24 Mayıs 2019 23:22

Ankara İSİG Meclisinin çalışması ortaya koydu: İş cinayeti rejimi!

Ankara İSİG Meclisi: İşçiler çok çalıştırılıyor, yetmiyor ek iş yapıyor, işyerinde söz hakkı verilmiyor, önlem alınmıyor.

Ankara İSİG Meclisinin çalışması ortaya koydu: İş cinayeti rejimi!

Fotoğraf: Pixabay

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği Meclisinin Ankara’da yaptığı anket çalışması fabrikalarda işçilerin ölümüne çalıştırıldığını ortaya koydu. Ankete göre işçiler uzun süre çalışıyor, ücret yetmediği için ek iş yapıyor, fabrikalarda iş güvenliği önlemi alınmıyor, sendikalar işçi sağlığına ilişkin faaliyet yürütmüyor. İş kazaları ve iş cinayetlerinin rutin hale geldiği fabrikalarda, iş cinayeti rejimi işliyor.

Anket çalışması Ankara’da istihdamının işkollarına ve sektörlere göre ağırlığı baz alınarak 272 kişiyle yapıldı. İşçilerin yüzde 74,7’si erkek ve yüzde 25,3’ü kadın, yüzde 75,2’si 26-50 yaş aralığında bulunurken, yüzde 14,8’ini ise 18-26 yaş aralığı oluşturdu. İşçilerin yüzde 12’si ilkokul mezunu, yüzde 14’ü ilköğretim (ortaokul) mezunu, yüzde 49’u lise mezunu ve yüzde 24’ü üniversite mezunu. İşçilerin yüzde 34’ü sendikalı olmasının, gerçek durumun ankette yer alandan daha vahim olduğuna işaret ettiği belirtildi.

Ankette şu veriler yer aldı:

İŞÇİLER ÇOK ÇALIŞIYOR

İşçilerin yüzde 48,5’i 1-8 saat arası çalışırken, yüzde 38,6’sı 9-10 saat, yüzde 11,03’ü 11-12 saat, yüzde 1,84’ü ise 13 saat ve üzerinde çalıştırılıyor. SGK verilerine göre ise iş kazalarının dörtte biri 9. çalışma saati ve sonrasında gerçekleşiyor. İşçilerin yüzde 68’i fazla mesaiye kaldıklarını belirtirken, mesaiye kalan işçilerin yüzde 34’ü kendilerinin onayı alınmadığını belirtti.

EK İŞ ÇİFTE RİSK DEMEKTİR

Araştırmaya katılan her 4 işçiden birisi (yüzde 24) ek iş yaptıklarını söyledi. Ekonomik kriz bu rakamı daha da büyütürken, işçinin dinlenme süresini de çalışarak geçirmek zorunda kalması çifte risk anlamına geliyor. Ankete katılan işçilerin yüzde 13’ü sigortasız işlerde çalışıyor. Sigortasız çalışan işçilerin yüzde 60’ı son 1 yılda işyerlerinde iş kazası yaşandığı ifade etti. Zira sigortasız çalışan işçilerin yüzde 51’i işyerlerinde koruyucu donanım ve ekipmanların temin edilmediğini, yüzde 3’ü bu konuda bilgilerinin olmadığını dile getirdi.

EĞİTİM VERİLMİYOR KURUL İŞLEMİYOR

Patronlar, işçilerin işkolunun tehlike durumuna göre yasa gereği zorunlu olarak vermesi gereken iş sağlığı ve güvenliği eğitimlerini ise ya vermiyor ya da kağıt üzerinde verildi gösteriyor. 50’den fazla çalışan olan işyerlerinde kurulması zorunlu olan “iş sağlığı ve güvenliği kurulları” da kağıt üzerinde göstermelik işliyor, işçilerin çoğu bu kurulun varlığından dahi haberdar olmuyor. Ankete katılan işçilerin yüzde 47’si işyerlerinde iş sağlığı ve güvenliği kurulu olduğunu söylerken, yüzde 33’ü kurul olmadığını, yüzde 20’si ise bilgilerinin olmadığını söyledi. İşçilerin ancak yüzde 17’si bu kurulun gündeminin belirlenmesinde işçilerin söz sahibi olduğunu düşünürken, yüzde 40’ı işçilerin söz sahibi olmadığını, yüzde 43’ü ise bu konuda bir bilgilerinin olmadığını dile getirdi.

İŞYERİ HEKİMİ VE İŞ GÜVENLİĞİ UZMANLARI ÇALIŞTIRILMIYOR

Araştırmaya katılan emekçilerin yüzde 28’i işyerlerinde işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı bulunmadığını söyledi. Yüzde 19’u ise işyerlerinde bir işyeri hekimi ve iş güvenliği uzmanı bulunup bulunmadığı konusunda bilgilerinin olmadığını ifade etti. Çalıştığı işyerinde İSİG profesyoneli olduğunu söyleyenlerin oranı ancak yüzde 53.

İŞÇİLER TEHLİKE VE RİSKLERE KARŞI KORUNMASIZ

Araştırmaya katılan işçilerin önemli bir kısmı işyerindeki tehlike ve riskleri bildiğini ifade etti (Yüzde 78). Yüzde 15’i tehlike ve riskleri bilmediğini, yüzde 7’si ise bilgilerinin olmadığını dile getirdi. Ancak, asıl sorun işçilerin büyük bir kısmının bildiğini ifade ettiği tehlike ve riskler konusundaki sınırlılık. Araştırmamızda bu tehlike ve risklerin neler olduğu sorusuna işçilerin ancak küçük bir kısmı yanıt verdi.

KORUYUCU DONANIM VERMİYOR

Emekçilerin yüzde 34’ü koruyucu donanım ve ekipmanların verilmediğini, yüzde 18’i ise bu konuda bir bilgilerinin olmadığını ifade etti. Bu ekipmanların sağlandığını ifade eden işçilere verilen kişisel koruyucu ve donanım ekipmanlarının ise ancak temel düzeyde karşılandığı ortaya çıktı. Kişisel koruyucu ve donanım ekipmanlarının verilmediğini ifade edenler taşımacılık, tarım-ormancılık, tekstil, gıda ve inşaat işkollarında yoğunlaşmaktadır. Taşımacılık ve tarım/orman işkolundaki emekçilerin yüzde 75’i kişisel koruyucu ve donanım ekipmanları verilmediğini ifade ederken, tekstil işkolunda çalışanların yüzde 67’si, gıda işkolunda çalışanların yüzde 47’si, inşaat işkolunda çalışanların yüzde 43’ü kişisel koruyucu ve donanım ekipmanlarının verilmediğini belirtti. 

İŞ KAZALARI VE İŞ CİNAYETLERİ RUTİNLEŞTİ

İşçilerin yarıya yakını (yüzde 44’ü) son bir yılda çalıştığı işyerinde iş kazası yaşandığını, yüzde 38’i ise iş kazası yaşanmadığını söyledi. İşçilerin yüzde 18’inin ise işyerinde son bir yıl içerisinde iş kazası yaşanıp yaşanmadığı ile ilgili bir bilgisi yok. İşyerlerinde uzuv kayıplı iş kazası yaşanıp yaşanmadığı sorusuna ise emekçilerin ancak yüzde 60 “hayır” yanıtını verdi. 

Araştırmaya katılan her 10 emekçiden 3’ü çalışma yaşamları boyunca en az 1 kez iş kazası yaşamış. Her 100 işçiden en az 15’i ise işyerinde yaşanan bir iş cinayetine tanık olmuş.

İşçilerin yüzde 20’si yaşanan kazaların ardından bir rapor tutulmadığını belirtirken, iki işçiden birisi (yüzde 44) bu konuda bir bilgisinin olmadığını söyledi.

Yaşanan iş kazalarının ardından işyerinde gerekli önlemlerin alınıp alınmadığı sorusuna işçilerin yüzde 29’u herhangi bir önlemin alınmadığı şeklinde yanıtlarken, yüzde 36’sı önlem alınıp alınmadığı konusunda bilgilerinin olmadığını ifade etti.

Araştırmaya katılan emekçilerin yüzde 43’ü periyodik muayenelerden geçtiğini ifade ederken, yüzde 57’si periyodik olarak muayene edilmediğini belirtti. İşçilerin meslek hastalıkları ile ilgili bilgileri ise oldukça sınırlıdır. Buna rağmen, araştırmaya katılan emekçilerin yüzde 35’i işe bağlı bir hastalıklarının olduğunu ifade ederken, yüzde 53’ü bir meslek hastalığı olmadığını, yüzde 11’i ise meslek hastalığı olup olmadığına ilişkin bilgisinin olmadığını söyledi.

İŞYERLERİ SAĞLIKLI VE GÜVENLİ DEĞİL

İşçilerin yüzde 48’i işyerini sağlıklı ve güvenli bulurken, işçilerin yarısından fazlası (yüzde 52’si) çalıştığı yerin sağlıklı ve güvenli olmadığını düşünüyor. Petro-kimya işkolunda çalışan emekçilerin yüzde 86’sı işyerinin sağlıksız ve güvensiz olduğunu düşünürken, inşaat işçilerinin yüzde 80’i, sağlık emekçilerinin yüzde 64’ü işyerini sağlıksız ve güvensiz buluyor.

İŞÇİ SAĞLIĞI SENDİKALARIN GÜNDEMİNDE DEĞİL

İSİG tarafından yapılan açıklamada, iş cinayetlerinde yaşamını yitirenlerin yüzde 98’inin sendikasız olduğuna dikkat çekilerek “Sendikalı olmak, işçilerin sağlıklarını ve güvenliklerini korumaları, söz ve karar sahibi olmaları bakımından başlıca şarttır. Ancak örgütlü işçiler, üretim ve denetim sürecinde söz sahibi olabilmektedir. Araştırmaya katılan işçilerin yüzde 66’sı örgütlü değildir. Örgütsüz işçiler bakımından işyerleri çok daha sağlıksız ve güvensiz yerlerdir” dendi. Sendika yönetimlerinin de eleştirildiği açıklamada şu ifadelere yer verildi: “İşçi sağlığı ve iş güvenliği işçilerin en önemli sorunlarından biriyken, araştırmamıza katılan işçilerin yüzde 74’ü işyerlerinde işçi sağlığı ve iş güvenliğiyle ilgili hiçbir faaliyette bulunmadığını söylemiştir. İşçilerin yüzde 20’si işyerlerinde işçi sağlığı ve iş güvenliği ile ilgili toplantı yapıldığını söylemektedir. Ancak yüzde 2’si grev yapıldığını söylerken, basın açıklaması, iş bırakma, iş yavaşlatma gibi eylemlere çok az başvurulduğu görülmektedir. İşçilerin en can alıcı sorunlarından biri olan işçi sağlığı ve güvenliğinin sendikaların ana gündemlerinden biri olduğunu ya da etkin eylem/örgütlülük yarattıklarını söylemek mümkün değil. Araştırmaya katılan her 4 emekçiden 3’ü (yüzde 73’ü) bu hususta sendikaların hiçbir faaliyette bulunmadığını ifade ederken, yüzde 20’si sendikaca eğitim toplantısı düzenlendiğini ifade etmiş, yüzde 5’i ise işyerindeki sendika tarafından gazete, bildiri, broşür dağıtıldığını ifade etmiştir.” (İstanbul/EVRENSEL)

Evrensel'i Takip Et