"Yakın vadede silahımız oy, uzun vadede örgütlenmek"

Vedat YALVAÇ
İstanbul

Krizin etkileri her geçen gün artarak devam ediyor. Fabrikalarda işten atmalar artarken işsizler ordusuna her gün yenileri katılıyor. Fırat Plastik’te krizin etkilerinin derinden hissedildiğini belirten 16 yıllık bir işçi, “Bu sefer ilk defa kriz gerekçesiyle işten atmalar oldu. 3 kişi, 5 kişi derken 5-6 yıl önce aşağı yukarı 2 bin 500 olan işçi sayısının 1000’e düştüğü söyleniyor” diye konuştu. Kriz yarattığı o olumsuzluklara karşı birlik vurgusu yapan işçi şöyle devam etti: “İşçilerin yakın vadedeki silahı oyu. Tabii ki tek başına oy kurtarmaz. O yüzden uzun vadede de yapacağımız şey ise örgütlenmek.”

Önceki yıllarda yaşanan krizlerden fabrikanın bu düzeyde etkilenmediğini ifade eden 16 yıllık işçi şunları aktardı: “Bu sefer ilk defa kriz gerekçesiyle işten atmalar oldu. 3 kişi, 5 kişi derken şu an toplamda ne kadar oldu bilmiyorum ama bayağı işçi çıkardılar. Çıkarmayı da sürdürecekler. 5-6 yıl önce aşarı yukarı 2 bin 500 işçi çalışıyordu. Kendi çıkanlar da oldu tabii ama şimdi bu sayının 1000’e düştüğü söyleniyor. İşler son derece azaldı. Üretim geçmiş döneme oranla yüzde 40 düştü. Daha önce makineye koyacak kişi bulamıyorlardı şu anda bir çok makine boş. Kendi çalıştığım bölümde 20 kişi çalışıyordu. Şimdi yarı yarıya indi kadro. Onlara da ful verilecek iş yok. Düşmeden önce makineler ful çalışıyordu, eleman yetmiyordu.” Hatay, Antep, Maraş, Tokat, Samsun gibi illerden çok sayıda işçinin getirilerek çalıştırıldığını belirten işçi, “Daha çok Hatay’dan olmak üzere pek çok ilden işçi getirdiler. 600 kişinin kalabileceği bir yer yaparak oraya yerleştirdiler. Yemeğini karşılıyorlar, asgari ücretle çalıştırıyorlar. Onlardan da bayağı işten çıkardılar. Şu an 600 kişi yoktur. Onlardan da yıllık izinleri olanları yıllık izne olmayanları da ücretsiz izine çıkardılar” diye konuştu.

"SÜREKLİ TASARRUF EDİYORLAR"

İnşaat sektöründeki durgunluktan sonra bu durumun yaşandığına dikkat çeken işçi şunları ifade etti: “Sürekli bir şeylerden tasarruf etmeye çalışıyorlar. Çıkarırken daha çok yüksek ücretli işçileri çıkarıyorlar. Emekli olmasına az kalanları çıkarıyorlar. Bizde açık büfe salatalar vardı, onları kaldırdılar. Servisleri azalttılar. Salata tabağına kadar tasarrufa gittiler. Fırat Plastik dediğin yer pazar günü bile çalışan bir yerdi. Sen gitmek istemesen bile ‘Çalışacaksın’ deyip zorla götürüyorlardı. Artık pazar günü çalışmayı kaldırdı. Artı cumartesi normal diğer günler gibi 8 saat normal, 4 saat mesai şeklinde çalışılıyordu. Cumartesi gecesindeki vardiyayı kaldırdı. Bazı bölümlerde elektrik tasarrufu yapıyor. kapatılabilecek makineleri kapatıyor belli saatlerde.”

"DİĞER KRİZLERDE BİZ KRİZ OLDUĞUNU HİSSETMEDİK"

“Diğer krizlerde biz kriz olduğun hissetmedik” diye işçi şöyle devam etti: “Ülkede yaşanan kriz işçiler arasında da tartışılıyor. Zam yeni yapıldı. herkese aynı oranda yapıldı. Asgari ücretin altında ücret alanlar vardı. Onları asgari ücrete çekti. Onlara yapmamıştır. Benim bu bahsettiğim asgari ücretin üstünde olan işçilere yapılan zamlar. Krizin olduğunu herkes görüyor zaten yaptığı işten. TIR’ların 5’i gelip, 5’i gidiyordu. Hiç durmazdı. Şimdi bakıyorsun yüklemecilerin işi de çok azaldı. Eleman bulamıyorlardı. 2-3 makineye 1 kişi veriyorlardı. Bugünlerin iyi günlerimiz olduğunu düşünüyorum. Daha da kötüye gideceğini düşünüyorum. Daha fazla fabrikanın kapanacağını, işsizliğin daha da artacağını düşünüyorum. Kesinlikle iyi olmayacak.”

"İŞÇİLER ÖRGÜTLÜ OLMAYINCA SÖMÜRÜLDÜĞÜNÜ ANLAMASI LAZIM"

Krizin yarattığı o olumsuzluklara karşı birlik vurgusu yapan işçi, şöyle devam etti: “İşçilerin yakın vadedeki silahı oyu. ‘Biz nasıl bu hale geldik, bizi kim bu hale getirdi’ diye sorgulaması lazım. Sarımsaktan soğana kadar her şeyi hiç bilmediğimiz ülkelerden ithal ediyoruz. Tabii ki tek başına oy kurtarmaz. Ama oradan başlayabiliriz. Uzun vadede de yapacağımız şey ise örgütlenmek. İnsanların örgütlenmesi lazım. Örgütlülük geçmiş oranlara azalmış durumda. İşçiler örgütlü olmayınca bir şey yapamadığını, sömürüldüğünü anlaması lazım. Ondan sonra sırasıyla ne yapılması gerekiyorsa, ona göre hareket edecek. Örgütlü olduğunda, sorunlar göre göre, birlik ola ola aşılacak. Başka çaresi yok. Şu an görülen o.”