Ahmed Arif memleketi Diyarbakır'da anıldı
Ahmed Arif, aramızdan ayrılışının 28. yılında memleketinde unutulmadı. Sur dibindeki anıtına karanfiller bırakan yazar ve şairler anmada Ahmed Arif’in şiirlerini okudu.
Fotoğraf: Mezopotamya Ajansı
Şair Ahmed Arif, ölümünün 28’inci yılında PEN Yazarlar Derneği Diyarbakır Temsilciliği tarafından düzenlenen etkinlikle anıldı. Surların dibindeki Ahmed Arif büstünün bulunduğu parkta yapılan etkinlikte, Diyarbakır’da yaşayan şair ve yazarlar, Ahmed Arif şiirlerini okudu. PEN Yazarlar Derneği Diyarbakır Temsilcisi Yazar Şeyhmus Diken, şehrin şairini, şairin şehrinde anmak için burada olduklarını söyledi.
Ahmed Arif’in hayatına dair bilgiler paylaşan Diken, “Ahmed Arif, 1927 yılının 21 Haziran günü, 3 yıldır yasaklı olan Hançepek’te sonradan adı Ahmed Arif olarak değiştirilen sokağın 7 numaralı evinde doğar. Burada kısa bir çocukluk döneminin ardından Siverek’te ilkokul, ondan sonra ortaokul ve lise yılları Afyon’da geçer. Sonra Ankara’daki Dil Tarih Fakültesinde okur. Afyon Lisesinde başlayan ve yaşamı boyunca devam eden edebiyat tutkusu ve şairlikle sürer. 1991’in 2 Haziran’ında yaşama gözlerini yumar. Mezarı Ankara Cebeci Asri mezarlığındadır” ifadelerini kulandı.
"KÜLT OLMUŞ BİR ŞAİR"
Ahmed Arif şiirlerinin önemine dikkat çeken Diken, “Ahmed Arif, şiirlerinin tümünü 19 ila 32 yaş aralığında yazılmış, yazıldıktan sonra elden ele dilden dile dolaşmış, 1968’de kitap olarak basılmış, kitaplıklarda başköşeyi almıştır. 19 şiir, 1014 dize ve 75 sayfadan oluşan ve adı ‘Hasretinden Prangalar Eskittim’ olan bir kitabın şairinden söz ediyoruz. Belki 1014 dizeyi oturup bir günde ya da bir haftada yazabilecek şairler var. Küçümsemek amacıyla söylemiyorum, sadece Ahmet Arif’in 64 yıllık hayata sığdırdığı 1014 dizeden yani 19 şiirden söz ediyoruz. Kült olmuş bir şairin bıraktıklarını düşünerek Ahmed Arif’e ve ‘Hasretinden Prangalar Eskittim’e bakmak gerekir.” dedi.
"TOPRAĞINDAN ESİNLENMİŞTİR"
Yazar İlhami Sîdar toprağını, coğrafyasını, sanatını başka bir dilde buluşturan sanatçılar içinde ilk defa Ahmed Arif’in kendi kökleriyle buluştuğuna dikkat çekti. Kendisini gerçek şiirle buluşturan Şairin Ahmed Arif olduğunu söyleyen Sîdar, “Ahmet Arif’in şiirinin önünde herkesin düğmesini iliklemesinin en büyük nedeni kendine özgü bir metaforlar dünyası yaratması ve bu metaforlar dünyasını kendi beslendiği toprağından esinlenmiş olmasıdır. Kürtlüğün ruhunu bir başka dilde en iyi şekilde ifade eden ve imgeleştiren bir şair olduğu için Ahmet Arif bugün hâlâ yaşıyor ve yüzlerce yıl yaşayacaktır.” şeklinde konuştu.
"YAZARLAR SAHİPLENMELİ"
Şair Lal Laleş ise Ahmed Arif için düzenlenen anmanın çok kıymetli olduğunu söyledi. Bundan sonra edebiyata emek vermiş kişilerin daha fazla sahiplenmesi gerektiğini dikkat çeken Laleş, yazarların bu toprakların inancı ve direnişi olduğunu vurguladı.
Konuşmaların ardından şairler Ahmed Arif’in “Hasretinden Prangalar Eskittim” kitabından şiirler okudu. (Diyarbakır/MA)