Narlıdere mahalle temsilcileri: Kapalı kapılar ardında plan yapılmasın
Yerel seçimler öncesi İzmir Narlıdere’deki mahalle temsilcileri Evrensel'e konuştu.
İzmir Narlıdere mahalle temsilcileri
Fotoğraf: Evrensel
Metehan UD
İzmir
Yerel seçimler öncesi konuştuğumuz Narlıdere'deki mahalle temsilcileri ilçenin daha önceki yıllarda olduğu gibi kapalı kapılar arkasında yönetilmesini istemediklerini ve planlamalarda katılımcılık ilkesinin hayata geçirilmesini istedi.
31 Mart'taki mahalli idareler seçimlere günler kaldı, adaylar son çalışmalarını yapıyor. Narlıdere'de seçimlerin nabzını tutmaya çalıştık. İlçenin özellikle yüksek bölgelerinde dikkat çeken lüks konutlarla gecekonduların içiçeliği. Kentsel dönüşüm kapsamına girsin girmesin ilçenin Atatürk, İkinci İnönü ve Çatalkaya Mahalleri'nde kalan gecekondu bölgelerinin en büyük sorunu plansızlığa bağlı olarak gelişen gelecek belirsizliği ve belediye hizmetlerinden yeteri kadar faydalanamamak. Bölgenin önemli bir kısmı hala tapularını alamamış ve kurdukları dernek ve kooperatiflerle de barınma hakkı için mücadele veriyorlar. Narlıdere'nin 71 bin seçmeni bulunurken 10 bini bu 3 mahallede.
İlçede bir kez daha CHP'nin kazanması bekleniyor. 2014'te yerel seçimlerde CHP yüzde 61.3 oy alırken, AKP yüzde 17.1 oy alabilmişti. İlçeyi dört dönemdir yöneten CHP'li Belediye Başkan Adayı Abdül Batur, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı çıktığı yolda kendini Konak Belediye Başkan Adayı olarak bulurken Narlıdere'ye de dışarıdan bir aday getirildi. Daha önce CHP'nin İl Başkanlığını yapmış olan Ali Engin, listeler ilk açıklandığında Çiğli'nin adayı idi ancak Çiğli'deki partililerin itirazı üzerine Narlıdere'ye kaydırıldı.
Narlıdere Kentsel Dönüşüm Platformunu oluşturan mahalle dernekleri ve kooperatiflerinin temsilcileri ile mevcut belediye yönetiminin çalışmalarını ve yeni yerel yönetimden beklentileri üzerine konuştuk. 20 yıldır belediye başkanlığı yapan Abdül Batur'un tapu konusunda verdiği sözleri tutmadığını, halka plan dayatmasında bulunduğunu belirten mahalle temsilcileri yeni yönetimden de aynı hataları tekrarlamaması gerektiğinin altını çizdi.
"ENGİN GELENEKÇİ DEĞİL YENİLİKÇİ OLMALI"
Çatalkaya Konut Yapı Kooperatifi Başkan Zeynal Kolçak, kooperatifleri dahilinde 108 gecekondu olduğunu belirterek "Bu evlerin yasa gereği tapu alma hakkı var. Bizim önceliğimiz tapu güvencesinin sağlanması. Tapusuz olunmasından kaynaklı bir çok hizmetten de faydalanamıyoruz. Evlerimiz sağlıksız, bir çivi bile çakamıyoruz. Belediye yürüttüğü çalışmaları halktan gizli yaptı. Masanın diğer tarafına bizi oturtmadılar. Tamamen 'ben yaptım oldu' diyerek sonuçlarını konuşmak istediler. Biz de içinde olmadığımız hiç bir projeyi kabul etmedik. CHP'nin adayı Ali Engin'den gelenekçi olarak değil de yenilikçi olarak davranmasını bekliyoruz. Ali Engin'den de randevu istedik ama bir aydır, bekliyoruz. Kendimizi anlatmak istiyoruz. Buradaki projeler tekrar masaya getirilir, revize edilir, vatandaşlar sürece dahil edilirse beraber bu süreci başarabiliriz. Ya da bunları yapmayıp kaldığı yerden devam ettirebilir. Bizim de tavrımız belli bu konuda" dedi.
"PLANLAMA SÜRECİNE GİRMEK İSTİYORUZ"
Çatalkaya Mahallesi Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Haydar Esen de, Abdül Batur’un 2004 yerel seçim öncesi yeniden seçilmesi durumunda tapu sorununu çözeceğine dair söz verdiğini ve buna dair vesika dağıttığını hatırlatarak "Ama bu sözün üzerine 3 defa seçilmesine rağmen çözmedi. Tapu sorununun çözülmemesi dönüşümün de önünü tıkıyor. Belediye “tapuyu boş verin” diyerek insanları 65 metrekare eve razı etmek istiyor. Bizleri tapusuz bırakarak işgalci konumuna düşürüyor. Yeni belediye başkan adayı da tapu talebimiz karşısında benzer bir tutum içinde. Bir önceki belediye başkanının anlayışını sürdürüyor. Bu tutum bizde endişe yaratıyor. Bölge halkının yüzde 85'i CHP'ye oy verdiği halde, kendi seçtiği belediyeye karşı dernekler, kooperatifler ve komiteler ile örgütlenmiş olması üzerinde durulması gereken trajik bir durum. Mahallede yaşayan hak sahipleri 20 yıldır belediyeyi yöneten anlayışın kendilerinden yana bir tutum sergilemediğini düşünerek harekete geçti. Biz bu dernekleri kurmasaydık; değil tapusuzlar, tapulular dahil hepimiz yerimizden yurdumuzdan edilecektik. Önceki belediye başkanının ayak izi devam edecekse çözüm olmaz burada. Bu anlayış çözüm olsa Batur zamanında olurdu. Biz şimdiye kadar planlama süreçlerinin içine giremedik ama artık olmak istiyoruz. Önümüzdeki 5 yılı da aynı şeyleri konuşarak hesa etmek istemiyoruz. Bu mesele çözülmek isteniyor ise; hak sahiplerenin kendilerinin kurduğu ve yönetimlerini kendilerinin seçtiği örgütlerin sürecin ortağı olduğu kabul edilerek itiraz ve taleplerinin dikkate alınması gerekir. Şimdiden uyaralım, dernek ve kooperatifleri halk nezdinde ‘ötekileştirme’ çabası doğru ve çözüm odaklı bir tutum olmaz"
"ENGİN, BATUR'UN PROJELERİNİ DEVAM ETTİRMESİN"
2. İnönü Mahallesi Arsa Konut Yapı Kooperatifi'nin Sözcüsü Altan Tüfekçi de mahallelerinde belirsizliğin olduğunu dile getirerek "Belediyede kapalı bir oyun oynanıyor. Bizim talebimiz net, tapuların verilmesi ve inşa edilecek konutların eşdeğer olması. Kimse fazla rant elde etmesin. Vatandaşı 65 metrekareye sığdırmak isteniyor. Yıllardır tapu sorununun devam etmesi belediyenin tutumundan kaynaklı. Biz bölgemizde yüksek rant yaratılmasını da istemiyoruz. Ali Engin, Abdül Batur'un yaptığı plan, projelerin devamını getirecek gibi duruyor. Halkın mağduriyetinin olacağı bir durumda, bu TOKi olabilir, belediye olabilir, biz bunun karşısında dururuz. Hukuk ve sokak mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz. Evlerini sırtında taşıdığı tuğlalarla kuran insanları kümes gibi evleri sokmaya çalışmasınlar. Hak sahiplerini düzgünce yaşanabilir barınma koşulları sağlansın" dedi.
"BELEDİYEDE NE OLUYOR BİLELİM"
2. İnönü Mahallesi kentsel dönüşüm komitesinde yer alan Celalettin Göztepe de, 2. İnönü ve Atatürk mahallerinde kalan 600 gecekonduluk bir bölgenin kentsel dönüşüm kapsamına alınmadığını bilgisini vererek şunları söyledi "Ama gecekondulardakilere kentsel dönüşümden evler verilerek yerlerinden edilmek isteniyor. Dönüşüm kapsamına alınan kısımla alınmayan kısım arasında fark yok. En güzel en değerli yerler de buralardır. Dahil edilmemekle birlikte bizim buradaki vatandaşların gelecek kaygısı var. Doğru düzgün hizmet de alamıyoruz. Yeni belediye yöentimi yeni bir anlayış getirmeli ve şeffaf olmalı. Kapalı kapılar arkasında herhangi bir karar alınmasın, mahalle sakinleri oralarda neler olup bittiğini bilsin. Toplumla halkla birlikte hareket edilsin. İşin içinde eğer halk olmazsa, tek taraflı bir anlayış doğar".