Azad eyleseler uçamaz mısın?
“Romanımda çarpıcı, sarsıcı, rahatsız edici bazı sahneler olduğunu kabul ediyorum. Ancak, sanatın, edebiyatın işlevlerinden biri de zaten budur: Okuru sarsmak, uyarmak, rahatını bozarak o güne dek farkında olmadığı ya da yeterince önem vermediği birtakım gerçekleri algılamasını, kavramasını sağlamak”. Bu cümleler Pınar Kür&
DİLE GELEN…
Bu kısa özet bile romanın neden güncelliğini koruduğunu anlamaya yeterli sanırım. Ama yine de sıralayalım biz sebeplerimizi; Sadece 2011 yılında 102 kadın tecavüze uğradı bu ülkede. Tabi bu rakam dile gelenlerin ifadesi. Daha nice duyamadığımız (duymadığımız) kadın var; ailesi, kocası tarafından satılan, fuhuşa kurban edilen. Z.K, N.Y, Ö.D… artık her kadının hayatı iki harfin içine mahkum olma tehlikesi içinde. Çünkü tecavüz edenler hiçbir bedel ödemeden dışarıda dolaşıyor, devlet tarafından korunuyor. En son Ö.C davasına bakalım. İçinde polisin olduğu 34 kişi tecavüz etti bu genç kıza. Aylarca. Tutuklanmadılar bile. Sözünü ettiğimiz birilerinin tükürükler saçarak nitelediği, yargıladığı gibi müstehcen şehvet hikayeleri değil 2012 Türkiye’sinde kadın bedeninin, ruhunun parçalanmasıdır!
Dergimizi pdf formatında görüntülemek için tıklayın
Avrupa kulvarı: Makas açılıyor
Bölmek isterken birleştiren
Cicero ve Augustinus: Adalet olmadığında krallıkların haydut çetelerinden ne farkı kalır?
Bir yoldaşa mektup-1
Almanya seçimlerine doğru: Muhafazakarlar aşırı sağcılaşıyor
