İzmir'de adalet nöbeti sürüyor: Karanlığa teslim olmayacağız
YSK'nin İstanbul seçimlerini iptal kararı sonrası Adalet Nöbeti başlatan İzmir Barosu, emek ve demokrasi güçlerinin katılımıyla eylemlerini sürdürdü.
Fotoğraf: Evrensel
YSK'nin İstanbul seçimlerini iptal kararı sonrası İzmir Barosu'nun başlattığı adalet nöbeti, İzmir Emek ve Demokrasi Güçlerinin katılımıyla üçüncü gününde de devam etti. Adalet nöbetinin üçüncü gününe Tükoder, TARİŞ işçileri, Adli Tıp Uzmanları Derneği, İzmir Psikologlar Derneği de katıldı.
Nöbet eyleminde yapılan konuşmalar şöyle oldu:
"KARANLIĞA TESLİM OLMAYACAĞIZ"
İzmir Baro Başkanı Özkan Yücel: "Bugün daha da kalabalığız. YSK kararı halkın iradesine darbedir. Karanlığa teslim olmayacağız dedik. Kanuna aykırı davranmak bu ülkenin rutini haline geldi."
"HESAP VERMEK ZORUNDASINIZ"
TTB Merkez Konsey Üyesi Mübeccel İlhan: "Hukuku yeniden yaratacağımızı bilmelisiniz. Bu halk hukuku katledenleri, parasını yandaşa aktaranları hukuksuzluğu yerle bir edenleri, halkın doktorlarına karşı hesap vermek zorundasınız."
"O SANDIK YSK'YE EMİR VERENLERİN SONU OLACAK"
SES Şube Eş Başkanı Fatih Sürenkök: "Haziran'da Gezi Direnişi yine 30 Mayıs'ta bir kaç kişinin isyanıyla başlamıştı. Milyonlar gezi eylemine katılmıştı. Burada oluşan ışık yanmaya başladı ve Türkiye'de aynı saatlerde sesleri duymaya başladık ve büyüyerek devam edecek. Ben inanıyorum ki 23 Haziran'da sandıktan demokrasi çıkacak, bahar yeniden çıkacak ve o sandık YSK'ye emir verenlerin sonu olacak."
"İŞÇİ UMUDUNU AKP DİKTATÖRLÜĞÜNE TESLİM ETMEYECEK"
DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı: "Bizler inanıyoruz biz o seçimi kazandık yine kazanacağız. Demokrasiden bahsetmiyorum yeniden kurulacak bir demokrasinin ateşini yakıyoruz biz burada. Demokrasi işçinin ekmeği, halkın umududur. İşçi ekmeğini, halk umudunu AKP diktatörlüğüne teslim etmeyecek. Tek ses olmak zorundayız. Bu nöbeti büyüteceğiz demokrasiyi getireceğiz."
"UMUDUMUZU KAYBETMİYORUZ"
İzmir Tabip Odası Başkanı Funda Obuz: "Adaleti arayan bir topluluk olduk, çok acı. Birkaç gün önce 'Savaş bir halk sağlığı sorunu' dediğimiz için 20 ay cezaya çarptırıldık. Ama bizler umudumuzu kaybetmiyoruz. En son seçim çalındı, bunun ne kadar adaletsiz olduğunu biliyoruz. Aslında onlar da biliyor. Bir şeyler söylememiz lazım. Çünkü susacağımız kadar sustuk daha kötü ne olabilir dediğimiz günleri yaşıyoruz, şaşırma duygumuzu kaybettik. Bunun için birarada olmak ve iktidara var olduğumuzu, ayakta olduğumuzu göstermek zorundayız."
DEMOKRASİ TARİHİNE KARA BİR LEKE
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri İzmir Barosunun başlattığı adalet nöbetine katılmadan önce Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde YSK’nin İstanbul seçimlerinin iptali kararını basın açıklamasıyla protesto etti.
Burada İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri adına açıklamayı okuyan İzmir Tabip Odası Sekreteri Lütfi Çamlı “Yüksek Seçim Kurulu üyeleri bu karar ile kanunun kendilerine verdiği yetkiyi kötüye kullanmışlardır. Evrensel hukuku ve halkın iradesini ayaklar altına alan bu karar, demokrasi tarihine kara bir leke olarak geçmiştir” dedi.
“YSK, AKP MHP İTTİFAKININ NOTERİ”
“Seçim kurullarının oluşumunda bir hata varsa sorumlusu kimdir? Hesap vermesi gereken kimdir? Yalnız ve yalnız YSK’dir” diyen Çamlı, YSK üyelerinin seçimlerle ilgili sorumluluklarını yerine getirmeyerek işledikleri suç sebebiyle istifa etmeleri gerektiklerini istedi.
YSK'nin kendi meşruiyetini ortadan kaldırdığını ve AKP-MHP ittifakının noteri haline dönüştüğünü vurgulayan Çamlı bir hukuk cinayetinin işlediğinin altını çizdi.
İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri yaptığı açıklamada tüm yurttaşları ve demokratik kitle örgütlerine her akşam 20.00 ile 21.00 saatleri arasında İzmir Barosu önünde tutulan demokrasi nöbetine katılım çağrısı yaptı.
DİKİLİ'DEN YSK KARARINA TEPKİ
Dikili Emek ve Demokrasi Platformu da Atatürk Meydanında basın açıklaması yaparak YSK kararını protesto etti. Basın açıklamasını okuyan Kifayet Ceylan ile Nurten Gültekin Çalık, “KHK ile hukuksuzca ihraç edilmesi gerekçe gösterilerek seçilmiş belediye başkanlarına mazbata verilmemesi utancına YSK’nin İstanbul kararı eklenmiştir. 6 Mayıs 2019 tarihli YSK kararıyla ülkemizde demokrasiden geriye kalan son haklardan birine, seçme ve seçilme hakkına da el uzatılmıştır” diye konuştu.
“YSK bu kararıyla, sandık kurullarının benzer biçimde teşekkül ettiği 24 Haziran Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde de ‘tam kanunsuzluk’ hali doğurmuştur” şeklinde ifade edilen açıklamada , “Bu ülkede demokrasiyi yeniden kuracak olan ise işçilerin, emekçilerin, halkın birleşik ve örgütlü mücadelesi olacaktır” dedi. (İzmir/EVRENSEL)