Dicle Deli'nin babası: Alanı kana bulayanlar terörist olarak lanse ediliyor mu?
KESK İstanbul Şubeler Platformu, Ankara Katliamı’nda yaşamını yitiren Dicle Deli’yi “terörist” ilan eden AKP'li Serkan Bayram için savcıları göreve davet etti.
Fotoğraf: Evrensel
Eylem NAZLIER
İstanbul
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) İstanbul Şubeler Platformu, 10 Ekim Ankara Katliamı’nda yaşamını yitiren Dicle Deli’yi “terörist” ilan eden AKP Milletvekili Serkan Bayram’a tepki göstermek için Tüm Bel-Sen 1 No'lu Şube’de bir araya geldi. Toplantının olduğu salona “Asıl terörist sizsiniz Dicle Deli barış güvercinidir! Size inat sözümüz var” pankartı asıldı. Toplantıya DİSK Limter-İş Genel Başkanı Kamber Saygılı, Deli’nin babası Faik Deli ile Dev Yapı İş Başkanı Özgür Karabulut katıldı.
"BENİM KIZIM TERÖRİST DEĞİLDİ"
AKP Milletvekili Serkan Bayram’ı kınayarak sözlerine başlayan Dicle Deli'nin babası Faik Deli, "Bizde bu ülkede yaşanan antidemokratik, faşizan politikalara karşı hem sendika yöneticisi olarak hem de bir yurttaş olarak çocuğumla beraber yüzbinler gibi o alandaydım. Yüzbir yoldaşımız o gün katledildi, onlardan biri de göz bebeğim Diclemdi. Hem hukukçu kimliği hem milletvekili olan bir insan tarafından 22 Nisan'da atılan bir tweet ile Dicle 'terörist' ilan edildi. Benim kızım terörist değildi. Benim kızım benim göz bebeğim, ailemizin gururu ve bir demokrasi şehitidir. Biz bu 'terörist' kelimesini asla kabul etmeyeceğiz. Demokratik ve hukuki hakkımız ne ise bunun takipçisi olacağız. Gerekli hukuki işlemleri başlatacağız. O alanı kana bulayanları terörist olarak lanse ediyorlar mı? Edemiyorlar çünkü kendileri besliyorlardı, kendileri de aynı anlayışla besleniyorlar"diye konuştu.
Daha sonra basın metnini Eğitim Sen 3 No’lu Şube Başkanı Ayfer Koçak okudu. “Savaşa inat barış hemen şimdi” diyerek yaptıkları mitinge saldırı olduğunu hatırlatan Koçak, “Haklıydık ve öldürüldük. Katliam alanındaki cenazelere ve hayata tutunmaya çalışan yaralılarımızın üzerine gaz sıkılmasının tanığıyız. Bizler, hastanelerde yaşamını yitirdiklerimizin cenazelerini almaya, defnetmeye, yüzlerce yaralımıza kan bulmaya, hatta hastanelerde oda bulmaya çalışırken, iktidarın anket çalışması yaptığına, oylarının 2.5 puan arttığının söylendiğine tanık olduk” dedi. Yargı sürecine de değinen Koçak, “Yargının sergilediği tutum devlet içerisindeki katliamın sorumlularının korunduğunu göstermektedir” dedi.
"SUÇU VE SUÇLUYU ÖVMEKTİR"
AKP’li milletvekili Serkan Bayram’ın 22 Mayıs’ta attığı tweete işaret eden Koçak, “Başkentin göbeğinde yaşanan katliamda dönemin iktidar partisi olmaktan kaynaklı sorumluluğu olan AKP, aradan 4 yıl geçmesine rağmen hala ne kaybettiklerimizin ailelerine, ne yaralılarımıza ne de örgütlerimize başsağlığı dilememiş ve geçmiş olsun dememiştir. Aksine zaman zaman temsilcilerin yaptığı sorumsuz açıklamalarla katliam meşrulaştırılmaya çalışılmıştır. Son olarak Serkan Bayram’ın paylaştığı tweette katliamda kaybettiğimiz Dicle Deli’yi ‘terörist’ ilan etmesi bu yaklaşımın devamı niteliğinde ve katliamı meşrulaştırma çabasıdır. Suç işlemektedir. Savcıları göreve davet ediyoruz. IŞİD’in katliamında yaşamını yitirenlere ‘terörist’ demek IŞİD’i ve katliamı haklı görmektir, aklamaktır, meşrulaştırmaktır. Bunun hukuken karşılığı suçu ve suçluyu övmektir. Siyasetten örgütlü gericilik, ahlaken en hafif deyimiyle alçaklık ve vicdansızlıktır” diye konuştu.
“Dicle Deli Ortadoğu’yu kan gölüne çevirenlere inat, yaşamı ve güzellikleri savunmak için o meydandaydı” diyen Koçak, şöyle devam etti: “Kimsenin ne Dicle Deli ne de diğer tüm kaybettiğimiz yol arkadaşlarımızın isimlerini kirletmelerine izin vermeyeceğiz. AKP milletvekili Serkan Bayram’ı haddini bilmeye davet ediyoruz.”
"SAVAŞTAN YANA OLMAK İNSANLIĞIMIZI ÇÜRÜTÜR"
Barış istemenin bedellerinin olduğuna işaret eden Koçak, “Ülkemizde barış istemek bize ağır bedeller ödetti ve ödetiyor. Her şeye rağmen hala diyoruz ki, barıştan yana olmak hala daha kolay ve insanidir. Çünkü savaştan yana olmak ve kaybedilen hayatlar üzerinden ‘savaş siyaseti’ yapmak insanlığımızı çürütür” dedi.
