26 Mart 2019 13:12

Karlov suikastı davasında 2 kişi tahliye edildi

Rusya'nın Ankara Büyükelçisi Karlov suikastıyla ilgili görülen davada, sanıklardan Ufuk Gül ve Hasan Tunç'un tahliyesine karar verildi.

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Rusya’nın Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov'un öldürülmesiyle ilgili 13'ü tutuklu 28 sanığın yargılanmasına devam edildi. Davada, sanıklardan Ufuk Gül ve Hasan Tunç'un tahliyesine karar verildi.

Rusya’nın Büyükelçi Andrey Karlov'un Ankara'da 19 Aralık 2016 tarihinde, polis memuru Mevlüt Mert Altıntaş tarafından tabancayla vurularak öldürülmesiyle ilgili Ankara 2'nci Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı. Duruşmada, suikast sırasında Rusya masasında görevli bulunan eski MİT personeli sanık Vehbi Kürşad Akalın savunma yaptı. FETÖ ile irtibatı olmadığını ileri süren sanık Akalın, 2007'de Hacettepe Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü'nü kazandığını, 2012'de mezun olduğunu ve 2013 yılında KPSS'de yüksek puan alarak Dışişleri Bakanlığı'nda uzman yardımcısı olarak işe girdiğini belirtti. Vehbi Kürşad Akalın, 2014'te MİT'te göreve başladığını, Şubat 2015'te İstihbarata Karşı Koyma Başkanlığına atandığını, burada da Rusya masası emrine verildiğini anlattı.

“İKİ KEZ BAŞARI BELGESİYLE ÖDÜLLENDİRİLDİM”

Savcılıkta, Büyükelçi Karlov'un koruma durumuyla ilgili bilgileri örgüt abisi Hüseyin Kötüce'ye verdiği yönündeki ifadelerini işkence altında zorla imzaladığını ileri süren Akalın, "Görevim süresince edindiğim hiçbir bilgiyi üçüncü şahıslarla paylaşmadım. MİT'te bulunduğum süre içinde dışarıya hiçbir belge çıkarmadım ve en yüksek performans notu aldım. İki kez başarı belgesiyle ödüllendirildim. Benim kıdemimde olup da iki kez başarı belgesi alan yok. Örgüt üyesi olsam 17- 25'ten sonra atanmazdım. 'İstihbarata Karşı Koyma'dayken, 15 Temmuz'dan sonra açığa alınırdım, alınmadım. Örgüt üyesi olsam, bu süreçlerden geçmem gerekirdi. Bir kişinin ifade vermesiyle bir anda FETÖ'cü oldum ve teşkilattan uzaklaştırıldım" dedi.

“EMNİYETTE İŞKENCE GÖRDÜM”

İhraç edildikten sonra memleketine gittiğini ve 4 ay sonra burada gözaltına alınarak Ankara'ya getirildiğini anlatan Vehbi Kürşad Akalın, "Ben gözaltına alındıktan sonra TEM Ankara Milli Piyango İdaresi'ne ait bölüme götürüldüm. Burada işkence görerek, sorgulandım. Hatta aynı nitelikte kaçırıldıklarını ve sorgulandıklarını öğrendiğim 2 eski MİT görevlisinin sorgu videoları gösterildi. Beni MİT'in Özel Operasyonlar Dairesi ve Personel Prensipler Başkanlığı dairelerinde bulunan işkence odalarına götürmekle tehdit ettiler. Sorgu sırasında 'Hakim de savcı da biziz, bizden habersiz senin hakkında karar veremez' diyorlardı. Daha önce hazırlanıp çıktısı alınmış bir yazıyı el yazısına geçirmemi istediler. İşkence sonucu bu yazıyı el yazısına geçirmek zorunda kaldım. Bu sırada yanımda avukat yoktu. Bilgisayar ortamına daha sonra aktarıldı ve bunu imzalamam sırasında avukat geldi" diye konuştu.

“ÇEÇEN KOMUTANIN FAİLLERİNİN TESPİTİNDE YER ALDIM”

Akalın, savcılık sorgusu sırasında da savcının odasında polis ve MİT görevlilerinin olduğunu belirterek, "Avukatıma verilmeyen ifadem bir gün sonra gazetelerde yer aldı" dedi. Vehbi Kürşad Akalın, gizlilik kararı olan bir soruşturmanın algı yaratmak için basına servis edildiğini de iddia etti. Casusluk yapmakla da suçlandığını belirten Akalın, "İstanbul’da 2015 yılında öldürülen bir Çeçen komutanın faillerinin tespitini yapan ekibin içinde yer aldım. Bu ekipten 2 kişinin yakalanmasını sağladım. Asıl casusluğu benim ve ailemin tüm bilgilerini Ruslara veren savcı yapmıştır. Ben örgüt üyesi değilim, ne casusluk amacıyla ne de başka bir kastla yasa dışı hiç kimseyle bilgi paylaşımım olmadı" dedi.

2 SANIK TAHLİYE EDİLDİ

Sanık savunmalarının tamamlanmasının ardından mahkeme heyeti savcıya söz verdi. Savcı, duruşmaya mazeretsiz gelmeyen tutuksuz sanık polis memuru Sefa Kurnaz hakkında yakalama kararı çıkarılmasını, savunmaları sırasında soruşturma savcısı hakkındaki beyanları nedeniyle sanıklar Hayrettin Aydınbaş ve Vehbi Kürşad Akalın hakkında, 'kamu görevlisine hakaret'ten suç duyurusunda bulunulmasını talep etti. Savcı ayrıca, sanık Vehbi Kürşat Akalın'ın avukatı Ayten İzmirli'nin müvekkilinin MİT'te kullandığı bilgisayarın incelenmesi ve MİT Müsteşarı ve yardımcılarının tanık olarak dinlenilmesi yönündeki taleplerinin reddedilmesini, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini istedi.

Savcının mütalaasının ardından ara kararını açıklayan mahkeme heyeti, sanık Sefa Kurnaz hakkında yakalama kararı çıkarılmasına, avukat Ayten İzmirli'nin taleplerinin reddine, sanık Hayrettin Aydınbaş'ın duruşma savcısına yönelik sözlerinin suç unsuru içerip içermediğinin tespiti için ifade örneğinin Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine karar verdi. Mahkeme heyeti ayrıca, tutuklu sanıklar polis memurları Ufuk Gül ve Hasan Tunç'un, yurt dışı yasağı ve haftada 2 kez adreslerinin bulunduğu polis merkezine imza atma adli kontrol hükümleri uygulanarak tahliyesine, diğer sanıkların tutukluluk hallerinin devamına hükmederek, duruşmayı erteledi. (Ankara/DHA)

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Aydın’da kurulmak istenen kuvars madenine Konuklu köylülerinden tepki

SONRAKİ HABER

Suç ve Ceza’nın ardından...

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa