Liman işçileri: İşçiler olarak haklarımız için birleşmeliyiz
Ambarlı'da çalışan Emek Partili liman işçileri: "Tüm işçi kardeşlerimize; haksızlığa, adaletsizliğe, işten atmalara karşı birlik olma çağrısı yapıyoruz."
Fotoğraf: Mosta_Men/Flickr (CC-BY-SA 2.0)
Emek Partili liman işçileri
Ambarlı/İstanbul
Bizler limanda çalışan Emek Partili işçiler olarak bugüne kadar hep bir şeyin altını çizdik. Birlik olup haklarımızı aramazsak her zaman bizim payımıza açlık sınırında ücret düşer, hep düzensiz çalışma koşulları düşer, hep meslek hastalıkları, iş kazaları ve iş cinayetleri düşer.
Hep söyledik yine söylüyoruz sendikalaşmak ve sınıf çıkarlarını öne aldığımız bir çalışma yürütmek zorundayız. Bunları yaparken yürüttüğümüz tartışmalar bizi hep haklı çıkardı. Öyle ki hele şu zamlar bir geçsin diyenden, bizim işyerimizde bir şey olmaz diyene her arkadaşımız gördü ki, birlik olup sınıf çıkarlarımızı savunmadıkça ücretlerimiz hep geriye gitti.
Arkadaşlarımızın bir bölümü EYT mağduru durumunda. Emekli olamadıkları için çalışmak zorunda kalıyorlar. Bu kadar işsizliğin olduğu bir ortamda hükümet kaynak olmadığını bahane ederek bu yasayı çıkarmıyor. Bizler biliyoruz ki sermayeye, yandaşa kaynak var ama mesele işçiye gelince kaynak yok diyorlar. Bizler şunu çok iyi biliyoruz; ülke meseleleri ve genel siyasi hatta dair işçi arkadaşlarımız söz söyleyip müdahale etmezse, iktidarlar hep patronların çıkarına olan yasalar çıkarırlar. Bizler sadece kendi işyerimizde değil, bütün ülkedeki işçilerin çıkarlarını savunan partiler içinde olmalıyız, bunun için sınıf partisi olan Emek Partisindeyiz.
Bu dönemde İstanbul’da bir seçim sürecinin içindeyiz. Burada partimiz haklı olarak tek adam ittifakına oy yok diyor. Tek adam ittifakı hep patronların çıkarını savundu, grevleri yasakladı, açlık sınırında bir ücrete bizleri mahkum etti, her hak arayışımızda ya görmezden geldi ya da patronlardan yana taraf oldu. Şimdi de göz göre göre YSK darbesiyle İstanbul seçimi yenileniyor. Bizler Emek Partili işçiler olarak YSK’nin bu haksız hukuksuz kararını tanımıyoruz. Kendi kanunlarını bile ayaklar altına alan bu düzen mutlaka değişmeli diyoruz. Önümüzdeki İstanbul seçimlerinde bu kanun tanımazlara sandıkta gerekli cevabı vereceğimizden kimsenin şüphesi olmasın. Hangi siyasi görüşten olursak olalım, 31 Mart’ta İstanbul’da seçimlerden İmamoğlu kazanarak çıkmıştır. Bu hakkın gasbı, halkın iradesinin gasbıdır ve bu hak iade edilmelidir. Bu nedenle yine Ekrem İmamoğlu’ya oy vereceğiz.
Artık yeter diyoruz ve tüm işçi kardeşlerimize; haksızlığa, adaletsizliğe, işten atmalara karşı birlik olma çağrısı yapıyoruz.