Gazeteci Rahmi Yıldırım'a dava: Hulusi Akar’a üzülmek "hakaret" oldu
Gazeteci Rahmi Yıldırım hakkında "Genelkurmay başkanı için çok üzülüyorum!" başlıklı yazısı nedeniyle "hakaret" suçlamasıyla dava açıldı.
Fotoğraf: DHA
Birkan BULUT
Ankara
12 Eylül darbesi döneminde ordudan atılan subaylardan, Gazeteci Rahmi Yıldırım hakkında “Genelkurmay başkanı için çok üzülüyorum!” başlıklı yazısı nedeniyle dava açıldı.
Yıldırım’ın kendi blog sayfasında 3 Şubat 2017 tarihinde yayımladığı yazı, Akar’ın daha önce “Onbaşı bile olamayacak kimselerin general olduğu memleket” dediği için davacı olduğu Hasan Karakaya hakkında “Türk gazeteciliğinde yeri doldurulmayacak bir boşluk oluştu” diye taziye mesajında bulunmasını, albayın kendisinden değil astsubaydan emir aldığını anlatarak dert yanmasını, Şeriatçı Yazar Nuri Pakdil’i ziyaret etmesini konu alıyordu.
Yıldırım, yazısı nedeniyle Antalya’dan yapılan bir ihbar üzerine geçen yıl kasım ayında savcılığa ifade vermişti. İfadesinde kendisine Hulusi Akar hakkında yazdığı yazıda hakaret olduğu iddiasıyla sorular sorulan Yıldırım’a, şimdi de dava açıldı.
YAZACAK BİR ŞEY BULAMADILAR
Ankara’da bulunan Gölbaşı 3. Asliye Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede delil olarak Yıldırım’ın kendi sayfasında yayımladığı yazı yer aldı.
Üç sayfalık iddianamede “Genelkurmay başkanı için çok üzülüyorum!” yazısı ve Yıldırım’ın ifadesinin dışında yalnızca şu ifadeler yer aldı: “Kendisi de eski bir asker olması nedeniyle askeri disiplini gayet iyi bildiği değerlendirilen şüphelinin gazeteci sıfatıyla olay günü http://rahmiyildirim.blogspot.com/2017/02/genelkurmay-başkani-için -çok-uzuluyorum.html sayfasında dönemin Genelkurmay Başkanı Sayın Hulusi Akar’a yönelttiği isnatların basının haber verme ve eleştiri sınırlarını aşarak TCK’nın 125. maddesi kapsamında onur, şeref ve saygınlığı rencide edebilecek nitelikte somut fiil ve olgular içerdiği, bu suretle şüphelinin eyleminin Sesli Yazılı veya Görüntülü Bir İleti İle Kamu Görevlisine görevinden dolayı Alenen Hakaret suçunu oluşturduğu yönünde hakkında kamu davası açmaya yeterli düzeyde delil bulunduğu anlaşılmakla, iddianamenin kabulü ile şüphelinin yargılamasının mahkemenizde yapılarak, eylemine uyan ve yukarıda belirtilen sevk maddeleri uyarınca cezalandırılmasına, hapis ile mahkumiyeti halinde 5237 sayılı TCK’nın 53’üncü maddesi gereğince belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına, CMK’nın 325/1 maddesi uyarınca tüm yargılama giderlerinin şüpheliden tahsiline karar verilmesi kamu adına iddia ve talep olunur.”
"MUHALİF SESLERİN GÖZÜNÜ KORKUTMAK İÇİN"
Evrensel'e konuşan Rahmi Yıldırım, yazı bütünüyle değerlendirildiğinde ortada bir hakaret olmadığının görüleceğini belirtti. Yıldırım, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve birçok siyasetçinin sokak ağzıyla sarf ettiği sözlerin ifade özgürlüğü sayılarak geçiştirilebildiğini ama hiçbir aşağılayıcı söz olmamasına rağmen bu yazının ceza davasına konu olduğunu söyledi. Birçok dava gibi bunun da muhalif seslerin gözünü korkutmayı amaçladığını ifade eden Yıldırım, yazısının başlığına atıfta bulunarak “Hulusi Akar için üzülmese miydim?” diye sordu.