Sultanahmet Camisi restorasyonunda pencerelerin kırılması tepki çekti

400 yıllık Sultanahmet Camisi'nin konservasyon ve restorasyon çalışmaları kapsamında dış cephedeki pencerelerin içlerinden metal çubuklar geçirilmesi için kırılması tepki çekti. Restorasyonu üstlenen İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü, kırılan yerlerin 1960'lardan sonra yapıldığını ve tarihi bir değerinin olmadığını açıkladı.

Osmanlı mimarisinin ilk ve tek 6 minareli camisi olan ve çinileri dolayısıyla "Mavi Cami/Blue Mosque" diye anılan Sultanahmet Camisi, yıllar içinde birçok kez restore edildi. Osmanlı padişahı I. Ahmed tarafından mimar Sedefkar Mehmet Ağa'ya yaptırılan ve 1617'da ibadete açılan caminin "en kapsamlı restorasyonu" ise 6 Temmuz 2017'de başladı. 22 aydır süren çalışmalar sırasında caminin avlu duvarının etrafına da çelik iskeleler kuruldu.

İskele kurulurken dışlık pencerelerin içlerinden metal çubuklar geçirilmesi için kırılması tepkiye neden oldu.

"DİKKATLİ ÇALIŞMAYI GEREKTİREN BİR RESTORASYON" DEMİŞLERDİ

Her gün binlerce turistin ziyaret ettiği camide süren çalışmalara ilişkin AA'ya konuşan İstanbul Vakıflar 1. Bölge Müdürü Mürsel Sarı, "Sultanahmet Camisi, İstanbulumuzun, ülkemizin en önemli eserlerinden biri. Mimar Sinan üslubunda Mimar Sedefkar Mehmet Ağa tarafından 1617 yılında inşaatı tamamlanmış. Çok önemli bir eser olması dolayısıyla ibadeti aksatmamamız gerekiyor, yoğun ziyaretçi akınını da engellemeden restorasyonu yapmak gerekiyordu. Onun için daha dikkatli çalışmayı gerektiren bir restorasyon" demişti.

MÜDÜRLÜK, 31 RESTORASYON-UYGULAMA PROJESİ DAHA YÜRÜTÜYOR

Sarı, ayrıca Vakıflar 1. Bölge Müdürlüğü olarak 58 projeyi yürüttüklerini ve bunların 32'sinin restorasyon-uygulama işi olduğunu belirtmişti. Bu restorasyonların tutarının 250 milyon TL'nin üzerinde olduğuna dikkat çeken Sarı, "Beyazıt, Teşvikiye, Rüstem Paşa, Yeni Cami gibi önemli camilerin restorasyonları devam ediyor. Bunlar da tamamlandığında, selatin camilerinin tamamının restorasyonu yapılmış olacak" ifadelerini kullanmıştı.

Bu projelerde de benzer manzaraların oluşup oluşmayacağı merak konusu.

SOSYAL MEDYADA TEPKİ YAĞDI

Uygulamaya Twitter üzerinden dile getirilen tepkilerden bazıları şöyle:

19 Mayıs 2019

20 Mayıs 2019

19 Mayıs 2019

20 Mayıs 2019

19 Mayıs 2019

"1960'LARDAN SONRA YAPILMIŞ VE ORİJİNAL OLMAYAN YAPILAR"

Tepkiler üzerine açıklama yapan Mürsel Sarı, çalışmaların bilim kurulu gözetiminde titizlikle devam ettiğini söyledi. “Pencere dediğiniz yerlere biz 'içlik' ve 'dışlık' diyoruz. İşte bunları söktük" diyen Sarı, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bunlar, 1960'lardan sonra yapılmış ve orijinal olmayan yapılar. Sosyal medyada az önce baktık. Birisi, '414 yıllık pencereyi ne yaptın' diye soruyor. Bu orijinal değil ki. Bunlar çimentodan yapılmış donatılar. Biz bütün çimentoları yapıdan uzaklaştırıyoruz. Çünkü günümüz restorasyon tekniğine zarar veriyor. 14.11.2011 tarihinde bilim kurulu tarafından alınan karar var. Bu kararda, 'Çimentolu niteliksiz içlik ve dışlıkların sökülmesine' diye karar vermiş. Karara göre bir numune yaptık ve restorasyonda bunları yapıya uygulayacağız. Şimdi tüm bunları bilmeden sosyal medyada paylaşmak, başta vakıflar çalışanı olarak emeğimize saygısızlıktır. Ayrıca bilim heyeti hocalarımızın bilimine ve ilmine yapılmış saygısızlıktır. Bakın biz burada çelik platform koyduk, alttaki orijinal döşemelere zarar vermesin diye ahşap takozlar koymuşuz." (İstanbul/EVRENSEL)