Milli Eğitim Müdürlüğü, öğretmen ve öğrencileri fişleme kararı aldı
Torbalı İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü okullara gönderdiği yazıda, sosyal medyada siyasi paylaşım yapan öğretmen ve öğrencilerin fişlenmesini istedi.
Fotoğraf: DHA
İzmir Torbalı’da öğretmen, personel ve öğrencilerin fişlenmesini öngören karar okul müdürleri toplantı karar metinde yer aldı. Karara göre sosyal medyada siyasi paylaşım yapanlar Milli Eğitim Müdürlüğüne bildirilecek. Eğitimcilerin, öğrencilerin ve velilerin itiraz ettiği karara Eğitim Sen de tepki gösterdi. CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan da TBMM'ye soru önergesi verdi.
Torbalı İlçe Milli Eğitim Müdürü Cafer Tosun imzası ile okullara gönderilen okul müdürleri toplantı karar metninde her biri ayrı tartışma konusu olabilecek kararlar alındı. Metinde öğretmen, personel ve öğrencilerin kişisel medya hesaplarında yasa dışı ve siyasi içerikli paylaşımların bulunması durumunda ilçe milli eğitim hukuk bölümüne bildirilmesi kararının yer aldığı öğrenildi. Konuyla ilgili Torbalı Eğitim Sen Temsilcisi Nuri Önder açıklama yaptı.
Okullarda asıl söz sahibi olması gereken eğitim emekçilerinin yok sayılarak sadece müdürlere başvurularak kararlar alınmasının yanlış olduğunu belirten Önder, “Çözüm adı altında alınan kararların yaşanılan sorunlarla çok ilgisi olmayacağı da aşikârdır. Kötü öğretmen, öğrenci ve veli yoktur kötü eğitim sistemi vardır. Eğitimde yaşanılan sorunların kaynağı ve çözüm merci olarak öğretmeni, öğrenciyi ve veliyi değil sistemi görmeye ve mücadelemize devam edeceğiz” dedi.
‘KARARLAR HANGİ GEREKÇELER İLE ALINMIŞTIR?’
Karar metinde yer alan “Okul yöneticisi, öğretmen, personel ve öğrencilerin kişisel medya hesaplarında yasa dışı ve siyasi içerikli paylaşımda bulunmaları tespit edilmesi durumunda İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü Hukuk Bölümüne bildirmesi kararı alınmıştır” denilmesini değerlendiren Önder, “Sonuç bildirgesinde yer alan bir maddeler ciddi anlamda rahatsız edici. İlçe Milli Eğitim Müdürü bünyesinde bir araya gelen okul müdürleri, acaba hangi gerekçe ile bu kararı almıştır? İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne savcılık tarafından bir emir mi verilmiştir? Hangi şikâyet üzerine kişisel medya hesapları incelemeye alınacaktır? Eğer İçişleri Bakanlığından, Valilikten, Kaymakamlıktan yürütülen bir soruşturma yoksa İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü kendisini hangi organın yerine koymaktadır? Bu madde kapsamında, okul müdürleri kendi mi gammazlayacaktır? Yoksa okul yöneticisi ibaresi göstermelik mi konmuştur? Okullarda bütün sorunlar çözülmesinden veya okul idarecilerinin yapacak işlerinin olmamasından kaynaklı mı onca öğretmen ve öğrencinin hesaplarının takibe alınması kararlaştırılmıştır? İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve takibi yürütmekle yükümlü kılınan okul yöneticileri yasa dışılık ve siyasi içerik tanımını ve sınırlamasını neye ve kime göre yapacaktır? Örneğin bu yaptığımız açıklama onlara göre suç kapsamına girmekte midir? Teknik olarak, onca insanın özel hesaplarının takibi, birkaç idareci eliyle yürütülemeyeceğine göre, okullarda birbirini gammazlamak üzere öğretmen ve öğrenciler mi görevlendirilecektir? Bu karar eğitim emekçilerini birbirine düşürmekten, okul yöneticilerinin öğretmenlerini ve öğrencilerini potansiyel suçlu gibi görmesinden başka bir şeye hizmet edecek midir?Özel hesapların takibe alınacağının açıklanması öğretmenlere dönük bir tehdit ve gözdağı mıdır? Bu karara karşı çıkan okul yöneticileri olmuş mudur yoksa oybirliği ile alınan bir garip karar mıdır?Kaymakamlık bu konu ile ilgili İlçe Milli Eğitim Müdürlüğünden bir açıklama ve bu kararın iptalini isteyecek midir?” diye sordu.
Eğitim Sen olarak her zaman eğitim emekçilerine birlikte mücadele ve dayanışma çağrısı yaptıklarını ifade eden Önder, “2023 Vizyon Belgesi, Öğretmenlik Meslek Kanunu, emeklilik ve iş güvencesi başta olmak üzere temel hak ve özgürlüklerin gaspına dönük yasal düzenlemeleri engelleyebilmek için eğitim emekçileri olarak tek çıkış yolumuz, örgütlü ve dayanışma içinde olmak, birlikte mücadele fikrinde birleşmektir. Bu ve buna benzer kararlar da emekçilerin birlik ve dayanışmasını engellemekten başka bir amaca hizmet etmediği de ortadadır” dedi.
MECLİS GÜNDEMİNE TAŞINDI
CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan da Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk tarafından cevaplanması istemiyle soru önergesi verdi.
Bakan, “Ne zamandan beri öğretmenlerin, öğrencilerin kişisel medya hesaplarının takip edilmesi, içeriklerinin ‘yasa dışı’ olup olmadığının kontrolü okul müdürleri, İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri ve dolayısıyla Milli Eğitim Bakanlığı’nın görev ve yetkileri arasında? Ne zamandan beri öğrencinin kişisel medya hesabında ‘siyasi’ paylaşım yapması suç oldu? Ve bunun takibi okul müdürlerine, milli eğitim müdürlüklerine kaldı? Okul yöneticileri eğitimi öğretimi bırakıp öğrencilerinin ve öğretmenlerinin sosyal medya hesaplarını mı takip edecek? Kendilerine verilen bu görevde ‘yasa dışı’ ve ‘siyasi içerik’ tanımını, tespitini ve sınırlamasını neye göre ve kime göre yapacak? Bu akıl alır bir iş değildir. Eğitimciler, düğmesiz cübbelerini ilikleyen yargıçların ve Saray yargısının işlerini yapamaz, yapmamalı. Milli Eğitim, ülkemizi muhasır medeniyetler seviyesine çıkaracak olan çocuklarımız için akılcı, bilimsel ve laik eğitim öğretim yönünde kararlar almalıdır. Bu mesnetsiz ‘karar’ derhal iptal edilmelidir” diye konuştu.
Bakan Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’a şunları sordu:
- Söz konusu karar ve verilen bu yetki hangi kanun ve Anayasa maddesi ile temellendirilmektedir?
- İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve takibi yürütmekle yükümlü kılınan okul yöneticileri ‘yasa dışı’ ve ‘siyasi içerik’ tanımını, tespitini ve sınırlamasını neye göre ve kime göre yapacaktır?
- İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü hangi şikâyet üzerine kişisel medya hesaplarını incelemeye alacaktır?
- “Okul yöneticisi, öğretmen, personel ve öğrencilerin kişisel medya hesaplarında yasa dışı ve siyasi içerikli paylaşımda bulunmalarının tespit edilmesi” okul müdürleri, İlçe Milli Eğitim Müdürlükleri ve dolayısıyla Bakanlığınızın görev ve yetkileri arasında mıdır?
(İzmir/EVRENSEL)