Gezi direnişinin 6. yıl dönümünde açıklama: Karanlık gider, Gezi kalır
Gezi Parkı direnişinin 6’ncı yıl dönümünde Taksim Dayanışmasının çağrısıyla bir araya gelen çok sayıda kişi yaşamını yitirenleri andı, Gezi'nin taleplerini hatırlattı. İzmir'de de anma yapıldı.
Gezi direnişinin 6’ncı yıl dönümünde Taksim Dayanışmasının çağrısıyla çok sayıda kişi bir araya geldi. Eylemde Gezi direnişinde yaşamını yitirenler anıldı, Gezi'nin talepleri hatırlatıldı. Eylemde halkın haklı taleplerinin yer bulduğu Gezi'nin yargılanamayacağına vurgu yapıldı.
Taksim Dayanışması, Gezi direnişinin yıldönümünde Taksim'de bulunan TMMOB Makine Mühendisleri Odası önünde bir araya geldi. Eyleme, Taksim Dayanışması bileşenleri, Gezi'de yaşamını yitirenlerin aileleri, CHP Milletvekilleri Ali Şeker, Sezgin Tanrıkulu, Ali Haydar Hakverdi, TİP Milletvekilleri Barış Atay, Erkan Baş, HDP Milletvekilleri Oya Ersoy, Ahmet Şık, Gülistan Kılıç Koçyiğit, Emek Partisi İstanbul İl Yöneticilerinin de aralarında olduğu yüzlerce kişi yoğun ablukaya rağmen katıldı. “Gezi umuttur, umut bitmez Karanlık gider Gezi kalır” pankartı açan kitle ellerinde "Gezi yargılanamaz", "Hepimiz gezideydik", "Biz Geziciyiz, siz gidicisiniz" dövizleri ve Gezi’de yaşamını yitirenlerin fotoğraflarını taşıyarak Taksim Meydanı’na yürüyüşe geçti. Sık sık "Gezi umuttur yargılanamaz", "Her yer taksim her yer direniş", "Şimdi devrim zamanı", "Bu daha başlangıç mücadeleye devam", "Direne direne kazanacağız", "Anaların öfkesi katilleri boğacak" sloganları atıldı.
TMMOB önünden yürüyüşe geçerek, Gezi Parkı’na karanfil bırakmak isteyen kitleye, polis izin vermedi. Kitle, İstiklal Caddesine çıkmak istediği sırada Meşelik Sokak’ta polisin barikatı ile karşılaştı. Sokağı barikatlarla kapatan polisler, kitlenin geçişine izin vermedi. Meşelik Sokak’ta Gezi Direnişinde hayatını kaybedenlerin isimlerini anılarak 'Yaşıyor' denildi. Gezi Direnişinde hayatını kaybedenler için bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu.
"ADALETSİZLİK ÇOK UZUN SÜRMEZ"
Meşelik Sokak’ta kısa bir konuşma yapan Gezi Dayanışmasından Avukat Can Atalay, “Türkiye’nin her yeri Gezi’dir her yeri direniş yeridir. Gezi’de çocuklarımızın ölmesini emrini veren polisler ya cezaevinde ya da yurt dışında. Emri verenler hesap vermemiş olabilir, Gezi’de bu ülkenin umudu olanlar burada, direniş bayrağını yükseltiyorlar. Bir ülkede herkes adalet istiyorsa o ülkede adalet yerin dibine batmıştır. Adaletsizlik çok uzun sürmez” diye konuştu.
"KARANLIK GİDER GEZİ KALIR"
Atalay’ın ardından Taksim Dayanışması adına basın açıklamasını Mimarlar Odası İstanbul Büyük Kent Şube Başkanı Esin Köymen yaptı. “Gezi umuttur, umut bitmez... Karanlık gider Gezi kalır” diyen Köymen, “Taksim Gezi parkında başlayıp 80 ile yayılan, ülkemizin en kitlesel ve en barışçıl hareketinin, Haziran direnişinin; Abdocan'ın, Mehmet'in, Ethem'in, Medeni'nin, Hasan Ferit'in, Ali İsmail'in ve Ahmet'in hayatları pahasına öne atıldıkları Gezi'nin üzerinden 6 yıl geçmiş. Biber gazı ve polis şiddeti ile gözlerini kaybeden, büyük bedensel travmalar yaşayan arkadaşlarımızın yeni yeni iyileşip, hayata dönebildikleri koskoca 6 yıl. Ölümlere ve yaralanmalara yol açan polis şiddetinin açılmayan soruşturma dosyalarında, takipsizlik kararlarında, hafifletilen cezalandırmalarında yaşanan büyük adaletsizliklere rağmen; anıları hep taze” dedi.
"MÜEBBET HAPİS İSTEMİYLE DAVA AÇILMIŞ"
Ülkenin Gezi direnişinin yaratıcılığından, enerjisinden, duygusundan ne kadar uzaklaşıyorsa o kadar karanlık, dipsiz bir kuyuya doğru yol aldığını sözlerine ekleyen Köymen, “Ölümcül biber gazı fişeklerinin ülkede yarattığı boğucu sisin dağılması için ne yazık ki sadece zamana değil büyük bir mücadeleye de ihtiyaç var. Bencillik, çıkarcılık, güçlüden yana olmak; sömürüye, hukuksuzluğa, adaletsizliğe sessiz kalmak meşru ve olağan hale getirildi. Ülkenin kaynaklarını talan etmek, geleceğine ipotek koymak, üretmemek, paylaşmamak ve talan düzeninden yana olmak doğal bir tutum olarak algılanır oldu. Anayasal haklarını, demokratik ve barışçıl gösteri haklarını kullanan binlerce insanı yargılamak, yüzlercesine ceza vermek yetmemiş olacak ki, daha önce mahkeme kararı ile beraat etmiş olan Taksim Dayanışmasına bir kez daha ve bu defa müebbet hapis istemiyle dava açılmış durumda" dedi.
"EMRİ VERENLER GİDER"
"Öncesindeki onlarca davada olduğu gibi olmayan suçlar yaratılıp olmayan delillerle cezalandırma hazırlığı yapılıyor" diyen Köymen sözlerini şöyle sürdürdü: "Taksim Dayanışmasını, daha doğrusu bu ülkenin özgürlük umudu Gezi'yi suç kapsamına sokup, bundan sonra hiç kimsenin muhalefet etmeye cüret edememesi murat ediliyor. Oysa herkesin, hepimizin çok iyi bildiği gibi, Gezi umuttur, umut bitmez! Şehir meydanındaki tek parkı AVM'li kışla yapmak isteyen doğa ve kent talancısı zihniyet gider. Sömürüye dayalı sermaye düzeni Kapitalizm gider. Yalancılık, çıkarcılık, riyakârlık gider. Hırsızlık ve uğursuzluk gider. Savaş çığırtkanları gider. Gericilik, mezhepçilik, ırkçılık gider. Kadın düşmanları, Göçmen karşıtları, Homofobikler gider. Fetva veren şeyhler, hacamatçılar ve sülükçüler gider. Karanlık sokaklardaki palalı, sopalı saldırganlar gider. Ankara'nın meydanında, Gülsuyumun, Lice'nin sokaklarında kurşun sıkan katiller gider. Otobanlarda arabaları öldüresiye kullananlar gider. Antakya'nın Armutlusunda biber fişekleri ile gençleri öldüren caniler gider. Emirleri uygulayan İçişleri Bakanları, valileri, emniyet müdürleri gider. Ve herkes bilsin ki emri ben verdim diyenler de gider… Ama Gezi kalır! Tüm bu kötülüklerin, şiddetin ve hukuksuzluğun hesabını soracak, yargılanmalarını sağlayacak olan Gezi kalır. Çünkü Gezi umuttur, umut kalır… Dayanışma kalır. Paylaşma kalır, emek kalır."
DAVA 24-25 HAZİRAN’DA
24-25 Haziran’da Silivri’de görülecek olan Gezi davasına çağrı yapan Şehir Plancısı ve Taksim Dayanışması Üyesi Tayfun Kahraman, “Gezi umuttur yargılanamaz” dedi. (İstanbul/EVRENSEL)
GEZİ DİRENİŞİNİN 6. YILINDA İZMİR'DE ADALET NÖBETİ
İzmir'de Gezi direnişinin 6. yıl dönümünde yüzlerce kişi, İstanbul seçimlerine yönelik YSK'nın aldığı karara karşı Adalet ve Demokrasi nöbetinde bir araya geldi.
Gezi Parkı Direnişi'nin 6. yıl dönümünde İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri Gündoğdu Meydanı'nda anma etkinliği düzenledi. İstanbul seçimlerine yönelik Yüksek Seçim Kurulunun (YSK) aldığı karar ilişkin her hafta cuma günü İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri'nin tuttuğu Adalet ve Demokrasi nöbeti bu hafta Gezi Direnişi'nin yıl dönümü dolayısıyla, “Gezi’nin yıl dönümünde adalet ve demokrasi nöbetine devam ediyoruz” denilerek Gündoğdu Meydanı'na gerçekleştirildi. Etkinliğe ayrıca İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'de katıldı.
Gezi Direnişi'nde yaşamını yitirenlerin fotografları taşınarak sık sık, "Direne direne kazanacağız" , "Kurtuluş yok tek başına ya hep beraber ya hiç birimiz" , "Bu daha başlangıç mücadeleye devam" sloganları atıldı.
Kurumlar adına ortak basın metnini okuyan İzmir Tabip Odası Genel Sekreteri Lütfi Çamlı, "6 yıl önce bugün İstanbul’da Gezi Parkı’nda bir avuç insan, aylardır inatla, sevgiyle sahip çıktıkları değerleri için nöbetteydiler, tıpkı bugün bizler gibi" dedi. Gezi'nin bir günle sınırlandırılamayacağını ifade eden Çamlı, "Bugün burada 2019’un 31 Mayıs’ında İzmir’de Gündoğdu Meydanı’nda Adalet ve Demokrasi Nöbeti olarak vücut buluyor. Biliyoruz ki bu, bizler için bugün ve geleceğin yaşam savunusudur aynı zamanda. Ve yine biliyoruz ki bu yaşamı kendisiyle sınırlı görenlerin, kâr ve daha çok kâr peşinde kurdukları bir tek adam iktidarının her ne pahasına olursa olsun sürdürülmesi saldırısıdır" diye konuştu.
Gezi'de polis şiddeti ile yaşamını yitirenleri mücadelelerinde yaşatacaklarını da söyleyen Çamlı, "Biz dün Gezi’deydik, bugün Adalet ve Demokrasi Nöbeti’ndeyiz. Gezi’nin ve onda cisimleşen barışçıl değerlerin bugün olduğu gibi yarın da sahibiyiz. Haberimiz var 24 Haziran’da Gezi’yi yani bizim bu topraklarda geçmişten bugüne yüzyıllardan süzülerek gelen ve evrensel olan uygarlıkla birleştirdiklerimizi, biriktirdiklerimizi, değerlerimizi İstanbul’da, Silivri’de yargılamaya başlayacaksınız. Sizin de haberiniz olsun: 23’ünde Adalet ve Demokrasi adına İstanbul’da sandıklarda, 24’ünde Silivri’de duruşmadayız. Geleceğiz: Tankla, topla, gazla, panzerle, copla, tehditle, saldırganlıkla değil, tıpkı Gezi gibi demokratik, eşitlikçi, özgürlükçü, barışçı kültürümüz, dilimiz ve herkese açık sevgi dolu yüreğimizle geleceğiz" dedi. Etkinlik Bulutsuzluk Özleminin konseri ile son buldu. (İzmir/EVRENSEL)