Seçimleri takip eden Stumpp: İktidar demokratik siyasete yönelmeli

Şerif KARATAŞ
İstanbul

31 Mart yerel seçimlerini takip eden Alman Yeşiller Partisi Federal Parlamento Milletvekili Margit Stumpp, sandıktan çıkan sonucu işaret ederek iktidarın demokratik siyasete yönelmesi gerektiğini belirtti.

Alman Yeşiller Partisi Federal Parlamento Milletvekili Margit Stumpp, beraberindeki heyetle pazar günü yapılan seçimleri İstanbul ve Diyarbakır’da takip etti. Stumpp’a Bavyera Eyalet Meclisi Üyesi Cemal Bozoğlu, Kuzey-Ren Vestfalya Eyalet Meclis Üyesi Berivan Aymaz ve Parti Sözcüsü Max Lucks eşlik ettik.

Margit Stumpp, Berivan Aymaz ve Cemal Bozoğlu, seçim gözlemlerine ilişkin Evrensel’e konuştu.

Margit Stumpp, Diyarbakır’ın Sur ilçesinde seçimi günü gözlemlerde bulundu. Başta sandıkları rahat bir şekilde gözleyebildiklerini anlatan Stumpp, emniyet güçlerinin yaptığı telefon görüşmesinin ardından okullara girişlerinin engellendiğini söyledi.

Yaptıkları görüşmelerde seçmen listelerindeki usulsüzlüklerin kendilerine anlatıldığını aktaran Stumpp, askerlerin mükerrer oy kullanıldığı yönünde kendilerine bilgi de geldiğini kaydetti. Stumpp, İtalya’dan bir heyetin de kısa süreliğine gözaltına alındığını belirtti.

Seçim koşullarının eşit olmadığını anlatan Stumpp, basının büyük oranda iktidarın kontrolünde olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın seçim kampanyası boyunca kayyım tehdidi açıklamalarını da hatırlatan Stumpp, bunun demokratik olmadığını vurguladı. Seçim sonucuyla halkın, Erdoğan’ın kayyım tehdidine boyun eğmediğini ortaya koyduğunu aktaran Stumpp, iktidarın bu sonuçtan çıkan mesajı doğru algılayarak demokratik siyasette yönelmesi gerektiğinin altını çizdi.

LEYLA GÜVEN'LE GÖSRÜŞTÜ: ÖCALAN’A YÖNELİK TECRİT DOĞRU DEĞİL

Abdullah Öcalan’a yönelik tecridin kaldırılması talebiyle açlık grevinde olan HDP Milletvekili Leyla Güven’i ziyaret eden Stumpp, açlık grevinin bir protesto eylemi olarak seçilmesini eleştirdiklerini belirtti.

Güven’in sağlık durumunun kritik olmasına karşın kararlı olduğunu söyleyen Stumpp, Güven’in elinde yapacağı başka bir şey olmadığı için açlık grevi eylemine başladığını aktardığını söyledi.

Stumpp, iktidarın Güven’in talebini dikkate almasını umduklarını belirtti. Öcalan’ın sembolik bir isim olduğunu hatırlatan Stumpp, çözüm sürecinde Öcalan ile hükümetin yaptığı görüşmelere değindi. Tecridin doğru olmadığını belirten Stumpp, Öcalan’ın diğer tutuklu ve hükümlülerin sahip olduğu hakları kullanması gerektiğini söyledi.

“HALK İRADESİNE SAHİP ÇIKTI”

Diyarbakır’daki seçimleri takip eden Berivan Aymaz, engellemelerle karşılaştıklarını söyledi. Milletvekillerinin yerel seçimlerde sandık başına giderek seçimleri takip etmelerinin demokratik bir hak olduğunu belirten Aymaz, “Buradaki engellemeler, yetkililerin demokrasi anlayışlarının bir göstergesiydi” dedi.

Aymaz gözlemleriyle ilişkin şunları söyledi:

“Seçim günü Diyarbakır’da biraz tedirgin edici bir sakinlik vardı. Çünkü sokakta insanlar yoktu. İnsanlar oylarını kullanmak için sandık başlarına gitti. Ondan sonra evlerine geri döndüler ve Diyarbakır’ı ilk kez bu kadar insansız gördüm. Sandıkların açılmasıyla birlikte insanlar akın akın kısa sürede HDP il binasına geldiler.”

Türkiye’deki tartışmaları ve gelişmeleri takip ettiklerini anlatan belirten Aymaz, seçimlerin adil ve demokratik bir ortamda gerçekleşmediğini bildiklerini kaydetti.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun özellikle HDP’yi ‘terörist’ ilan ettiğini ve kayyım tehditlerini hatırlatan Aymaz, Diyarbakırların bu durumu bildiğini belirtti. Halkın seçtiği belediye başkanı Gültan Kışanak’a verilen cezayı da hatırlatan Ayman “Ona rağmen sandığı gidip iradelerini ortaya koydular” dedi.

“EŞİT BİR SEÇİM OLMADI”

Seçimi İstanbul’da takip eden Cemal Bozoğlu, seçim şartlarının adil ve eşit olmadığını belirtti. Seçmenin, iradesinin gasbedilmesine karşı sandığa atılan oyun sandıktan çıkmasını istediğini ifade eden Bozoğlu, İstanbul’un da kritik bir öneme sahip olması nedeniyle için seçimi burada takip ettiğini ifade etti.

Türkiye’de başkanlık sistemi nedeniyle AKP ile devletin çıkarlarının özdeşleştiğini belirten Bozoğlu, devletin bütün olanaklar ve imkanlarının seçimlerde AKP lehine kullanıldığını dile getirdi. Bu durumun da seçimlerin adil ve eşit olmasını ortadan kaldırdığını anlatan Bozoğlu, “Demokratik kuralların işlediği ülkelerde bu durum olmaz” dedi.

Bozoğlu, basının önemli bir kısmının AKP tarafından kontrol edildiğini söyledi. AKP’nin bütün manipilasyonuna karşı toplumun tepkisini oyla gösterdiğini anlatan Bozoğlu, AKP’nin İstanbul’un da aralarında olduğu büyükşehirlerde kaybettiğini belirtti. Bozoğlu, bunu Erdoğan’ın iktidarının kaybetmesinin başlangıcı olarak yorumladı.

31 Mart yerel seçimlerindeki usulsüzlük iddiaları