İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformundan 1 Mayıs açıklaması

Türk-İş, DİSK ve Hak-İş’e bağlı işçi sendikalarının oluşturduğu İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformu Avcılar’da 1 Mayıs öncesi açıklama yaparak işçi ve emekçileri başta kıdem tazminatı olmak üzere her türlü hak gasplarına karşı 1 Mayıs’ta alanlara çıkmaya ve mücadele etmeye çağırdı.

Avcılar Belediyesi önünde bulunan havuz başında yapılan ve çevreden ilginin yoğun olduğu açıklamaya KESK’e bağlı Tüm Bel Sen Sendikası ile Emek Partisi Avcılar İlçe Örgütü de destek verdi.

İlk olarak söz alan Tüm Bel Sen İstanbul 1 No’lu Şube Başkanı Kadri Kılıcı, “Emeğin hakları, demokratik, insanca yaşanabilecek bir ülke için bir araya geldik. Bugün egemenler ve sermaye; emeğin bütün haklarını ortadan kaldırmaya dönük bir programı bize dayatıyorlar. Krizin faturasını emekçilere çıkartma programı. Maliye Bakanı, ‘Kıdem tazminatını fona devredeceğiz’ dedi. Kıdem tazminatı kazanılmış en önemli hakkımızdır. Bu fonu sermayeye yatıracaklar. Bizler bu hakları mücadele ederek aldık. BES’e neden ihtiyaç duyuyorsunuz? Biz gerçek anlamda insanca yaşanacak emekli aylığı istiyoruz. Hem bireysel emeklilik hem kıdem tazminatı için; emeğin, demokrasinin, barışın tüm talepleri için beraber mücadele edeceğiz” diye konuştu.

Daha sonra İstanbul İşçi Sendikaları Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Erol Özdemir, basın açıklamasını yaptı. Açıklamaya Küçükçekmece’de 5 yaşındaki çocuğun istismara uğramasına değinerek başlayan Özdemir, “5 yaşındaki kız çocuğuna yapılan cinsel istismar ülkemizin yaşadığı çürümüşlüğün geldiği noktayı göstermektedir. Yıllardır eğitim ve sosyal politikalarda yapılan uygulamalar ne yazık ki çocuk ve kadınlara her türlü saldırı istismarı meşru hale getirmiştir. Bu 1 Mayıs’ın ana taleplerinden biri de ‘Çocuklarımıza dokunmayın’ olacaktır” dedi.

İŞÇİ VE EMEKÇİLERİN SORUNLARI ARTARAK DEVAM EDİYOR

1 Mayıs'a sayılı günler kala işçi ve emekçilerin sorunlarının artarak devam ettiğine dikkat çeken Özdemir konuşmasına şu şekilde devam etti:

“Yaşadığımız sorunların hiçbiri alın yazısı değil, sermaye düzeninin kâr hırsıyla bizlere reva gördüğü yaşamdır. Üreten, 12 saate kadar çalışan, asgari kölelik ücreti ile geçinmek zorunda kalan, örgütlenme hakkı elinden alınan, patronlarca her türlü baskıya maruz kalan bizleriz. İş sağlığı ve güvenlik tedbiri alınmadığından kaynaklı 1 yılda bir ilçe nüfusu kadar işçi arkadaşlarımızı iş cinayetlerinde kaybeden yine bizleriz. Borcunu ödeyemediğinden veya iş bulamadığından kaynaklı bebeklerimizi beşikte bırakıp intihar etmek zorunda bırakılan bizleriz. Her yıl patronların ağzına bakıp acaba ne zam verecek diye bekleyen, aldığı ücretin neredeyse yarısını ev kirası ve faturalara veren bizleriz. Özelleştirmelerle işsiz kalan, hukuksuzlukla güvensiz bir ortamda yaşayan, yarattıkları krizin bedelini ödetilmeye çalışılan emekçi halklar bizleriz, antidemokratik uygulamalarla diken üstüne yaşamak zorunda bırakılan yine bizleriz. Örgütleme hakkımız sendikal baraj saldırısı ile engellenirken patronlara dikensiz gül bahçesi yaratılmak isteniyor. Cinsel ve kimliksel sömürüye uğrayarak kadın cinayetlerine kurban giden yine işçi kadınlarımızdır.”

KAZANILMIŞ HAKLARIMIZI KORUMAK İÇİN 1 MAYIS’TA ALANLARA

“Yaşamın tüm bu zorluklarına karşı bunlarda yetmiyormuş gibi üstüne üstlük bir de çocuklarımızın yegane geleceği olan kıdem tazminatımız gasbedilmek için hedefe konmuş durumda bu ve her türlü hak gasplarına karşı bu 1 Mayıs her yıldan daha fazla önemi ile yaklaşıyor” diyen Özdemir şu çağrıda bulundu:

“İşçiler emekçiler kazanılmış hakları korumak ve daha güzel adil paylaşımın olduğu, demokratik, barış ve kardeşlik dolu bir gelecek istiyorsak 1 Mayıs'ta daha güçlü, örgütlü durarak alanlarda olmak taleplerimizi haykırmak, hepimizin omuzlarındaki sorumluluktur. Lütuf ve eğlence için değil sorumluluk ve mücadele için alanlarda olmalıyız.” (İstanbul/EVRENSEL)

TÜPRAŞ işçileri 1 Mayıs’ta “Kazanılmış haklarıma dokunma” diyecek

Diyarbakır'da 1 Mayıs çağrısı: Haklarımız için haykıracağız

Antalya'da 1 Mayıs çağrısı: Yoksulluğa, gericiliğe teslim olmayacağız