İHD: Cezaevinden cenazeler çıkmadan bir şeyler yapılsın
Kitle örgütlerini ziyaret ederek seslerini duyurmaya çalışan açlık grevi ve ölüm orucu eylemcilerinin anneleri, İnsan Hakları Derneği'ni ziyaret etti.
Açlık grevi ve ölüm orucu eylemcilerinin anneleri, İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Merkezi'ni ziyaret etti. İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan ile birlikte ortak basın toplantısı düzenleyen anneler, biran önce Öcalan üzerindeki tecridin kalkmasını ve açlık grevlerinin bitirilmesini istedi. Anneler adına konuşan Nezahat Teke, “Hemen, geç olmadan, cezaevinden cenazeler çıkmadan, annelerin yüreği bir daha yanmadan bir şeyler yapılsın”dedi.
"DURUMUN CİDDİYETİ ÇOK AÇIK VE NETTİR"
Annelerin sesine kulak verilmesi gerektiğini ifade eden İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, “Anneler eylemlerini sürdürürken birçok farklı kentte uygulanan polis müdahaleleri kabul edilemez. İşkence ve kötü muamele yasağına aykırı fiillerin annelere uygulandığını üzülerek gördük ve bir kez daha bu konuda İçişleri Bakanılığını uyararak annelerin protesto hakkına saygı göstermelerini istiyoruz. Sizin göreviniz annelere müdahale etmek değil güvenliğini sağlamak” dedi.
Hapishane kurallarının her yerde aynı uygulanması gerektiğini ifade eden Türkdoğan, “Leyla Güven'in açlık grevi 194. gününde hapishanelerde süresiz ve dönüşümsüz açlık grevi başladığından bu güne 156 gün geçmiş durumda. Bu açlık grevi eylemini ölünceye kadar sürdüreceğini ifade eden ilk 15 kişilik, 30 Mayıs'ta ve diğer 15 kişilik grup ise 10 Mayıs'ta başlamıştı. Bunlar sürdürüyorlar, durumun ciddiyeti çok açık ve nettir dolayısıyla ben Türkiye'yi, hükümeti, devlet yetkililerini, dünya kamuoyunu annelerin sesine kulak vermeye davet ediyorum” diye konuştu.
"BİZİM İÇİN SANİYELER ÖNEMLİYKEN NEDEN GÖRÜŞME GERÇEKLEŞMEDİ"
Diyarbakır'dan gelen annelerden Nezahat Teke, sokaklarda dayak yiyen saçlarından sürüklenen tüm anneler adına Ankara'da olduklarını söyleyerek, “Evlat acısı insanlara her şeyi yaptırıyor. Görüşmelerde engel olmadığı söylendi ama eğer engel yoksa bizim için saatler, saniyeler önemliyken neden şimdiye kadar görüşme gerçeklemedi” diye sordu.
Her an cezaevlerinden ölüm haberlerinin çıkacağı korkusuyla yaşadıklarını belirten Teke, “Tüm kurumlardan, sivil toplu örgütlerinden, insanım diyen herkesten destek istiyoruz. Sesimizi duyurana kadar herkese gideceğiz” dedi. Annelerinin hepsinin altmış yaş üstünde ve ramazan ayına rağmen evlatlarını yaşatmak için sokaklarda olduğunu söyleyen Teke, “Hemen, geç olmadan, cezaevinden cenazeler çıkmadan, annelerin yüreği bir daha yanmadan bir şeyler yapılsın, İmralı görüşmesi yapılsın. İçimizde hep bir ümit bekliyoruz. Çocuklarımız bu durumdayken kimse bizim evde oturmamızı beklemesin” diye konuştu.
"YANAN YÜREĞİMİZİN SESİNİ DUYUN"
Çocuklarının artık konuşmak için dillerinin dönmediğine dikkat çeken Teke, “Eğer benim evimde sulamayı unuttuğum bir çiçek varsa solduğunda vicdan azabı çekiyorum. Ama maalesef gencecik evlatlarımız cezaevlerinde her gün soluyor, dakika dakika ölüme yaklaşıyorlar. Derdimiz budur. Ankara çözüm yeri ve buradan biran önce çözüm çıksın. Evlatlarımızın kulakları duymuyor, gözleri iyi görmüyor, yutkunmaktan konuşamıyorlar, görüşe gitmeye cesaret edemiyoruz. Yanan yüreğimizin sesini duyun” dedi.
Konuşmasını Kürtçe yapan Ayşe Alıcı ise adalet talep ederken seslerinin duyulmasını istedi ve konuşma sırasında fenalaşarak, devam edemedi. (Ankara/EVRENSEL)
EYLEMLERİNİ MECLİS'TEN HDP’YE TAŞIYAN ANNELER: KİMSENİN YÜREĞİ YANMASIN
Mecliste yaptıkları eylemi HDP Genel Merkezine taşıyan Barış Anneleri, "Çocuklarımızın talebi yerine gelene kadar buradayız" diyor.
Abdullah Öcalan üzerindeki tecridin kaldırılması talebiyle cezaevlerinde açlık grevinde olan tutukluların anneleri Adalet Bakanı ile görüşmek için salı gününden cumartesi gününe kadar TBMM'de sürdürdükleri eylemlerini 19 Mayıs'ta HDP Genel Merkezine taşıdı. Anneler, talepleri yerine getirilene kadar Ankara’dan ayrılmayacaklarını söyledi.
Mezopotamya Ajansından Berivan Altan ve Selman Güzelyüz'ün haberine göre 5 gün boyunca TBMM'de çocuklarının taleplerinin yerine gelmesi için bekleyen anneler bundan sonra da kitle örgütlerini ziyaret ederek seslerini duyurmaya çalışacak.
"SANİYELERİN ÖNEMİ VAR"
Çocuklarının talepleri kabul edilene kadar Ankara’da ayrılmayacaklarını belirten annelerden Nuran Tarlak, Diyarbakır’dan Ankara’ya oğlunun sesini duyurmak için gelen annelerden. Eylemlerini daha görünür hale getirmek için HDP Genel Merkezi'ne geçtiklerini söyleyen anne Tarlak, “Mecliste artık eylemimiz ses getirmiyordu. Ses getirmek için bundan sonraki süreçte Ankara’da farklı şekillerde çocuklarımızın sesini duyurmaya çalışacağız. Çocuklarımız için artık saniyelerin önemi var. Orada durmak, saatlerin geçmesini beklemeyi artık vicdanımız kaldırmıyor. Çocuklarımız için gerekirse kurum kurum gezeceğiz sesimiz duyulsun diye. Elimizden ne gelirse yapacağız” dedi.
"AÇIKLAMA YAPTILAR AMA HALA BİR AVUKAT GİTMEDİ"
Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'ün yaptığı açıklamadan bu yana İmralı’da görüşme olmamasına tepki gösteren Tarlak, “Bizim çağrımız sadece Adalet Bakanı’nın sözlü olarak televizyonda ‘kaldırdık’ demesi değil. Ne zaman görüşme sağlıklı bir şekilde olmaya başlarsa o zaman çocuklarımız grevleri bırakacak. Açıklama yaptılar ama hâlâ bir avukat gitmedi. Ailesi gitmedi. Çocuklarımızın talebi yerine gelene kadar buradayız” ifadelerini kullandı.
"ÇOCUKLARIMIZ İÇİN NE GEREKİYORSA YAPACAĞIZ"
Balıkkesir Kepsut Cezaevi’nde açlık grevinde olan Tarık Alıcı’nın annesi Ayşe Alıcı, "Gözlerimiz önünde çocuklarımız eriyor. Hiçbir adım atılmıyor. Çocuklarımızın sesini duyurmak için daha fazla mücadele edeceğiz. Meclisten geldik ama işimiz yeni başlıyor. Ne gerekiyorsa çocuklarımız için yapacağız. Artık bir günün, bir saatin, bir saniyenin önemi var.”
"DARBEDİLİYORUZ, YERLERDE SÜRÜKLENİYORUZ"
Açlık grevindeki Berivan Bitmen’in ablası Afiye Bitmen de cezaevi önlerinde ve parklardan duyuramadıklarını seslerini duyurmak için Ankara’ya geldiklerini söyledi. “Sesimizi duyuyorlar ama duymazlıktan geliyorlar” diyen Bitmen, şöyle konuştu:
“Üstüne üstelik darbediliyoruz, yerlerde sürükleniyoruz. ‘Belki bizi Meclise almazlar, gözaltına alırlar, müdahale ve darbederler. Ama ne olursa olsun Ankara’ya gideceğiz’ dedik. Bundan HDP’li vekillerin de haberi yoktu. Kendi kendimizi örgütledik ve yola çıktık. Buraya geldikten sonra Mecliste oturacağımızı da söylemeden içeri girdik. Sonrasında Mecliste kaldık, sesimiz biraz duyuldu. Ancak çocuklarımız hâlâ grevde, sesimizi artık daha farklı şekilde duyurmaya çalışacağız.”
"HER ZAMAN BİRLİKTE YANAYIZ"
Cezaevlerinde artan baskıları da değerlendiren Bitmen, “Bunları yapanlar, ne hükümetin iyiliğini istiyor ne de bizim. Bunu yapanlar ayrıştırmayı esas alıyor. Biz anneler her zaman birlikten yanayız. Bu devlette hepimizin yeri var. Hepimiz eşit şekilde oturabilir, nefes alabiliriz; haklarımız eşit olsun” dedi.
"İSMİNDEKİ ADALETİ TAM SAĞLASIN"
Adalet Bakanı Gül'e çağrıda bulunan Bitmen, şunları söyledi:
“Nasıl ki dünyaya karşı ve tüm Türkiye’ye ‘Yasak kalktı’ açıklaması yaptı. Attığı adımı tam atsın, yarım bırakmasın. İsmindeki adaleti tam sağlasın. Artık kimsenin yüreği yanmasın. Ağır bedeller verilmeden sesimiz duyulsun. Artık dakika bile bizim için önemlidir.” (HABER MERKEZİ)