YARSAV Eski Başkanı Eminağaoğlu: YSK kendi iptal nedenini değiştirdi
YSK'nin İstanbul seçimlerini iptaline ilişkin gerekçeli kararını YARSAV Eski Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu Evrensel'e değerlendirdi.
Fotoğraf, YARSAV Eski Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu'nun Facebook hesabından alınmıştır
Derya KAYA
Ankara
YARSAV Eski Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu, YSK’nin gerekçeli kararıyla iptal nedenini değiştirdiğini ve kendisiyle çelişen bir karar aldığını söyledi. YSK'nin ilk kararında açıkladığı sandık başkanlarının kamu görevlisi olma zorunluluğunun 16 Mart 2018’de yapılan değişiklik ile getirildiğini ve bir yıl uygulanmaması gerektiğini belirten Eminağaoğlu, "Yerel seçim takvimi 1 Ocak’ta başladı. Uygulanamayacak bir yasa nedeniyle seçimleri iptal etmiş durumda. YSK iptal kararı verebilmek için hukukun dışına çıkmıştır." dedi.
YSK’nin İstanbul seçimlerini iptaline ilişkin gerekçeli kararını YARSAV Eski Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu Evrensel'e değerlendirdi.
YSK’nin 6 Mayıs’ta ilk açıkladığı iptal nedeninin sandık başkanı ve üyelere ilişkin olduğunu hatırlatan Eminağaoğlu, gerekçeli kararda sandık başkanları dışında yeni kararlar da alındığını belirtti. Eminağaoğlu, YSK’nin gerekçeli kararla iptal nedenini değiştirdiğine ve kendi kararıyla çeliştiğine dikkat çekti.
Eminağaoğlu, "YSK ilk kararında sandık başkanlarının kamu görevlisi olmamasını tek neden olarak ortaya koyarken, gerekçeli kararında, bunu tek başına yeterli görmemiş ki, kısıtlı seçmen, sandık sonuç tutanağı gibi ekleme yapma gereği duymuş. Bu YSK’nin iç çelişkiye düştüğünü gösteriyor. İlk iptal kararı açıklandığındaki nedenin, iptal gerekçesini oluşturması gerekiyordu. YSK kendi kararıyla oynamıştır, hukuken açıklanabilir bir tarafı yok" dedi.
Eminağaoğlu, YSK’nin iptal nedeni olarak göstermediği durumlar hakkında gerekçe yazmasının söz konusu olamayacağına karşı oy kullanan YSK üyesi Cengiz Topaktaş’ın da şerhinde değindiğini söyledi.
UYGULANAMAYACAK BİR YASA NEDENİYLE SEÇİMLER İPTAL EDİLDİ
YSK’nin seçim sürecinde sandık başkanlarına ilişkin aldığı kararlarla sandık kurullarının oluşumunun sonuca etki etmediğini ortaya koyduğunu ifade eden Eminağaoğlu, sandık başkanlarının kamu görevlisi olma zorunluluğunun 16 Mart 2018’de yapılan değişiklik ile getirildiğini ve bir yıl içerisinde uygulanmaması gerektiğini söyledi. Eminağaoğlu, “Yerel seçim takvimi 1 Ocak’ta başladığı için bu seçimde uygulanmaması gerekiyor. Sandık kurullarının 4 Mart’ta oluşturulduğu göz önüne alındığında bile bu bir yıllık süre dolmamış gözüküyor. Uygulanamayacak bir yasa nedeniyle seçimleri iptal etmiş durumda. Anayasa’nın 67. maddesini görmezden gelmiş, anayasaya aykırı davranmış, iptal kararı verebilmek için hukukun dışına çıkmıştır” dedi
YEDEK ÜYELERİN OY KULLANMASI ANAYASAYA AYKIRI
Eminağaoğlu, YSK’nin yedek üyelerle toplanarak karar almasının da anayasaya aykırı olduğunu belirtti. YSK’nin 1961’den bu yana 7 kişi ile toplandığını kaydeden Eminağaoğlu, “Anayasa Mahkemesi’nin 2007 yılında verdiği yedek üyelerin hiçbir toplantıya katılamayacağı kararı gözetilmemiştir. 7 üye ile toplansa buradaki 4 karşıt oy red anlamına gelecekti. Reddedilmiş bir kararı kabul edilmiş bir karar olarak açıkladılar. Hem anayasayı hem Anayasa Mahkemesini tanımayarak, AKP’nin beklediği karar çıkıyor” dedi.
"AKP KENDİ AMACI İÇİN HER TÜRLÜ YASAYI İHLAL EDİYOR"
AKP’nin itiraz gerekçeleri arasında yer alan kısıtlı seçmene ilişkin verileri elde ediliş yönteminin de kişisel verilerin gizliliğini ihlal anlamına geldiğini belirten Eminağaoğlu, bu durumun AKP’nin ne kadar tehlikeli adımlar attığını gösterdiğini söyledi. Kanıtların ancak hukuka uygun elde edilebileceğini belirten Eminağaoğlu, benzer şekilde İyi Parti’nin kısıtlı seçmene ilişkin itirazının hukuka uygun toplanmadığı gerekçesiyle kabul edilmediğini söyledi. AKP’nin kısıtlı seçmene ilişkin verileri yasal yollarla elde ettiğini ortaya koyması gerektiğini ifade eden Eminağaoğlu, “Adalet Bakanlığı’nın UYAP sisteminde kısıtlı seçmene ilişkin arama yapılabiliyor. ‘UYAP kim tarafından , nasıl yönetiliyor?’ sorusu sorulmalı. Hukuka uygun bir kanıt değil bu açıdan. YSK’nin bu listeleri AKP’ye sunan kişiler hakkında suç duyurusunda bulunmalı. Bu veriler sonuca etkili sayıya ulaşmıyor ama AKP’nin kendi amacı için hukuk tanımaması ve her türlü yasayı ihlal etmesi, her türlü kanunsuzluğu yaşatması anlamına geliyor” diye konuştu.