Ankara’da 18 kurum Süleyman Soylu ve Hulusi Akar'ı istifaya çağırdı
Ankara’da 18 kurum, Kemal Kılıçdaroğlu’ya yapılan saldırıda sorumlulukları olduğu gerekçesiyle Süleyman Soylu ve Hulusi Akar'ı istifaya çağırdı.
Fotoğraf: Evrensel
Ankara’da sendika, meslek odası ve demokratik kitle örgütlerinden oluşan 18 kurum, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ya yapılan saldırıda sorumlulukları olduğu gerekçesiyle İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ı istifaya çağırdı.
Ankara Tabip Odası, DİSK Ankara Bölge Temsilciği, Ankara Mimarlar Odası, Birleşik Taşımacılık Çalışanları Sendikası, Ankara Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası, Tüketici Hakları Derneği’nin de aralarında olduğu 18 kurum, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’ya yapılan saldırıyı ve linç girişimini kınadı. CHP İstanbul milletvekili Gökhan Zeybek ve Adana milletvekili Ayhan Barut’un da katıldığı basın toplantısında ortak açıklamayı yapan Mimarlar Odası Ankara Şube Başkanı Tezcan Karakuş Candan, saldırının iktidar eliyle toplumsal birlikteliğin parçalanmasının sonucu olarak herkese yapıldığını söyledi. Saldırganların bir an önce yargı önüne çıkarılmasını isteyen Candan, “Tüm bu süreçlerin tetikleyicisi olan İçişleri Bakanı ve Milli Savunma Bakanını istifaya çağırıyoruz” dedi.
"TÜRKİYE’Yİ BU KARANLIKTAN BİRLİKTELİK KURTARACAK"
İktidarın 31 Mart yerel seçimlerinde büyükşehirlerde kaybetmeyi hazmedemediğini ve bunun ülkeyi büyük bir tehlikeli sürece ittiğini belirten Candan, “Anadolu topraklarında binlerce yıldır birlikte yaşam kültürü tüm bu baskı ve saldırılara karşı yekvücut duracak kararlılıktadır Türkiye’yi bu karabasandan nefret değil, sevgi, ayrıştırma değil, birliktelik kurtaracaktır” dedi.
"SALDIRGANLARI BU HALE GETİRENLER TEŞHİR EDİLMELİ"
Açıklamanın ardından söz alan kurum temsilcilerinden Ankara Serbest Muhasebeci ve Mali Müşavirler Odası Başkanı Ali Şahin, insanları ayrıştıran, birbirine saldırtan dile karşı kenetlenilmesi gerektiğini vurguladı. Şahin, “Şehit cenazesine kimlerin katılacağını belirlemek kimsenin haddine olmamalı. O saldırıyı yapan insanları değil, onları bu hale getirenleri teşhir etmemiz lazım” dedi.
Ankara Tabip Odası Başkanı Vedat Bulut, basın organlarına ve siyasilere toplumsal şiddeti azaltma konusunda büyük görev düştüğünü belirterek, “Siyasilerin seçim döneminde kendilerinden olmayanları aşırı suçlayan konuşmaları oldu. İçişleri Bakanı “Bu olayda en büyük sorumluluk “Şehit cenazelerine CHP’lileri almayın” diyen İçişleri Bakanı Soylu’nundur ve istifa etmelidir. Milli Savunma Bakanı son derece hatalı bir konuşma yaptı. Madımak’taki gibi özel harp mı uyguluyorsunuz? Toplum iç savaşa sürüklenmemeli” dedi.
"MADIMAK’I TEKRAR YAŞADIK"
Pir Sultan Abdal 2 Temmuz Kültür Eğitim Vakfı Başkan Yardımcısı Emel Sungur da 2 Temmuz 1993’te Madımak’ta yaşanan olayı dün bir kez daha yaşadıklarını söyledi. Sungur, “2 Temmuz 1993’te Madımak’ta yaşanan acıyı çok yakından yaşayan biriyim. Dün o günü tekrar yaşadık. Madımak’ta da Tugay komutanı dün Milli Savunma Bakanı’nın verdiği mesajı verdi ve ardından bir katliam yaşandı. Bu nefret söyleminden vazgeçilmeli, sorumluların 6 kişi olmadığını biliyoruz, bu organize bir suçtur ve hepsi hesap vermeli” dedi.
"GEÇMİŞTEN HİÇ DERS ÇIKARILMAMIŞ"
Mimarlar Odası Yönetim Kurulu üyesi Ali Hakkan, Türkiye’nin benzer olayları daha önce de yaşadığını ve geçmişten hiç ders çıkarılmadığının dünkü olayla bir kez daha görüldüğünü söyledi. Hakkan, “Dünkü yaşanan olay başka şeylerin provası idi. Türkiye’nin bundan önemli gündemi olamaz. İhtiyacımız olan şey toplumu germek değil, sevgi, dostluk ve barış” dedi.
"DEMOKRASİ VE ADALET MÜCADELESİNDEN VAZGEÇMEYECEĞİZ"
CHP İstanbul milletvekili Gökhan Zeybek konuşmasında, 31 Mart yerel seçimlerinin ülkede bir şeylerin yanlış gittiğini düşünenleri bir araya getirmesi bakımından önemine dikkat çekti. Zeybek, AKP’nin ekonomik açıdan belediyelerin yüzde 80’ini kaybettiğini belirterek, “Kavganın koptuğu yer İstanbul. Ama biz bu kızgın demiri soğutacağız, asla provakosyanlara gelmeyeceğiz” dedi. CHP Adana milletvekili Ayhan Barut da demokrasi, hak, hukuk, adalet mücadelesinden asla vazgeçmeyeceklerini vurgulayarak, “17 yıldır ülkeyi yönetenler en büyük rant kaynaklarının elinden gitmesiyle hırçınlaştı. Öfkenin dili değil, barışın, umudun dili kazandı. Yaşanan saldırı bir planlama, senaryo eseri” dedi. (Ankara/EVRENSEL)