Kayseri’de genç işsizler umutsuz
Kayseri’de İŞKUR önünde iş arayan genç işsizlerle, ekonomik durumu ve işsizlik rakamlarını konuştuk.
Fotoğraf: Google Maps
Kayseri’de şehrin dışında yeni açılan İŞKUR’un önündeyiz. Burası eski yerine göre çok daha büyük bir bina. Merkezdeki yeri ise önündeki kuyrukla biliniyordu. Yeni yerde eskisi kadar sıranın olmadığını görüyoruz. Bunun bir nedeni şehrin dışına taşınmış olması. Diğer bir nedeni ise büyük bir bina olması ve içersinde bekleme alanlarının yapılması. Yani eski yerine göre dışarıda bekleme gibi bir durum yok. Sıra her ne kadar dışarıdan az görünse de, gelen geçen hiç eksik olmuyor. Kapı bir açılıyor, bir kapanıyor.
İŞSİZLİĞİN SORUMLUSU ANKARA’DIR!
Binanın önüne gider gitmez bir grubun kendi aralarında hararetli tartıştığını görüyoruz. Konu belli aslında, işsizlik… Yirmili yaşlarında olan Sedat hemen lafın ortasından konuşmaya başlıyor: “Yıllarca fabrikalarda çalıştım, işten atıldım işimdi iki aydır arkadaşımla boş geziyoruz. İki ayda hayatım tersine döndü. Ekonomik kriz var ama hâlâ fabrikalarda iş de var. Patronlar krizi bahane edip işçi çıkarıyorlar ancak işçileri düşünen yok. İşten atıldıktan sonra organizede gezmediğim iş yeri kalmadı. İş bulamadım.”
Hâlâ iş bulamayan Sedat bir atölyenin patronundan iş istemiş. Aldığı cevap “Seni çalıştırana kadar aynı paraya iki tane mülteci çalıştırırım” olmuş. Bu konuyla ilgili Sedat, “Devasa fabrikaların yanında küçük sayılabilecek yerlerde genellikle kayıtsız mülteci çalıştırıyorlar. Sigorta yapmıyorlar, bir kişiye verecekleri maaşı iki mülteciye veriyorlar. O mülteciler de ev geçindiriyorlar. Devlet denetim yapmıyor, işsizliğin de sorumlusu Ankara’dır” diyor. İktidarın övündüğü istihdam raporlarına dair de diyecek sözü var Sedat’ın:
“İşsizlik olmasa bu kadar insanın ne işi var burada? Geleceğe dair umudumuz kalmadı.”
DEVLET ÖZEL SEKTÖRÜ DENETLEMİYOR!
İŞKUR binasının önüne gelenlerin ortak noktası işsizlik ama her birinin ayrı ayrı hikayeleri var. Mevsimlik inşaat işçisi olan Murat ile birlikteyiz. Düzenli iş aradığını söyleyen Murat, işsizlik oranları ile ilgili de şunları söylüyor:
“İşsizlik oranları elbette çok yüksek ama bu oranların içerisinde görmemiz gereken başka şeyler de var. Mesela benim gibi mevsimlik çalışan işçiler. Ben sigortasız çalışıyorum. Yılda çalıştığım ay sayısı 5-6 ayı geçmese de sigortasız çalıştırdıkları için ben de işsiz görünüyorum. Benim gibi eminim bir sürü insan var. İnşaatlarda denetim hiç yok, taşeronlar bildiklerini okuyorlar. Kim istemez ki düzenli işim olsun, sigortam olsun. Eşim şu an hastanede yatıyor, ben gelmişim burada iş arıyorum, vatandaşın halini düşünün işte.”
Bu sorunların nasıl düzeleceğini sorduğumuzda, “Devlet denetim yapacak, işyeri açacak ki biz iş bulacağız. Özel sektörde denetim hiç yok, devlet oraları terk etmiş adeta” diyor ve hastaneye, eşinin yanına gitmek için ayrılıyor.
MESLEK LİSELİLER ŞİMDİDEN İŞ ARIYOR!
Meslek lisesinde son sınıf öğrencileriyle konuşuyoruz. Okulu bitirmelerine aylar kalmış, İŞKUR’a gelip şimdiden iş aramaya başlamışlar. İnternetten gördükleri ilan başvurusu kapanmış onlar gelene kadar. 17 yaşındaki Fatih morali bozuk bir şekilde anlatmaya başlıyor: “Meslek sınıfında son sınıf öğrencisiyiz. Sınava gireceğiz ama üniversiteyi kazanamayacağımız ortada. Okul bitmeden şimdiden iş araştırmaya başladık. Çünkü görüyoruz ki ülkedeki işsizlik her geçen gün giderek artıyor. Arkadaşımın babası da benim babam da organizede işçi. Onların da durumu belli değil, her hafta işçi çıkartıyorlarmış çalıştıkları yerlerde. Eğer babalarımız da işsiz kalırsa biz ne yapacağız hiç bilmiyoruz.”
Devletten sadece iş istediklerini ve İŞKUR’a gelmeye devam edeceklerini belirtiyor meslek liseliler. (Kayseri/EVRENSEL)