Bahçeli'den YSK'ye baskı: Seçimlerin tekrarı beka meselesidir
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, İl Başkanları ve Belediye Başkanları Toplantısında muhalefeti hedef alırken Erdoğan'ı da eleştirdi.
Fotoğraf: AA
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, partisinin “İl Başkanları ve Belediye Başkanları Toplantısı”nda açıklamalar yaptı. Bahçeli, konuşmasında İstanbul seçimlerinin yenilenmesi gerektiğini iddia etti. Yüksek Seçim Kurulunu (YSK) yarın yapacağı toplantı öncesi baskı altına almaya çalışan Bahçeli, Cumhur İttifakının yerel seçim söylemlerine uygun şekilde seçim tekrarının "beka meselesi" olduğunu öne sürdü. Muhalefetin tamamının yanı sıra Abdullah Gül gibi AKP'de muhalif olarak tanımlanan figürleri de hedef alan Bahçeli, Erdoğan'ı da "Türkiye ittifakı" çağrısı nedeniyle eleştirdi.
Bahçeli'nin açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
"MHP'nin teşkilatları diri ve sağlamdır. Yeni belediye başkanları ile ise göz doldurmaktadır. Gelişmeleri şuurla okuyor, iyimserlikle yorumluyoruz. MHP ve Cumhur İttifakı, 31 Mart'tan büyük bir başarıyla çıkmıştır. İstikrarlı yükselişimiz devam etmiştir. Niyetimiz haizdir. İttifakımızın hamuru temizdir. Cumhur İttifakı kök tutmuş, takdir görmüş, siyasi ve ahlaki olarak teyit edilmiştir.
31 Mart seçimlerinde özellikle 3 büyükşehirde CHP'nin başını çektiği sorunlu ve şüpheli ittifakın sonuç alması analiz edilmelidir. Kötümserliğe gerek yoktur. Soğukkanlı değerlendirmeler yapmak elzemdir. İstanbul, Ankara, İzmir büyükşehir belediyelerinin CHP yönetimine geçmesi, Cumhur İttifakına güvensizlik olarak görülmemelidir. CHP'nin başarısı abartılmamalıdır
Milletimizin verdiği karara saygı duyarız. Hiç kimse bize demokrasi ahkamı kesmesin. Hiç kimse demokrasi dersi vermeye çalışmasın. Biz göreceğimizi gördük, yaşayacağımızı yaşadık; gerekli neticeleri çıkardık. Milli bekaya, milli ruha, milli şuura ters ve şaşı bakanlar belki sandıktan çıkmışlardır ama milli vicdandan kurtulamamıştır.
"DERSİM DAYATMASINI HOŞ GÖREMEYİZ"
15 Temmuz gecesi hainlerin lehine kadeh kaldıran şahsın Edirne'ye belediye başkanı olmasını sırf sandıktan çıktı diye ahlaken kabul edemeyiz. TKP'den Tunceli Belediye başkanı olan şahsın Dersim dayatmasına hoş görü gösteremeyiz.
Türkiye düşmanlarına tekmil veren, işgale tezahürat yapan kim olursa olsun, bütün oyları alsalar bile mahşeri vicdanda her zaman sorgulanacaklar. Biz bu vatanı sandıkta değil, savaş meydanında kurtardık. Damat Ferit, Mustafa Kemal'le seçime girip kazansaydı ne yapacaktık?
31 Mart'ta PKK, CHP lehine çalışmadı mı, FETÖ zilletin yanında durmadı mı? FETÖ'cüler kimi kutladı, PKK'lılar kimin için sevindi? PKK'lı teröristler 4 vatan evladını şehit etmedi mi? Kanırta kanırta kazanmaktan bahseden alçak FETÖ'cüler kimin şakşakçılığına soyundurlar. 'Artık normalleşme zamanı' diyenler, siyasi eskiler CHP'yi siper olarak kullanmadı mı?
Aldatmaya gerek yok, aldanacak yok, yalanlara kanacak yok. Bir yandan ekonomik teröristler Türk lirasına saldırırken, diğer yandan CHP, İP, HDP buna kuryelik yapmaktadır. Ülkemizi layık olmadığı bir durumda gösterip, jurnal rekabetine girenler yerli değildir, ahlaklı değildir. Kızgın demiri soğutalım ama ısınan tehditleri ağırdan almayalım. Ortak akıl, ortak vicdan, ortak değerler milli ilke ve inançlarımızdır. Fakat aklı kiralık, vicdanı karanlık, değerli bulanık olanlarla sırf arıza çıkarmasınlar diye Türkiye ortak paydasında nasıl buluşacağız?
ABDULLAH GÜL'E YANIT
(Abdullah Gül'e)Bir metre önünü görmekten acizlerin elinde dürbün varsa bizde de teleskop var.
Maruz kaldığımız kuşatma çok ortaklıdır. Kumpas çok vahşidir. Tüm tarafların emelleri aşikardır. Saklamaya, gizlemeye imkan kalmamıştır. Kavramlar birbirine karışmıştır. Kendilerine milliyetçi diyen, nasıl ve hangi yollarla kuruldukları belli olan iyi görünümlü kötülerin PKK ile FETÖ ile aynı emellere kilitlenmesi üst aklın hedefidir. Atatürk'ün partisinin Türkiye muhaliflerinin çatı kuruluşu, HDP'nin ana kucağı olması vahim bir senaryonun varlığına işarettir. Normal şartlarda birbirine selam vermeyecek olanlar hem cumhurun, hem de cumhuriyetin karşısında zillet mevziisine girmişlerdir.
"YÜZDE 60'LIK BLOĞU ETKİSİZ HALE GETİRDİK"
Yüzde 60'lık blok MHP'nin mücadelesiyle etkisiz hale gelmiştir. PKK ve FETÖ'nün iktidara yuvalanma girişimi sonuçsuz kalmıştı. CHP dünden teşneydi. Büyük tehlike iktidar maskesiyle örtülüyordu. Çok şükür başaramadılar. Başbakanlık tekliflerini milli beka uğruna elimizin tersiyle ittik.
"PKK'LILAR, FETÖ'CÜLER, GEZİCİLER, SOROSÇULAR..."
31 Mart'tan sonra PKK bu defa büyükşehir belediyelerine CHP'nin taşıyıcılığıyla nüfuz edecektir. Dağlarda kovaladıklarımız belediyeye konuşlanacaktır. Zilletin bedeli çok ağır olacaktır. FETÖ yerel yönetimler üzerinden tekrar kazanacaktır. Antalya'da hainler daha fazla cirit atacaklardır. Bize göre tüm hesaplar 2023'e göre yapılmıştır. Cumhur İttifakı ayakta kalamazsa, palazlanan PKK'lılar, FETÖ'cüler, geziciler, Sorosçular Türkiye'nin boğazına sarılacaktır. Bunu görmek, bilmek lazım.
İstanbul'daki seçimlere şaibe karıştırılması uzun vadeli senaryonun ilk etabıdır. Büyükçekmece ve Maltepe'de yaşanan sahtekarlıklar ilk haberdir. CHP'nin İBB Başkanı'nın mazbata vurgusu yapması, Anıtkabir'i ziyaret, her gün dedikodu yayması sinsi bir hazırlığın eseridir.
YSK'YE 15 TEMMUZ BASKISI
YSK, İstanbul'daki sandık yolsuzluklarına bizgane kalamaz, Türkiye'nin kaderiyle oynayamaz. 3 valiz dolusu belgeyle iddiaların adalete uygun şekilde sonuçlandırılması YSK'nın tarihi görevidir. YSK'nın bu ağır yükün altından nasıl kalkacağıdır. İçişleri ve Adalet Bakanlığıyla, MİT ve emniyet olağanüstü itiraz sürecinin isabetli bir sonuç vermesine katkı sunacak mıdır? YSK seçim yenileme kararı almazsa 15 Temmuz şehitlerinin yüzüne nasıl bakılacaktır?
"İSTANBUL SEÇİMLERİNİN TEKRARI BEKA MESELESİDİR"
YSK'nın üyeleri zillete göz yumamamaz. İstanbul'daki seçimlerin tekrarı beka meselesidir. İstanbul sokakta bulunmamıştır. Türkiye düşmanlarına çalınmış oylarla hiçbir vatan köşesini veremeyiz. Türkiye'yi kıstırmak, sonrasında yıkmak, olmuyorsa sömürge haline getirmek çok şer ve melanet cephe oluşturmuştur.
ERDOĞAN'A "TÜRKİYE İTTİFAKI" YANITI
Verilerin kopyalama kararı iyi niyetli değildir. Veri tabanının kimlerin eline geçeceği meçhuldür. İstanbul'da bir şeyler olmuş, olmaya da devam etmektedir. Türkiye ittifakından bahsetmek kafamızdaki soru işaretlerini çoğaltmıştır. Ülke bazlı siyasi bir ittifak olamaz. Bizim ittifakımız cumhurladır, bizim ittifakımız AKP'li kardeşlerimledir. Siyasi görüş ayrılıklarını elbette kenara itmeyiz. Sayın Cumhurbaşkanımızın Türkiye ittifakıyla neyi kast ettiğini bilemeyiz. Zillet ittifakı tarafından istismar edildiğini görüyoruz. Bizim bildiğimiz Cumhur İttifakı'dır. Bizim amacımız milli bekayı sonuna kadar yaşatmaktır. Öncelikle gündemimiz Cumhur İttifakı'na sabotajlara fırsat vermemektir."
DÜN DE İLGİNÇ TESPİTLER VE IRKÇILIK YAPTI
Cumartesi günkü konuşmasında "Ekrem İmamoğlu terörist Demirtaş'a methiyeler düzmekte, Ermenisinden Yahudisine ne var ne yok selam göndermektedir" diyerek ırkçı açıklamalarına bir yenisini ekleyen Devlet Bahçeli, kendine has matematiksel çıkarımlarını da sürdürdü:
“31 Mart seçimlerinde Türk milleti MHP'ye çok değerli bir destek vermiştir. Bu desteği heba ve heder edemeyiz. Milletin güvenini sarsamayız. Hayal kırıklığına uğratamayız. MHP tuzakları boza boza bugünlere gelmiştir. MHP müstesna bir başarıya imza atmıştır. Oy oranımız yüzde 18.81'dir. 18.81, 1881'dir. O da Atatürk'ün doğumudur.
Bu başarı milletimizin bize duyduğu güven duygusunun müessir eserliğidir. 31 Mart'ta 1389 belediyenin 987'si Cumhur İttifakı'nın siyasi sorumluluğuna teslim edilmiştir. Belediye başkanlıklarının yüzde 72'si Cumhur İttifakı'nı oluşturan MHP ve AK Parti'nin yönetimine geçmiştir. Samanlıkta iğne arayanlar hakikatin ışığını perdeleyemezler.”
MHP ile AK Parti çelikten iradedir. Bu irade, Türkiye düşmanlarına göz açtırmayacaktır. Hiç kimse boşuna beklemesin. Boş yere hayal kurmasın. Cumhur İttifakı Türkiye'yi 2023'e taşıyacaktır.
CHP'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı 31 Mart'tan 17 gün sonra yani 17 Nisan'da mazbatasını almış, görevine şimdilik başlamıştır. Musakka edebiyatından veri tabanı altyapısını kopyalama teşebbüsüne kadar, mazbatalı şahıs gizli bir gündem çerçevesinde faaliyetlerini hızlandırmıştır. Ancak olağanüstü ihtilal süreci de çalışmaktadır. İstanbul'daki seçimlere şaibe karışmıştır. İstanbul'daki seçimlere derin ve delilli usulsüzlükler hakimdir.
Büyükçekmece ve Maltepe'de gün yüze çıkan vahim iddialar, yenilir yutulur türden değildir. En doğru ve makul kararı YSK verecektir. Bize göre İstanbul'daki seçimin yenilenmesi, maşeri vicdanı rahatlatacaktır. 17 gün boyunca mazbata ile yatan, mazbata ile kalkan, toplumu kutuplaştıran, siyasi tartışmaları stadyumlara kadar taşıyan Sayın İmamoğlu ve partisi, büyük bir yanlışın faili olmuşlardır. Mazbata almakla iş bitmemiştir, süreç sonlanmamıştır. Şimdi söz sırası YSK'dadır. (HABER MERKEZİ)