin tekrar savunmaların alınması için 3 Mayıs'a ertelendi. (Ankara/EVRENSEL)

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Yağma iklimi

Yağma iklimi

Enerji şirketlerinin patronlarının bizzat yönetimine girdiği Saray iktidarı, “iklim değişikliğiyle mücadele” adı altında sermayeye yeni kaynak aktarma hazırlığında. İktidarın Meclise getirdiği tasarıya göre karbon emisyonu ticareti sistemi kurulacak, “atmosferi kirletme hakkı” alınıp satılan bir mala dönüşecek. Sistem karbon ticareti zenginleri yaratırken, halka zehir kalacak.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
CHP'li belediyelere silkeleme ve sabah dörtte operasyonlar yapılırken AKP'li Sincan Belediyesine Cumhurbaşkanlığı bütçesinden 30 milyonluk bağış yapıldığı iddia edildi.

Evrensel'i Takip Et